Oscar Piastri, Otmar Szafnauer, Daniel Ricciardo, Fernando Alonso, Mark Webber ve daha nicesi... Piastri henüz ilk yarışına, hatta ilk seansına çıkmadan ciddi sansasyon yaratmayı başardı.

Formula 1, 2022 Macaristan GP'si ile birlikte pist üstü aktivitelerine 1 aylığına ara verdi, ancak pist dışında işler hiç olmadığı kadar karışık, hatta belki de bu sene pist üstünde hiç olmadığı kadar karışık! Bunun sebebi "aptal sezonunun" beklenmedik şekilde geri gelmesi!

En çok konuşulan isim ise hiç şüphesiz Oscar Piastri. 2023'te gride gelmesine kesin gözüyle bakılıyordu, sadece hangi takımla geleceği bilinmiyordu. Williams en çok konuşulan seçenekti, Alpine tamamen Alonso'ya bağlıydı, Aston Martin ve McLaren ise en zayıf ihtimaller olarak karşımızdaydı.

Fakat 1 hafta içinde her şey değişti, nitekim Sebastian Vettel emekliye ayrıldı, Fernando Alonso uzun bir kontrat veren Aston Martin'in yolunu tuttu, en önemlisi de şu anda Piastri neredeyse Alpine bünyesinden ayrılmış ve McLaren'e geçmiş gibi duruyor. Elbette şu anda hiçbir şey resmi değil, fakat Formula 1'de kuvvetli söylentilerin gerçeğe dönüşmesi bir klasiktir.

Birçok kişi tam olarak neler olup bittiğini anlamakta güçlük çekmekte, "Fernando Alonso neden takımdan ayrıldı", "Mark Webber'in bu işteki payı ne", "Ricciardo ne yapacak", "Alpine Ocon'a 3 senelik sözleşme vererek kafasına mı sıktı" gibi birçok soru mevcut. Bizler de bir zaman çizelgesi yapacağız ve Alpine'de olan biteni sizlere aktaracağız.




Bu karar birçok kişi tarafından hatalı bulundu, nitekim Ocon 2020'de Formula 1'e dönmesinin ardından zayıf bir sezon geçirmiş ve Daniel Ricciardo'ya farklı mağlup olmuştu. Ancak 2021 sezonuna oldukça güçlü başladı ve ilk beş yarışta dört kez puan alıp iki kez sıralamalarda ilk altıya girmesiyle birlikte takım kendisine üç senelik uzun bir kontrat verdi.

Ocon'un uzun vadeli düşünülmesi takım için ilk ikilemi yaratan durumdu; nitekim Alonso'nun 2022 sezonunun sonuna kadar kontratı vardı ve bu da Alpine'in 2022 sezonunda Piastri ile anlaşmasını olanaksız hale getiriyordu. 2023 sezonunda kendisiyle anlaşmak için ise Alonso'nun gitmesi gerekecekti. Alpine burada Alonso'nun zayıf performans gösterme ihtimalini hesaba katmış olabilir, fakat söz konusu şampiyon bir pilot olunca böyle bir kumarı oynamaya asla değmez.

2022 sezonuna baktığımızda Ocon'un kötü bir performans sergilediğini söyleyemeyiz; şampiyonada 58 puan ile sekizinci sırada, fakat hem Alonso'yu, hem Piastri'yi elde tutma konusunda takımın elini kolunu bağladığı kesin.




2020 gridindeki birçok ismin hayal kırıklığı yarattığı, Theo Pourchaire'in ise zaman zaman parladığı bir senede pek zorluk yaşamayan Piastri, sezonun son yarışında şampiyonluğunu ilan etti. Böylece boy gösterdiği tüm serilerdeki (European F3-F3-F2) ilk sezonda şampiyonluk görmüş oldu.

Ancak Formula 1'de boş koltuk bulunmamaktaydı, zaten Piastri'de henüz Eylül ayında gelecek sene kenarda oturmayı kabul etmişti. Alpine kendisine 2023'te koltuk bulunacağının garantisini vermekteydi, dolayısıyla herhangi bir sorun yoktu... şimdilik.




2022 sezonuyla birlikte 41 yaşına giren, ancak en iyi günlerine göre neredeyse hiç performans kaybı yaşamayan Alonso, şanssızlıklar nedeniyle sonuçlara yansımayan, fakat oldukça iyi yarışlar çıkarttığı bir ilk yarı geçirdi. Dayanıklılık sorunları ve strateji hataları nedeniyle yaklaşık 30-40 puan kaybettiğini söyleyen İspanyol pilot, buna rağmen Alpine ile devam etmek istiyordu ve performansının da en az 2 senelik kontrat almaya yeteceğini düşünüyordu.

