Yeni sezon başlamışken Formula 1 tarihine daldık ve akıllara kazınan 8 açılış yarışını hatırladık.
Formula 1’de yeni sezon Avustralya'da start aldı. Hayranlar uzun süren kışın sonunda geri dönen organizasyonun ilk yarışı olan Avustralya GP'de podyumun zirvesinde Valtteri Bottas'ı gördüler. İkincilik Lewis Hamilton'a giderken, podyumu tamamlayan pilot ise Max Verstappen oldu. Şimdi sezonun ikinci durağı olan Bahreyn GP için gün sayarken, biraz tarihe dalıp en çılgın ve unutulmaz sezon açılış yarışlarına bakalım istedik.
1976 Brezilya Grand Prix'si
Niki Lauda, 1976 Almanya GP
1976 F1 sezonu o kadar çarpıcıydı ki gişe rekoru kıran bir Hollywood filmi olmaya aday yarışlar vardı. Bunların başında da elbette sezonun açılış yarışı Brezilya var.
James Hunt, Clay Regazzoni ve Niki Lauda arasında neredeyse bir savaşa sahne olan yarışta pilotlar tam bir kaosun parçası oldular. Kazalar, geçişler ve olayların ardından kazanan ise Ferrari’si ile Niki Lauda olmuştu.
1982 Güney Afrika GP
Villeneuve ve Mansell, Güney Afrka, 1982
1982 sezonunun açılış yarışı olan Güney Afrika GP’ye pilotların protestosu damgasını vurmuştu. O sıralar yürürlüğe giren yeni süper lisans anlaşması birçok noktada pilotları takımlarına bağımlı hale getiriyordu. Bunu başta Niki Lauda olmak üzere protesto eden F1 pilotları serbest antrenmanlara çıkmamış ve ertesi gün yapılacak yarışı da boykot edeceklerini bildirmişti.
Devreye giren organizasyon işi son anda çözünce ise Güney Afrikalı F1 tutkunları harika epey heyecanlı bir yarış izlemiş sonunda ise kazanan Alain Prost olmuştu.
1989 Brezilya GP
1989’da Rio de Janerio’da gerçekleşen sezon açılışında zaferi en az düşünen isimlerden biriydi Nigel Mansell. Zira, bir önceki sezon fırtına gibi esen McLaren’ın yeni sezona da çok iyi girmesine kesin gözüyle bakılıyor, Mansell’in yeni Ferrari’si ise kafalarda soru işaretleri bırakıyordu.
Bununla beraber, hem kendi evinde yarışan Ayrton Senna hem de Alain Prost’un sezona iyi bir başlangıç yapmak istediği kesindi. Ama Mansell, sürpriz bir şekilde yarışı kazandı ve Ferrari bu sürpriz birincilikle sezona harika bir başlangıç yaptı. Her ne kadar o sezon bu başarılarını sürdüremeseler de, takım gelecekle ilgili gereken mesajı vermişti.
1990 ABD GP
Jean Alesi startta liderliği ele geçirmişti
ABD GP tarihinde birçok unutulmaz an yaşanmıştır ama 1990’da efsane Ayrton Senna ile çaylak Jean Alesi arasında yaşanan heyecanlı anlar sanki bir adım daha öne çıkıyor.
Senna, bir yarışı lider götürürken ona karşı koymak hep zor olur ve genelde de başarısızlıkla sonuçlanırdı. Ama genç Fransız Jean Alesi kimsenin beklemediği şekilde yarış boyunca Senna’yı zorlamış ve bu çaylak isim ismini hafızalara kazındırmıştı.
Sonuçta kazanan elbette Senna oldu. Alesi’yi ise genel kanaate göre harika bir gelecek bekliyordu. Ama öyle olmadı. Alesi kariyerinde sadece bir yarış kazandı ve her zaman sadece bu yarıştaki performansıyla hatırlandı.
1994 Brezilya Grand Prix'si
Michael Schumacher, Magny Cours'ta, 1994
1994 yılında yeni bir F1 dönemi başlamıştı.. Otomobiller aktif süspansiyon ve ABS frenleme gibi elektronik ekipmanlardan sıyrılıp çok daha hızlı hale gelmişti. Brezilya’daki açılış yarışı da bu açıdan yeni bir dönemin başlangıcını simgeliyordu. Senna ve Schumacher arasında geçen galibiyet mücadelesine Jos Verstappen, Martin Brundle ve Éric Bernard'ın katıldığı kaotik kaza damga vurmuştu. Yarış boyu Senna’yı arkasında tutmayı başaran Schumacher zafere uzanırken hiç kimse bunun Senna’nın son Brezilya yarışı olduğunu bilmiyordu.
1996 Avustralya GP
Hiçbir pilotun ilk F1 Yarışı Jacques Villeneuve’ün 1996’daki sezon açılışı kadar etkileyici değildir muhtemelen. Efsane pilot Gilles Villeneuve’ün oğlu Jacques, F1’e IndyCar şampiyonu olarak gelmiş ve ilk yarışında sıralama turlarında pole pozisyonunu kapmıştı.
Yarışta da harika bir performans sergileyen Villeneuve’ün ilk yarışında ilk zaferini kazanmasına engel olan isim ise Damon Hill olmuş, Villeneuve yarışı ikinci sırada tamamlamıştı.
Villeneuve çok konuşulsa da bu yarış daha ziyade ilk turda inanılmaz bir kaza yapmasına rağmen burnu bile kanamadan yarışa geri dönmek için pit’e koşan Martin Brundle ile hafızalara kazınmıştı.
2002 Avustralya GP
Mark Webber beşinciliği kutluyor
Avustralya GP sadece 1996 değil 2002’deki kazayla da hatırlanıyor. Henüz ilk turda yaşanan kazada iddialı isimlerden Ralf Schumacher ve Rubens Barichello’nun da dahil olduğu sekiz pilot yarış dışı kalmıştı. Büyük bir kaosun yaşandığı yarışın sonunda kazanan Michael Schumacher olsa da, mütevazı takım Minardi ile yarışan Mark Webber’in başarısı da gözlerden kaçmamıştı.
Avustralyalı pilot kariyerinin ilk F1 yarışına kendi evinde çıkarken ondan çok şey beklenmiyordu ama bu muhteşem yarışta beşinci olmak şüphesiz F1’e yapılacak en iyi başlangıçlardan biriydi ve o kaotik ortamdan kaza yapmadan çıkması en az yarışı kazanması kadar önemliydi.
Webber yarıştan sonra inanılmaz mutluydu ve Minardi patronu Paul Stoddart ile birlikte bu beşinciliği uzun süre kutlamıştı.
2007 Avustralya Grand Prix'si
Bu, Schumacher sonrası dönemin ilk yarışıydı; yedi kez şampiyon olan efsane 2006'nın sonunda emekli oldu. Ayrıca Lewis Hamilton'ın McLaren'deki ilk çıkışı ya da Alonso’nun organizasyonu domine etmeye başlaması gibi özellikler de bu yarışı özel kılıyor. Fakat yarışTa tüm bu isimlerden daha kuzeyli, Finlandiyalı Kimi Raikkonen zafere ulaşarak yeni takımı Ferrari ile iyi bir başlangıç yapmıştı. Ayrıca Red Bull Racing’ten David Coulthard'ın Alex Wurz’u geçmeye çalışırken yaşanan kaotik kaza da bu yarışa damgasını vurmuştu.