Land Rover ekibi, Range Rover efsanesinin yola çıktığı ilk dönem araçlarını tekrar hayata geçirecek önemli bir projeye imza atıyor.

SUV denildiğinde çoğu kullanıcı için bir numarada konumlanan Land-Range Rover ekibi, yaptığı son iki hamleyle hayranlarının gönlünü kazanmaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta içerisinde sizlerle paylaşmış olduğumuz, markanın 60’lı yılların son dönemlerinde prototip olarak tasarladığı Velar isimli modeli tekrar canlandırma hamlesinin ardından şimdi de ilk Range modelleri restorasyon projesi altında tekrar hayata dönüyor. Genellikle bağımsız restorasyon garajları tarafından yapılan bu tarz işlemler bir süreliğine Range Rover’in “Yeniden Doğuş” (Reborn) programı dahilinde resmi eller tarafından gerçekleştirilecek.



Land Rover’ın restorasyon ekibi tarafından hayata geçirilen programın başlatılma fikriyse ekibin başında yer alan Tim Hannig tarafından ortaya atılmış. Projenin kabul edilmesinin ardından ilk restorasyon Range Rover Classic üzerine gerçekleştirilmiş. Ekip, yoğun bir mesai süresinin ardından üç kapı modeli ilk günkü haline getirerek dönemin mağazasından yeni çıkmışçasına tutkunlarıyla buluşturuyor. Bahama Altın Sarısı adı verilen renge sahip olan modelin platform, dış ve iç restorasyonuna tamamen elden geçen motor da dahil oluyor. 3.5 litre hacimli sekiz silindirli karbüratörlü motor 132 beygir güç ve 252 Nm tork değerlerine sahip. Dört ileri manuel şanzımanla kombin edilen araçta merkezi kilitli diferansiyel gibi özellikler de döneminin önemli detayları arasında.


Tamamen orijinal fabrika parçalarıyla gerçekleştirilen ilk projenin ardından restorasyon sürecinde şu anlık 10 model olduğu açıklanırken 1970 ile 1996 yılları arasında üretilmiş modellerin listede olduğu ifade ediliyor. Restorasyon süreci için ekibin talep ettiği ücretse hiçte azımsanmayacak seviyede. Özellikle koleksiyonerlere yönelik olan Yeniden Doğuş programında her araç için başlangıç olarak yaklaşık 171.078 dolar talep ediliyor. Bu koşullarda şu anlık sınırlı olarak nitelendirebileceğimiz bir listesi olan ekibin ileriki süreçte ne derece talep göreceğiyse merak konusu.