Yavaş yavaş iplerin kopma noktasına geliyoruz. Alonso, devam etmek istemesine rağmen takım kendisiyle görüşmelere bir türlü başlamıyor, takım patronu Otmar Szafnauer sürekli "biraz daha beklemek istediklerini" söylüyordu. Bunun yanı sıra Alonso 2023 aracına odaklanılmasını isterken, takım 2022 aracını son yarışa kadar geliştirme niyetindeydi.

Asıl sorun ise kontrat uzunluğuydu. Alonso en az 2 senelik kontrat isterken, takımın kendisine yaptığı son öneri 1+1 şeklindeydi ve bu şekilde anlaşmaya varılması bekleniyordu.

Peki neden 1+1? Bunun sebebi Piastri. Takım Piastri'yi hiçbir şekilde gözden çıkarmak istemiyor, ancak güçlü bir performans sergileyen Alonso'dan da vazgeçemiyordu. Dolayısıyla çözüm; Piastri'yi Nicholas Latifi ile yolları ayırması beklenen Williams'a 1+1 şeklinde kiralamak, Alonso ile de 1+1 şeklinde anlaşmak, gerekli görülürse 2024'te Piastri'yi Alpine'e çekmekti.

Burada hesaba katılmayan iki değişken devreye giriyor: Mark Webber ve McLaren. İngiliz ekip, Piastri ile yakın ilişkilere sahip, hatta 2022 Bahreyn GP'sinde Daniel Ricciardo COVID-19 nedeniyle yarışamasaydı, Alpine Piastri'yi ödünç verecekti.

Williams ise Webber için pek çekici bir seçenek gibi durmuyordu, dolayısıyla ikili, takımın Alonso ile anlaşması ihtimaline karşın bir alternatif olarak McLaren ile görüştüler. Yine de halen iplerin Alpine'in elinde olduğu düşünülmekteydi.

Fakat bir gelişme yaşandı ve belki de Alpine'in tüm planları burada altüst oldu.




4 kez dünya şampiyonu Sebastian Vettel, Aston Martin macerasına büyük umutlarla başlamış, ancak orta sıralarda yarıştığı ve bazen puan mücadelesi bile veremediği 1.5 sezonun ardından Macaristan GP'sinin hemen öncesinde emekliye ayrılmaya karar vermişti.

Böylece Aston Martin'de bir koltuk boşalıyor, boşalan koltuğa Mick Schumacher ve Nyck De Vries gibi isimlerin yanı sıra Oscar Piastri ve Fernando Alonso isimleri de yazılıyordu.




İşlerin asıl karmaşıklaştığı nokta burası, Webber'in rahat rahat McLaren ile görüşebilmesinin sebebi de muhtemelen bu.

Halen doğrulanmasa da, birçok kişiden duyduğumuz bir iddiaya göre Alpine, 31 Temmuz'a kadar Piastri'nin Formula 1'e girişini kesinleştirmek zorundaydı, aksi takdirde Piastri serbest kalabilecek ve başka takımlarla görüşebilecekti.

Bu tarihte 2022 Macaristan GP'si gerçekleşti ve hafta sonu boyunca hem Alonso'dan, hem de Alpine'den yeni kontrat konusunda umutlu olduklarına yönelik demeçler gördük. Piastri'nin ise ismi geçmiyordu, takımın niyeti muhtemelen bu konuyu yaz arasında kesinleştirmekti.




Bu haber tüm padokta soğuk duş etkisi yarattı, çünkü açıklama bir anda yapılmış, öncesinde görüşme olduğuna yönelik herhangi bir dedikodu veya demeç olmamıştı -yalnızca Alonso'nun "diğer seçenekleri de değerlendirebilirim" tarzında bir demeci mevcut, bu da Aston Martin'i işaret etse bile doğrudan bir gönderme bulunmuyordu.

Ancak sabah saatlerinde Aston Martin yayınladığı bir açıklamayla Fernando Alonso'nun "çok yıllı bir sözleşmeyle" takıma katıldığını ve 2023 sezonundan itibaren Vettel'in yerini alacağını duyurdu. Sözleşmenin 3 yıllık olduğu, Alonso'nun takımın performansı düşük olursa ayrılabileceği belirtiliyor. Alpine'den istediği kontratı bulamayan Alonso, bir alternatif görmüş ve bu fırsatı değerlendirmek istemişti.

