McLaren Racing CEO’su Zak Brown, Formula 1’in Amerika Birleşik Devletlerindeki büyümesinin, kalıcı bir yarışın olmaması ve Liberty Media’dan önce sınırlı taraftar etkileşimi nedeniyle engellendiğini söyledi.
McLaren Racing CEO’su Zak Brown, Formula 1’in Amerika Birleşik Devletleri’nde uzun yıllar boyunca neden popüler olamadığını ve bu durumu nasıl tersine çevirdiğini anlattı.
David Novak’ın sunduğu How Leaders Lead podcastına konuk olan Brown, F1’in geçmişte ABD’de kalıcı bir yer bulamamasının büyük bir engel teşkil ettiğini ifade etti.
Brown, “Formula 1’in Kuzey Amerika’da popülerleşememesinin üç ana sebebi vardı.”
“Birincisi, kalıcı bir yarış lokasyonu oluşturamamış olmamız. 70’lerden bu yana Long Beach, Watkins Glen, Dallas, Las Vegas’ta otoparkta yapılan yarışlar, Phoenix, hiçbiri sürdürülebilir olmadı.”
” Sonra 5 ila 8 yıl boyunca ortadan kaybolduk. Indianapolis’e döndük, orada da meşhur ‘lastik krizi’ yaşandı. Yani iyi bir gösteri sunamadık ve tekrar yok olduk.” dedi.
F1’in geçmişte elitist bir imaj çizdiğini belirten Brown, Liberty Media’nın sporu daha erişilebilir hale getirdiğini söyledi: “Formula 1, uzun süre boyunca çok kapalı, sadece belirli kesimlere hitap eden bir yapıdaydı.”
”NBA, NFL, MLB veya Premier League gibi taraftarla doğrudan ilişki kuran bir sistemimiz yoktu. O dönem farkındalık yeterliydi; şimdi ise taraftar etkileşimi esas.”
”Bu noktada devreye Netflix’in “Drive to Survive” serisi girdi. Netflix sayesinde insanlar sporun perde arkasını görmeye başladı. ‘Bu spor ne kadar etkileyiciymiş, neden daha önce bilmiyordum?’ demeye başladılar.”
Bugün ABD, Miami, Austin ve Las Vegas’ta düzenlenen üç farklı Grand Prix’ye ev sahipliği yapıyor.
Brown’a göre bu gelişme, F1’in ABD pazarında artık kalıcı olduğunun bir göstergesi: “Artık buradayız ve halkla iç içeyiz.”
”Özellikle Austin yarışı, takvimdeki en iyi Grand Prix’lerden biri haline geldi. Eskiden ‘burada değiliz, elitiz’ diyorduk. Şimdi ‘buradayız, halkla birlikteyiz ve sporu onlara yaklaştırıyoruz’ diyebiliyoruz.”
tr.motorsport.com