play facebook twitter youtube instagram rss
Formula1 Sayın Misafirimiz, F1tr.com Platformuna Hoşgeldiniz. (Giriş YapınÜcretsiz Kayıt Olun)


#33 Max Verstappen
Sıra 1| Puanı 136
#11 Sergio Perez
Sıra 2| Puanı 103
#16 Charles Leclerc
Sıra 3| Puanı 98
#4 Lando Norris
Sıra 4| Puanı 83
#55 Carlos Sainz
Sıra 5| Puanı 83
#81 Oscar Piastri
Sıra 6| Puanı 41
#63 George Russell
Sıra 7| Puanı 37
#14 Fernando Alonso
Sıra 8| Puanı 33
#44 Lewis Hamilton
Sıra 9| Puanı 27
#22 Yuki Tsunoda
Sıra 10| Puanı 14
#18 Lance Stroll
Sıra 11| Puanı 9
#27 Nico Hulkenberg
Sıra 12| Puanı 6
#38 Oliver Bearman
Sıra 13| Puanı 6
#31 Esteban Ocon
Sıra 14| Puanı 1
#20 Kevin Magnussen
Sıra 15| Puanı 1
#24 Guanyu Zhou
Sıra 16| Puanı 0
#77 Valtteri Bottas
Sıra 17| Puanı 0
#10 Pierre Gasly
Sıra 18| Puanı 0
#23 Alexander Albon
Sıra 19| Puanı 0
#2 Logan Sargeant
Sıra 20| Puanı 0
#3 Daniel Ricciardo
Sıra 21| Puanı 0
Red Bull | Sıra: 1
Puan:239, Galibiyet:4
Ferrari | Sıra: 2
Puan:187, Galibiyet:1
McLaren | Sıra: 3
Puan:124, Galibiyet:1
Mercedes | Sıra: 4
Puan:64, Galibiyet:0
Aston Martin | Sıra: 5
Puan:42, Galibiyet:0
RB F1 Team | Sıra: 6
Puan:19, Galibiyet:0
Haas F1 Team | Sıra: 7
Puan:7, Galibiyet:0
Alpine F1 Team | Sıra: 8
Puan:1, Galibiyet:0
Williams | Sıra: 9
Puan:0, Galibiyet:0
Sauber | Sıra: 10
Puan:0, Galibiyet:0
Formula1 Emilia Romagna GP 19 Mayıs 2024

Yorum: 0 | Görüntüleme: 537
Değerlendir:
  • 0 Oy - 0 Yüzde
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Vettel’i Yerin Dibine Sokmak Doğru Mu?
06-04-2019, 01:46
paylaş
sadmin
Patron
KONU:
185,826
MESAJ:
541,224
F1 PUANI:
ÜYELİK:
02-03-2012
******
Pilot
Takım
C.Leclerc
C.Leclerc
Ferrari
Ferrari

Son Haberler
WRC
2024 WRC Portekiz: Neuv...
Formula 1 Haberleri
Norris: "2025'te şampiy...
Formula 1 Haberleri
Verstappen'in Red Bull'...
WEC/LeMans/IMSA
2024 WEC Spa 2. Antrenm...
Formula 1 Haberleri
Piastri: "Magnussen teh...

Yorum: #1
Vettel’i Yerin Dibine Sokmak Doğru Mu?

[Resim: 747.97f684e6]

Hafta sonu çıtır okumalık bir yazı… Teknik yok, taktik yok, bam bam bam…

Son günlerin ateşli konusu Vettel’in Bahreyn’de attığı spin. Taraftarların sabrı taştığı için çok yoğun tepkiler var. Bu spin üzerinden Vettel’in son yıllardaki hatalarını içeren bir yazı yazmak istedim. Sürüş hatalarına geçmeden önce Vettel’in hayattaki en büyük hatasını yazmak istiyorum: Bıyık bırakmak… Bu vesileyle efsane aktörlerden Tom Selleck’i de anmış olalım. Artık Tom abimizle Vettel arasındaki benzerlikler, Vettel’in pistte kullandığı kırmızı roket ve Tom abinin Magnum dizisinde kullandığı kırmızı Ferrari roketi (308 GTS) ile sınırlı değil. Onun dışında, artık ikisi de bıyıklı.

[Resim: 1128.b06ff1a4]
Tom Selleck abimize kırmızı Ferrari de yakışıyordu, bıyık da.

[Resim: 1129.c4cc37a7]
Vettel bıyık bırakarak hatalar zincirine bir yenisini ekledi.