Burada takım açısından sorun, Alonso'nun Pazar akşamı kontrat görüşmelerinde bir sorun olmadığını belirtmesi ve Pazartesi sabahı takımdan ayrılacağının açıklanmasıydı, hatta takım bunu basın bülteninden öğrenmişti!

Takım an itibariyle Piastri ile anlaşmakta serbestti, ancak 31 Temmuz meselesinin etkisinin ne olacağı da henüz kestirilemiyordu. Buna rağmen hemen aynı gün konuşan Szafnauer, Piastri'nin McLaren'a gidemeyeceğini ve önceliğin kendilerine ait olduğunu açıkça belirtti.




Tüm soru işaretleri devam ederken, Salı günü öğleden sonra Alpine'den bir basın açıklaması geldi ve Piastri'nin 2023'ten itibaren Alpine için yarışacağı duyuruldu. Ancak birtakım şüpheler devam etmekteydi, nitekim basın açıklamasında Piastri'nin herhangi bir demeci bulunmamaktaydı, ayrıca Piastri'de ortada yoktu!

3 saatlik bir bekleyişin ardından Piastri, sosyal medya hesaplarından tüm Formula 1 camiasını şoke eden bir açıklamada bulundu:
"Alpine F1'in öğleden sonra, benim onayım olmadan, bir basın açıklaması yaptığı ve gelecek sezon kendileri adına yarışacağımı duyurduğu anlaşılıyor. Bu doğru değil, Alpine ile 2023 sezonu için herhangi bir kontrat imzalamadım. Gelecek sezon Alpine için yarışmayacağım."

Böylece aylardır devam eden ve gereksiz yere uzayan bir sürecin ardından Alpine, 48 saat içinde hem Alonso'nun takımdan gitmesine sebep olmuş, hem de kontratı biten ve Williams'tan daha iyisini bulabileceğini düşünen Piastri'yi kaybetmişti.



Peki ÅŸimdi ne olacak?

İşin yasal yollardan çözülmesi şaşırtıcı olmaz. 2004 sezonunda Jenson Button, BAR ile opsiyonlu bir sözleşmesi olmasına rağmen 2005 sezonu için Williams ile anlaşmış, opsiyonu kullanabilecekleri şartları sağladıklarını kanıtlayan BAR konuyu Formula 1 Sözleşmeleri Tanıma Kurulu'na götürmüş ve Button'ı takımda tutmuştu.

Eğer iş yasal yollara giderse, burada Alpine'in kendi tarafındaki yükümlülükleri yerine getirdiğini kanıtlaması lazım. Bir numaralı yükümlülük "F1 koltuğu sağlama" yükümlülüğü gibi duruyor, dolayısıyla Alpine'in Williams ile %100 anlaşmadığı her senaryoda Piastri serbest kalabilir. Aksi takdirde ise Piastri'nin geleceğinin Alpine'in ellerine geçme ihtimali bulunuyor.

Yasal yollara gidilse de gidilmese de işin çözülmesi için kilit bir pilot mevcut: Daniel Ricciardo. McLaren ile Avustralyalı pilot arasında iplerin gerildiği bir sır değil, hatta Zak Brown aylardır Ricciardo'nun yerinin garanti olmadığını ima etmekte.

Dolayısıyla iş yasal yollara gitmeden tarafların anlaşması ve Ricciardo'nun eski takımına dönmesi, Piastri'nin ise McLaren'a geçmesi de bir ihtimal.

Son ihtimal ise Piastri'nin 2023'te -eğer anlaşıldıysa- Williams'a gitmesi, Ricciardo'nun McLaren'dan ayrılmasından sonra ise 2024'te Woking merkezli takıma katılması. Böylece hem Alpine'e olan yükümlülük yerine geliyor, hem de McLaren'a gidecek boşluğa sahip oluyor.

Hatta Piastri'nin "onlarla yarışmayacağım" sözünün arkasında bu son ihtimalin yattığına yönelik bir teori oluşturabiliriz. Eğer Alpine kendisini Williams'a yolladıysa, Alonso gittikten sonra da Alpine'e çağırdıysa, Piastri Williams kontratını öne sürebilir.

Öyle ya da böyle, bizleri Belçika GP'sine kadar oldukça heyecanlı bir süreç bekliyor.

tr.motorsport.com