Pascal Wehrlein, DTM'de şampiyonluk mücadelesi verebilmesi için kilit noktanın, Mercedes DTM aracını tıpkı Sauber Formula 1 aracını kullanırmış gibi sürmesinden vazgeçmesi olduğunu düşünüyor.

Wehrlein'ın üç yıllık ilk DTM macerası, 2015 yılında şampiyonlukla sona ermiş ve sonrasında Manor'la F1'e geçmişti.

2017 yılında ise Sauber'in direksiyonuna geçerken F1 macerasına devam etti.

Ancak Sauber, 2018 için Charles Leclerc'le anlaştı ve durum böyle olunca, Wehrlein daha önce şampiyon olduğu seriye geri döndü ve geçen hafta sonu Lausitzring'de dönüşünden sonraki ilk podyumuna ulaştı.

Araçlar, Wehrlein'ın son sürüşünden bu yana büyük oranda değişirken, Wehrlein kendisi için asıl konunun yeni araçlara alışmak değil, F1'deki sürüş tarzın kullanmaktan kaçınması olduğunu düşünüyor.

"İki yıllık sürenin ardından öncesinde olanları unutuyorsunuz."

"2015/2018 araçları arasındaki fark o kadar da fazla değil. Şu anda temel olarak sınırlayıcı olan şey, Formula 1 ve DTM araçları arasındaki fark

"Araçta yüzde 100 rahat hissetiğim zaman zaten şampiyonluk mücadelesi vereceğimi biliyorum."

"İyileşmem ve adapte olmam gereken pek çok şey var. Ama ben şu anda şampiyonayı düşünmek istemiyorum. Daha fazla ilerleme kaydetmemiz ve her şeyi oldukça hızlı anlamamız gerekiyor."

Wehrlein, lastiklerin DTM'de gördüğü en büyük değişim olduğunu da ekledi.

"Lausizt'de, geri dönüşümden bu yana ilk kez pole pozisyonunu alacak gibiydim ve yarışta lastik aşınmasıyla mücadele ettim."

"2015 yılıyla kıyaslarsam esas fark bu, bu kesinlikle farklı bir lastik ve bunu anlamak çok önemli."

&&&