Yine en sonda söyleyeceğimizi en başta söyleyelim. Vettel; bir Senna, Schumacher ya da Hamilton değil. Asla da olamayacak. Bu saydığımız pilotlar A+ segment diyebileceğimiz, Vettel ise A- segmentte (bu sezon da çok hata yaparsa B+) değerlendirebileceğimiz bir yetenek. Bizim insanımız genel olarak griyi pek sevmiyor, her olayı ya süper diye sınıflandırıyor, ya da balon. Vettel ne Schumi, ne de Lance Stroll; yani ne süper, ne de balon. Olay bu kadar basit. Şu anda Ferrari, Hamilton’ı alıp arabaya koyabiliyorsa hemen alsın isterim. Ama bu durum mümkün görünmediğine göre Vettel en iyi seçenek.

Vettel’in hatalarına geçmeden önce biraz karakterinden bahsedelim. Taaa çocukluğuna inmeyeceğim, psikiyatr değil, yüksek mühendisim. Hem yazı da çok uzar. Günümüze yakın örneklerle ilerlemeye çalışacağım.

Vettel, Schumi sonrası jenerasyonun en yetenekli Alman pilotu, buna şüphe yok. Menajeri filan yok, adam oturuyor kendisi konuşuyor sözleşmelerini filan. Çoğu pilot gibi arabalarına kız isimleri koyuyor, aşığım ben buna kafası yaşıyor yani. Eintracht Frankfurt taraftarı ve hatta hastası, fanatik. Ama VIP’lerde filan oturmuyor, takımın taraftar grupları arasında oturuyor. Tabii orada bir Çarşı, Ultraslan, Genç FB, ne bileyim Es-Es bandosu filan yok. Ya-ya-ya, şa-şa-şa Eintracht Eintracht çok yaşa. Hiç unutmam, bir seyahatimde Alman arkadaşlar Stuttgart maçına götürdü. Adamlara üçlü çekmeyi öğretene kadar göbeğim çatladı. Ama öğrenince çok eğlendiler, tabii ki eğlenmelerinde içtikleri biraların da etkisi vardır. :) Neyse Vettel, kız arkadaşı ile birlikte yaşıyor, iki tane çocuğu var, özel hayatını herkesten gizliyor, onları kendisi ile birlikte gezdirmiyor, kameralar önüne çıkartmıyor. İlginç bir şekilde, Niki geçen sene hastaneye yattığında, Niki’ye mektup yazmış. Yani bildiğiniz elle yazılmış, zarfa koyulmuş, postaneden gönderilmiş bir geçmiş olsun mektubu. Whatsapp’tan, Facebook’tan, Twitter’dan mesaj sallamamış, mail atmamış. Aslında Vettel hayatını çoğumuz gibi yaşıyor, inanılmaz mütevazi ve hayatı sade yaşayan, kafası çalışan birisi. Dolayısıyla ben kendi dünyamda onun özel hayatını Hamilton’ın önüne koyuyorum ve o anlamda da daha sempatik buluyorum. Ekip içinde toparlayıcı, teknik bilgi sahibi, teknik geri bildirimlerle arabanın gelişimine çok katkısı olan, ekip tarafından çok sevilen bir pilot. O açılardan Schumi ile çok benzer. Yalnız Schumi ekipte biraz daha korku yaratırken Vettel daha sempatik geliyor.

Şimdi biraz da son iki yıldaki pilotluğuna odaklanalım:

Vettel’in kariyeri harika başladı ve aslında harika olmasa da çok iyi devam ediyor. Vettel’in hatalar zinciri Singapur 2017'de başladı diyebiliriz. Start’ta takım arkadaşının üzerine o kadar sert kırması ve 3'lü bir kazaya neden olması, şampiyonluk yarışının kırılma noktasıydı. Galibiyet gözüyle baktıkları bir yarıştan mağlubiyetle ayrılmaları ve hemen bir sonraki Malezya yarışındaki teknik arıza nedeniyle yaşadıkları kayıplar, Ferrari’nin puan olarak çok geriye düşmesine neden oldu. Takım içinde moraller bozuldu ve bir süre sonra da yeni sezonun arabasına konsantre olarak 2017 aracında defteri kapattılar. Yani kimse kimseyi kandırmasın. 2017 sezonu açık bir puan farkıyla bitmiş gibi görünse de, Ferrari takımı aslında arka arkaya yaşanan puan kayıplarının getirdiği bir moral bozukluğu ile arabayı geliştirmeyi bıraktı ve sezonu ikinci olarak bitirdi. Kişisel görüşüme göre 2017 yılı bile Ferrari’nin şampiyon olabileceği bir sezondu. En azından sonuna kadar zorlayabilecekleri bir sezondu.

