Sauber Formula 1 takımı, son iki yarışta elde ettiği başarılarla dikkat çekti. Önce İspanya Grand Prix’sinde, ardından Kanada Grand Prix’sinde puan alan İsviçre merkezli ekip, gridin sonunda geçirdiği zor günlerin ardından toparlanma sinyalleri veriyor. Bu gelişme, 2026 yılında Formula 1'e resmen katılacak olan Audi için de büyük önem taşıyor
Nico Hülkenberg, son iki yarışta takıma toplam 14 puan kazandırdı. Barselona’da 10 puan, Montreal’de ise 4 puan toplayan Alman pilot, Sauber’in yeniden yükselişe geçtiğini gözler önüne serdi. Bu puanlar sadece yarış sonuçlarını değil, aynı zamanda Sauber’in teknik gelişimini de ortaya koyuyor.
Takım, İspanya’da yeni taban ve yeni sidepod dahil olmak üzere önemli aerodinamik güncellemeleri araca ekledi. Bu parçalar, performansı sadece tek bir pistte değil, birbirinden çok farklı karakterdeki iki pistte de olumlu yönde etkiledi.
Barselona yüksek hızlı virajlara sahipken, Montreal daha çok yavaş yön değiştirmelerle öne çıkıyor. Bu farklara rağmen, Sauber her iki pistte de rekabetçi bir performans sergiledi.
Nico Hülkenberg yarıştan sonra şu ifadeleri kullandı: “Bu puan serisini sürdürmek harika olurdu. Son iki yarışta iyi bir ritim yakaladık. Beklediğimiz gibi, araç artık yarışta çok daha rekabetçi. Güncellemeler gerçekten işe yaradı, aracın dengesi ve tutarlılığı gelişti.”
Deneyimli pilot ayrıca, bu güncellemelerin özellikle yarış esnasında daha iyi sonuç verdiğini, sıralama turlarında ise etkisinin biraz daha sınırlı olduğunu ifade etti.
“Bu geliştirmeler performans açısından bizi ileriye taşıdı. Ancak bence gerçek etkilerini yarışta gösteriyorlar. Son altı aydır yürüttüğümüz çalışmaların karşılığını almaya başladık. Umarım önümüzdeki haftalarda daha da fazla potansiyel ortaya çıkarabiliriz.”
Hülkenberg’in dikkat çektiği bir diğer konu ise, bu gelişmelerin özellikle yüksek hızlı virajlarda etkili olduğu yönünde.
“Yeni güncellemelerle aracımız yüksek hızlı bölümlerde daha başarılı oluyor. Bu yüzden Barselona, Montreal’e göre bize daha çok uydu. Çünkü Montreal’de hızlar daha düşük ve pistte daha fazla tümsek var. Fakat hâlâ geliştirmemiz gereken birçok alan var ve bu konuda çalışmaya devam ediyoruz.”
Takımın bu yükselişi, şimdilik genel sıralamada büyük bir değişim yaratmasa da, son sıradan kurtulup bir üst basamağa çıkmak bile moral açısından çok değerli. Sauber şu anda son sıradaki yerini Alpine'e bırakmış durumda ve Aston Martin ile arasında sadece 2 puan fark var. Racing Bulls ve Haas takımları ise yalnızca 8 puan önde.
Bu tablo, özellikle Audi için önemli. Çünkü 2026 yılında Audi ismiyle yarışacak olan İsviçreli takım, şimdiden gelişim sürecine olumlu sinyaller veriyor. Barselona’daki yeniliklerin ardından gelen puanlar, fabrikada yapılan simülasyonların ve pist üstü verilerinin uyum içinde çalıştığını gösteriyor. Audi açısından bu, gelecekte müdahale edilmesi gereken noktaların daha net anlaşılmasını sağlayacak bir zemin hazırlıyor.
2024 yılı boyunca puan alamayan Sauber, bu yılın ilk bölümünde sessiz kaldı. Ancak son iki yarış, Audi’nin umduğu ve beklediği dönüşümün ilk işaretleri oldu. Audi’nin hedefi 2030’da şampiyonluk kazanmak. Bu hedef için ilk adım ise, 2026’daki girişini sağlam bir temel üzerine kurmak. Şimdiye kadarki gelişmeler, bu hedefe doğru atılmış doğru adımlar gibi görünüyor.
Önümüzdeki yarış, Avusturya Grand Prix’si, Sauber için kolay bir mücadele olmayabilir. Red Bull Ring, aracın zayıf yönlerini daha belirgin hale getirebilir. Ancak hemen ardından gelen Silverstone, yüksek hızlı virajlarıyla Sauber’in gelişimini test etmek için daha uygun bir fırsat olabilir.
tr.motorsport.com