MotoGP CEO'su Claudio Domenicali'ye göre serinin Liberty Media tarafından devralınması, markanın ABD pazarında vites yükseltmesi için büyük bir fırsat sunuyor.
Luigi 'Gigi' Dall’Igna liderliğindeki Ducati Corse, üst üste altıncı kez şampiyonluk kazanmayı başardı. Start listesinde Ducati motosikletlerinin sayısının sekizden altıya düşmesi bile Borgo Panigale merkezli prototiplerin bir kez daha kurduğu hakimiyeti engelleyemedi.
Ducati, sezonun yalnızca üçte ikisi tamamlandığında, Katalunya sprint yarışı sonrasında ve bitime 16 yarış kala şampiyonluğu matematiksel olarak garantiledi.
Bu başarının arkasındaki en önemli isim ise Marc Marquez oldu. İspanyol sürücü, Endonezya'da yaşadığı sakatlığa kadar, Bologna menşeli Ducati paketini MotoGP tarihinin en dikkat çekici geri dönüşlerinden birine dönüştürdü. Marquez, Japonya'da sezon bitmeden 9. dünya şampiyonluğu için matematiksel onayı aldı.
Ancak MotoGP'deki ihtişam tek başına satışları patlatmaya yetmiyor. Sonuçta bir üreticinin motor sporlarındaki varlığı, ticari başarıya dayanıyor. Ducati de diğer tüm markalar gibi, küresel motosiklet pazarındaki zorlu koşullarla mücadele ediyor.
Satış rakamları, pistlerdeki hakimiyete rağmen Ducati için de aşağı yönlü bir tablo çiziyor. Covid-19 sonrası yaşanan büyük yükselişin ardından, Ducati 2022'de 61.000'den fazla motosiklet satarak tarihinin rekorunu kırmıştı. Ancak bu rakam 2023'te 58.000'e, son olarak ise yaklaşık 55.000 adede geriledi. Geçtiğimiz yılın kesin verileri ise henüz açıklanmadı.
Ducati yönetimi, rotasını özellikle Avrupa dışına çeviriyor. CEO Claudio Domenicali, speedweek.com'a verdiği röportajda bu stratejiyi şu sözlerle özetledi: "Yarış programımızdan daha fazla ekonomik fayda sağlamak adına net hedefimiz ABD. Bugün bile Ducati için çok önemli bir pazar ancak oradaki potansiyel çok daha büyük."
"ABD'deki koşullar son derece elverişli. Ekonomi güçlü, ileri teknolojiye büyük bir ilgi var. Motosikletler ABD'de hâlâ niş bir pazar olsa da, tutkulu ve yeni müşteriler açısından ciddi bir potansiyel söz konusu."
"Eğer daha fazla şey yapabileceğimiz bir pazar söylemem gerekirse, bu kesinlikle ABD olur. İşte tam bu noktada Liberty Media devreye giriyor."
"Bu birliktelik mükemmel bir uyum sağlıyor. Liberty'nin Formula 1 ile başardıklarını görüyoruz. Beş yıl önce ABD'de F1 neredeyse gündemde bile değildi, 10 yıl öncesini saymıyorum bile. Liberty Media, Amerikan izleyicisinin ne istediğini çok iyi anladı: Eğlence."
"MotoGP'yi de Amerikalıların motor sporları diline çevirebileceklerine ve benzer bir heyecan yaratabileceklerine inanıyorum. Birden fazla MotoGP etkinliği ihtimaliyle birlikte, ABD'de geleceğe son derece olumlu bakıyoruz.”
tr.motorsport.com