2018 yılına gelirsek, Vettel’in geçen sezondaki spinlerini gözümüzün önüne getirdiğimizde, Çin haricindekilerin tamamında Vettel hatalıydı. Almanya’da yarış dışında kalışı büyük kırılma noktası yaratacak bir hataydı. Macaristan gibi Ferrari’nin üstün olduğu pistte, yağmurlu sıralama turlarında Hamilton’ın gölgesinde kaldı. Kazanabileceği bir yarışı, yetersiz ıslak pist performansı yüzünden kaybetti. 2018 Macaristan’da hata yapmadı ama yetersizlik vardı. Bütün hafta sonunu domine eden bir araçta oturuyordu. Kuru geçen antrenmanlarda Mercedes’in 0.5–0.7 saniye önünde görünüyorlardı. Fakat sıralamada yağan yağmurda Hamilton 0.7 saniye farkla birinci sırayı aldı. Bu şu demek: Hamilton yağmurda Vettel’den 1.5 saniyeye yakın daha hızlı, hem de geleneksel olarak Mercedes’e uymayan bir pistte. Koşullar ne olursa olsun, o kadar iyi bir arabada oturan bir pilot, rakibinin bu kadar gerisinde kalıyorsa ıslak pist yeteneği olarak daha geride demektir. Üzgünüm, gerçek bu.

2018 yılında güç dengeleri pek çok kere değişti. Red Bull 4, Mercedes 7, Ferrari ise 10 yarışta pistin en iyi aracına sahipti. Ancak Hamilton, arabası sadece 7 yarışta pistin en iyisi olmasına rağmen, 11 yarış kazandı. Vettel ise arabası 10 yarışta pistin en iyisi olmasına rağmen 5 yarış kazandı. Yani bu durum şunu gösteriyor: Hamilton, arabasının potansiyelini aşan bir beceriye sahip. Hata yapmaması dışında, arabası pistin en iyisi olmadığı günlerde bile rakiplerini zorluyor, hata yapmalarına neden oluyor. Almanya’da daha zayıf bir arabaya rağmen yağmurdaki yetenekleri sayesinde Vettel’e her turda 2 saniye civarında yaklaşması, rakibini hataya sürükledi. Vettel’in “Yaptığım kazanın Hamilton’ın yaklaşması ile alakası yok.” demesine ben pek inanmadım. Ama inananlar olabilir, saygı duyuyorum. Yani yetenek (raw talent, doğuştan gelen yetenek) olarak Hamilton’ın üstün olduğunu söylemek zorundayım.

Fakat asıl konumuza dönersek, Vettel bu kadar kötü mü?

Benim görüşüm, 2019 yılı performansı nedeniyle Vettel’e biraz haksızlık yapılıyor. Avustralya GP’sinde Vettel’in yarışın sonlarında Leclerc’e karşı savunmasız kalmasının sorumlusu, Vettel’i erkenden pite alan ve onu yarışın geri kalanında C3 lastiğe mahkum eden kenar yönetimiydi. Çünkü pite kadarki ilk bölümde, Vettel’in temposu Leclerc’e oranla daha iyiydi. Normal bir yarış akışında öndeki pilotu pite önce almak adettendir, ancak bu normal bir yarış değildi. Leclerc pist üzerinde tutuş yakalayamadan kayarken, pist dışı ziyaretler ve blokajlar yaşarken Leclerc’i önce pite almak daha doğruydu. Bir lastik denenecekse, bu Leclerc’in arabası üzerinde denenmeliydi. Takım, yarışın orta bölümleri henüz geçildiğinde, Leclerc’e Vettel’in arkasında kal derken aslında yapmış olduğu stratejik hatayı düzeltiyordu. Evet bu emir bize kötü göründü, ama sonradan Binotto “Adaleti sağladık.” dedi. Sonuç olarak takım, stratejik olarak yaptığı hatayı, takım emri ile düzeltti. Yani bu yarış için Vettel kötü performans gösterdi, takım arkadaşının gerisinde kaldı diyemeyiz. Araba rezaletti ve o takım arkadaşından daha iyi bir yarış çıkardı.

