Mercedes'ten sürpriz bir hamle gelmediği sürece Vettel başka bir takıma gitmeyecek gibi gözüküyor.
Emekli olur mu bilinmez, ama en azından gelecek sezon ara verebilir.
Vettel'in yeteneği ve geçmişini tartışmaya gerek yok. Kesinlikle yetenekli ve hala rekabetçi bir pilot. Karakteri ile de sevilen ve saygı gören bir isim.
Ancak özellikle son 2 sezondur moral ve motivasyonu ciddi anlamda düştü. Bunda Ferrari'nin de etkisi var tabi ki.
İşe bir de Ferrari boyutundan bakmak gerekir:
4 kez dünya sampiyonu pilot, daha ilk sezonunda çaylak denilebilecek ve kendisinden çok daha düşük ücretle yarışan Leclerc'in gerisinde sezonu tamamlıyor.
Sezon öncesi açık bir şekilde birinci pilot olarak lanse edilmesine rağmen Leclerc'in performansı takımın bu konudaki tavrını değiştiriyor ve iki pilot da eşit konuma geliyor.
4 kez dünya şampiyonu pilot, çaylak bir pilotun geçmesine izin vermek için takım emri alıyor...
Sezon içinde pist üzerinde yaşanan sürtüşmeler, takımın performansı, şampiyonluk yarışından giderek uzaklaşması Vettel için işleri daha da zorlaştırıyor.
Normalde son derece neşeli bir karaktere sahip Vettel, son dönemde röportajlarda, basın toplantılarında ve etkinliklerde bu karakterini pek yansıtmıyordu.
Zaman zaman F1'den daha önemli şeyler olduğunu, ailesine daha çok zaman ayırmak istediğini ima ediyordu.
Ferrari'nin Leclerc ile 4 yıllık yeni sözleşme imzalaması aslında malumun ilanıydı. Ferrari geleceğini Leclerc'de görüyordu.
Vettel'in iki seçeneği vardı:
1) Her şeye ve herkese rağmen meydan okuyarak devam etmek,
2) Başarıları ve güzel anılarıyla birlikte sükunete çekilmek.
Vettel tercihini sukunetten yana kullanmış gibi gözüküyor.
Vettel, son derece duygusal bir karaktere sahip. Bağlı olduğu takıma vefalı ve güçlü bağlar kurabiliyor.
Bir anda ikinci plana atılmak hiç kimse için kolay bir durum değil.
Vettel için 2019 sezonunun bir bölümü kendisini tekrar ispat edebilmek, "ben hala buradayım diyebilmek" ile geçti.
Uzun süren galibiyet hasreti sonrası Singapur'da kazandığı yarış Vettel için çok duygusaldı. Podyumda gözlerinin dolmasının sebebi de muhtemelen bu yüzdendi.
Sosyal medya hesabı bulunmayan Vettel, verdiği bir demeçte, bu zorlu dönemde hayranlarından çok sayıda pozitif mesaj içeren mektup aldığını ve bunun kendisini motive ederek zorlu günlerin üstesinden gelmesine yardımcı olduğunu ifade etti.
Yani, bir bakıma Vettel Singapur galibiyeti ile kendisine olan inancını tazelemişti.
Tabi ki bunun bir anda her şeyi değiştirmeyeceğini biliyordu ama en azından kendisi ile vermiş olduğu vicdani savaşı kazanmıştı.
- Ben hala istediğimde hızlıyım ve kazanıyorum...
Ama Vettel için önemli olan husus, bundan sonrası için istiyor muydu?
Mevcut şartlar ile hayır!
Vettel'e teklif edilen sözleşmenin tüm detaylarını bilmiyoruz ama kesin olan bir şey vardı ki: Leclerc artık takımın 1. pilotuydu.
Son yıllarda iyi araç tasarlayamayan ve yönetimsel zaafiyetleri bulunan Ferrari, şampiyonluk yarışından da uzaklaşınca artık Vettel'e dert olmaktan başka bir şey getirmeyecekti.
Vettel artık böyle bir yükü sırtında taşımak istemedi. 4 kez şampiyon olmuş, çok sayıda galibiyet yaşamış bir pilot bu acıyı çekmemeliydi.
Bu yüzden Vettel uzaklaşmayı ve sükuneti tercih etti.
Bu sükunet kalıcı mı olur, yoksa yeni bir yolculuk ile son mu bulur bilinmez. Ama her şeye rağmen bize yaşattığın tüm güzellikler için teşekkürler Seb.
F1Padok