Eski Formula 1 pilotu Daniel Ricciardo, emeklilik hayatına alışırken gelecek nesil pilotlara ilham olmaya devam ediyor. Formula 1'e konuşan Avustralyalı pilot, emeklilik hayatının nasıl geçtiğini anlattı.

Dün itibariyle 36 yaşına girmiş Daniel Ricciardo, geçtiğimiz sezon Singapur Grand Prix’sinde VCARB’la son F1 yarışına çıkmış ve belki de Formula 1’de bıraktığı mirasa yakışmayan bir aceleyle pistlere veda etmişti.

Red Bull için yarıştığı yıllarda şampiyonada güçlü bir aday konumunda olan Avustralyalı pilot, ilk Renault sonrasında McLaren’da hem performans hem psikolojik açıdan zor zamanlardan geçmiş ve kendisini en son tekrardan AlphaTauri’de bulmuştu. 2024’e VCARB’la başlayan pilot, düşük performans ve puan toplayamama sebepleriyle Singapur sonrası Liam Lawson tarafından koltuğu değiştirilmişti.

Ricciardo, spora vedasından sonra Instagram ve işbirliği yaptığı birkaç marka dışında kamuoyundan bir süre uzak kalmayı seçti. Aynı zamanda F1 takviminden de uzak bir yaşam tercih eden pilot, bu ilgisini kariyerinin başlangıç noktası olan karting pistlerine yöneltti.

Go-kart kökenlerini onurlandırmak adına 2015 yılında özel bir kart şasisi yaptıran Ricciardo, dört yıl sonra Andy Cox’la “özel bir yarış kulübü” kurdu. Sürücülerin kart satın alabildiği bu kulübün, bir de kendisine özel “Daniel Ricciardo Serisi” adı altında “Gel ve Sür” etkinliği var.



Avustralyalı pilot, geçtiğimiz hafta sonu Buckmore Park’ında düzenlenen bir Daniel Ricciardo Serisi Ricciardo Kart etkinliğindeydi. Formula 1’in sorularını yanıtlayan Ricciardo, emeklilik hayatını “Her şey yolunda!” diyerek özetledi.

Ricciardo, “Sadece hayatın keyfini yavaş yavaş çıkarıyorum.”

“35 yaşındayken emekli olduğumu söylemek kulağa garip geliyor. Ama en azından eskiden yaşadığım dünyadan bir emeklilik diyebiliriz. Bu havalı.” dedi.

Formula 1’de yarışırken verdiği pozitif ve motive edici demeçlerle bilinen Ricciardo, yeni nesil pilotlara mentor olma rolünü üstleniyor. Çocuklara ilham olmanın kariyer gelişimlerindeki öneminden bahseden emekli pilot, karting pistlerine dönmekten oldukça mutlu.

Ricciardo, “Kart pistinde olmak… Singapur’dan beri sanırım ilk kez bir yarış pistine geliyorum. Epey bir ay olmuş. Ama çocukları görmek harika, bu yüzden kartinge başladım.”

“Birçok çocukla fotoğraf çektirdim ve sahip oldukları arkadaşlıkları görebiliyorum. Birçoğu, bir ömür boyu sürecek arkadaşlıklar. Hala sahip olduğum en iyi arkadaşımla kart yarışı yapardım.”

“İşin kökenine, en saf haline, geri dönmüş olmak çok güzel.”

“Sana ilham veren ve kendisi gibi olmaya çalışacağın birinin olması… Eğer bugün burada bulunarak ve birkaç çocukla bile konuşarak küçücük bir ilham veya motivasyon verebilirsem bu harika olur. Bunun, sekiz, dokuz, on yaşlarımdayken takdir ettiğim bir şey olduğunu biliyorum.” dedi.

Formula 1’den uzaklaşmış olmanın kendisine iyi geldiğini açıklayan pilotun, 9 yaşında bir parçası olduğu kartinge tekrardan dönmesinin işin asıl amacı olan “Git ve eğlenmene bak” mentalitesini kendisine hatırlattığını söyledi.

Ricciardo, “Sanırım artık bu işten uzakta olduğum ve o kadar da kaotik bir hayatta olmadığım için, kariyerimin başlangıcının nasıl olduğunu hatırlamak çok güzel.”

“Hepimizin idolleri ve kahramanları var. Eğer hayran olduğum biriyle tanışsaydım çok stresli olurdum. Bu yüzden bazen bunaltıcı olabildiğini anlıyorum. Ama herkes oldukça cana yakın gözüküyor. Sanırım daha önceden tanıştıkları tek pilot ben değilim. Burada çok fazla Formula 1 hayranı var!”

“Bu, birini etkilemek veya olmadığın biri gibi davranmakla ilgili değildi. ‘Eğer bunu yaparsan televizyona çıkarsın ve para kazanırsın.’ Bu bana yardımcı oldu, bilirsiniz yarışmak korkutucudur.” dedi.

Okul yıllarında utangaç bir çocuk olduğunu açıklayan Ricciardo, kart pistlerinin üzerinde bir baskı hissetmeden kendini geliştirdiği bir alan olduğunu paylaştı. O zamanlar kartingin, önem sırasında ikinci geldiğini ve asıl arkadaşlarıyla zaman geçirmenin anlamlı olduğunu söyledi. Bu yüzden Avustralyalı pilot, sporun en saf halinin karting pistleri olduğunu düşünüyor.

tr.motorsport.com