Gelelim Vettel’in Bahreyn’de attığı spin konusuna… Bu konuda da Vettel’in haksız yere eleştirildiğini düşünüyorum. Yarış öncesi analizimde, pistin ideal çizginin dışında kalan bölümlerinin, tüm yarış boyunca kumlu olacağını belirtmiştim. Ayrıca, sollamalarda ideal çizgi dışına çıkanların sık sık blokaj yaşadığından, bu nedenle bazı bölgelerde geçişin meşakkatli olacağından bahsetmiştim. Bu doğrultuda Vettel’in pozisyonunu yeniden değerlendirelim. Hamilton, aslında Mercedes’in tüm hafta sonu en iyi performans elde ettiği yeni C2 lastikleri takmış, Vettel’i yakalamıştı. Hamilton atağa kalktığında, Vettel her yarış pilotunun yapacağı gibi iç çizgiyi kapattı, Hamilton’a dışarıyı bıraktı. Fakat bu piste özel olarak, ideal çizgi ile ideal çizgi dışında kalan bölüm arasındaki yol tutuş farkı çok fazla. Buna rağmen Vettel dengeli bir frenleme ile virajı aldı, ancak atladığı bir nokta vardı: Rüzgar. Kirli lastikler ve rüzgarın etkisi ile spin atarak geriye düştü. Bu girdilerle ortaya bir spin çıkması son derece normal.

Vettel-Hamilton mücadelesi ile ilgili uluslararası F1 camiasında iki farklı görüş var. Birincisi, Vettel’in Hamilton’a direnmesinin anlamsız olduğu yönünde. Bu görüş, Vettel’in Hamilton’ın geçişine izin vermesinin ve daha sonradan tekrar geçmeye çalışmasının doğru tercih olacağını söylüyor. Zira Vettel, daha yüksek düzlük hızına sahipti. Yani birinci görüş, yüksek düzlük hızı sayesinde Vettel’in nasıl olsa rakibini avlayacağını iddia ediyor. Aslında zaman zaman F1 pilotları rakiplerini çok sert mücadele etmeden geçirirler. Yarış mühendislerinin telsizlerden sık sık şu ifadeleri kullandığını duyarız: “Let him go, he’s driving another race.” veya “Let him go, he’s gonna pit again.” gibi. Yani aslında rakibi bırakma konusu, rakibiniz genelde sizden farklı bir pit stratejisi izliyorsa tercih edilen bir durumdur. Veya sizi geçecek rakip dünya şampiyonluğunda daha az iddialıdır ya da iddiasızdır. Veya rakibiniz Verstappen gibi her an patlamaya hazır bombadır, “Çarpar marpar, bi gitsin başımdan.” olayı. Veya rakibiniz sizden çok hızlıdır. Bunun örneği yine Vettel mesela. Vettel’in direnemeyeceğini bildiği bir durumda, ilk yarışta, Max’i bıraktığını gördük. Bu özel durumların dışında kimse kimseyi bırakmaz.

Gelelim ikinci görüşe. İkinci görüş, Vettel’in direnmesinin doğru olduğu yönünde. Temel soru şu: Vettel rakibinin geçişine izin verse, daha sonradan onu yakalama şansı olur muydu? Yanıt: hayır.

Bunu şöyle açıklayalım: Yeni takılan lastiklerin performansları sadece 3-4 tur pik noktada kalır. Pik noktadan aşağı doğru indikçe geçiş ihtimali azalır, performans düşer. Dikkat edin, pilotlar pit stop sonrasında, rakiplerinin arkasında ama rakiplerine yakın noktada piste dönerlerse, hemen ilk turlarda atak yapmak isterler. Çünkü arkadaki araç, öndeki aracın yaratmış olduğu yaklaşık 2000 kg’lik yere basma kuvvetinden çıkan kirli hava nedeniyle önden kayma eğilimindedir, bu eğilim lastikleri yıpratır. Bir süre sonra arkadaki arabanın lastikleri bu kirli hava nedeniyle, öndeki arabaya oranla daha hızlı yıpranır, mekanik yere basma kaybolur ve özellikle yavaş virajlarda zaman kaybı başlar. Sonrasında da öndeki araba ile fark açılır. Her yarışta, geçiş olması için arkadaki aracın, öndeki araçtan belli bir süre hızlı olması gerektiği hesaplanır. Bu rakam piste bağlı olmakla birlikte, genelde 1.25–1.75 saniye arasında değişir. Bu hesap yukarıda anlattığım konu ile doğrudan ilgilidir ve oradaki yere basma değerlerinden hesaplanır.

Yarışa dönersek, her ne kadar yarış temposunda Leclerc Mercedes’ten hızlı olsa da, istediği ayarı yakalayamayan Vettel ile Hamilton aynı seviyedeydi. Ek olarak Hamilton, tüm hafta sonu en iyi performansı aldığı C2 lastikleri takmış ve Vettel’e bu lastikleri taktığı ilk turda yetişmişti. Vettel’in, yarışı Hamilton’ın önünde bitirmesi için tek şansı vardı. Hamilton’ı yeni C2 lastiklerinin gücünün pik yaptığı dönemde, yani ilk 3–4 tur boyunca arkasında tutmak. Bu dönemi atlatıp, Hamilton’ın lastik performansı düşmeye başladığı anda Vettel de yerini kurtarmış demekti. Benzer pit stratejilerine, benzer hızlara, benzer lastik ömürlerine sahip iki pilotun birbirine yol vermesi beklenemez.

Vettel, herşeyi doğru yaptı ama rüzgar oyunu bozdu. Peki, Vettel’in rüzgarı hesaba katması gerekmez miydi? Onu yaptığın zaman zaten Hamilton oluyorsun. Hamilton yarış sonrasındaki açıklamasında, “Vettel’i geçerken ilerideki kulenin tepesindeki bayrağa bakarak rüzgarın yönünü gördüm. Virajı alırken arabamı rüzgardan en az etkilenecek şekilde konumlandırdım.” dedi.

Hamilton bu. Koyu renkli bir tene sahip olduğu için küçümsendiği çocukluğuna inat edercesine acayip bir hayat tarzı olan, ünlülerle ve parlak ışıklarla dolu jet-set hayat yaşayan bir süperstar. Bu yönüyle bize uzak. Ama piste çıktığında tamamen spora odaklanan, her türlü gösterişten uzak bir şekilde işini mükemmel yapan biri. Leclerc’i geçerken el sallayarak ondan özür dileyen bir sporcu. Bahreyn GP’si sonrasında, hemen araçların başında kendisiyle röportaj yapan spikere “Beni bırakın, gelecekte pek çok yarış ve şampiyonluk kazanacak Leclerc’le konuşun.” diyecek kadar mütevazi bir sporcu.

Vettel de bu. Hayatı bizim gibi mütevazi yaşayan, el yazısı ile mektup yazıp onu postaneden gönderen, aklı başında, mazbut bir aile babası. Sosyal medya ile, sadece çağın gereği olması nedeniyle, mecburen ve çok sınırlı iletişimi olan bir genç. Ama pistte zaman zaman aşırı sinirlenip takım arkadaşlarına (Mark Webber-2010 İstanbul) veya rakiplere çarpan (Hamilton-2017 Bakü), Bahreyn’deki rüzgarı ve rakibi hesaplayamayarak spin atan, zaman zaman hata yapan, çok yetenekli bir pilot.

F1, çağının ilerisindeki makineleri kullanan insanların yarıştığı bir spor. Adı üstünde, makineyi kullanan insan. İnsan böyle bir şey, hataları ile sevapları ile var.

F1 ile kalın….

Not: yazı 04.04.2019 perşembe gecesi bitmişti, zamansızlıktan ancak gönderebildim, kusura bakmayın…

Fırat Keskin


06/04/2019, 1:46

Benzeyen Konular
Konu: Yazar Cevaplar: Gösterim: Son Mesaj
  Yorum VETTEL'DEN GERİ DÖNÜŞ SİNYALİ! | JAPONYA GP 2024 | F1'DE BU HAFTA NELER OLDU? | HAFTALIK #25 sadmin 0 86 09/04/2024, 23:32
Son Mesaj: sadmin
  Yorum F1 Avustralya GP Sıralama Turları, Sargeant Yerine Albon, Vettel - Mercedes | Eau Rouge sadmin 0 97 24/03/2024, 1:49
Son Mesaj: sadmin
  Yorum Sebastian Vettel Porsche ile Pistlere Dönüyor! - Formula 1'e Ön Hazırlık? sadmin 0 96 24/03/2024, 1:48
Son Mesaj: sadmin

Hızlı Menü:


Konuyu görüntüleyenler: 2 Misafir
Bunlar da ilginizi çekebilir! Close

© F1tr.com
★ Tüm hakları saklıdır
2012-2024

F1tr.com altyapı gücünü Özkula'dan alır.
Formula1Formula1