Robert Kubica'nın gelecek vaat eden F1 kariyeri, altı yıl önce bir ralli kazası ile son buldu. Peki, ne olmuştu? Charles Bradley soruyor...

Birçok şeyde olduğu gibi, bu fikir de bir ofis şakası sonucu ortaya çıktı ki eskiden bu şakalar birkaç masa etrafında dönerken şimdi Miami, Madrid, Moskova ve London arasında geçiyor.

Konu, Şampiyonlar Yarışı'nda kaza yapan Pascal Wehrlein'ın yerini kimin alacağı ve bu kişinin Sauber'a uygun olup olmayacağıydı. Ve tabii ki Sauber'ın ihtiyar delikanlılarından bazı mantıklı öneriler gelmişti.

"Felipe Massa'yı emekliliğinden döndürün." cümlesi benim açtığım ilk karttı. Sonrasında Nick Heidfeld, Jacques Villeneuve, Jean Alesi hatta Norberto Fontana ve Pedro Diniz bile söz konusu oldu ancak Sauber'in şimdiye kadar sahip olduğu en iyi pilotu düşününce, tabii ki Kimi Raikkonen hariç, Robert Kubica'ya ne dersiniz?

Bu hafta, Kubica'nın FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası'na ByKolles takımı ile döneceği resmi olarak duyurulmuştu.

Kubica ilk Formula 1 zaferini BMW markalı Sauber'i ile kazandığında ben de orada, Montreal'deydim ve dahasının geleceğinden emindim. Ne yazık ki olmadı.

Dünyasının değiştiği gün

2011 yılında gerçekleşen ve sağ olarak kurtulduğu kaza, sağ kolunda ve elinde ciddi yaralanmalara neden olmuştu.

Kubica bir keresinde şöyle eğlenceli bir ifade kullanmıştı: "Futbol gibi diğer sporlarda, topa yanlış vursanız da kötü bir şey olmaz. Rallide küçük bir hata yaparsanız büyük bir ders alırsınız."

Sonrasında, kendisini rehabilite ettiği Avrupa Ralli Şampiyonası'nda onu izlemeye gittim.

Kubica: "Zor bir dönem geçirdim. Ancak şu anda bunun kolaylaştığını söyleyebilirim, eğleniyorum, yine de tamamen kolay bir dönem geçirmiyorum çünkü F1'de olmayı kesinlikle daha çok tercih ederdim. Ne yazık ki gerçek bu değil."

Piste geri dönmek

Kariyerini değiştiren kazadan altı yıl sonra Kubica, yalnızca tam zamanlı bir yarış için değil, bir Formula 1 aracını test etmek için hazır hissediyor; tabii ortaya böyle bir şans çıkarsa...

Kubica, Motorsport.com'a bu hafta verdiği demeçte: "Üç yıl önce bana bir F1 aracını test etme şansı verdiler ancak o an bunu yapabilecek kadar kendime güvenmiyordum."

"Bazı şansların sadece bir kez geldiğini biliyorum ancak durumumdan ve yapabileceklerimden her zaman emin olmak istedim: Eğer emin değilsem, kendime sürekli 'Unut bunu' dedim."

"Bu gün farklı bir cevap verebilirim, bir Formula 1 aracı denemek istiyorum."

"Bir Formula 1 aracı sürmeyeli uzun zaman oldu, bu yüzden kendimi kanıtlamak zorundayım ancak bunu başarabileceğime inanıyorum."

"Formula 1 deneyiminin heyecanını yeniden yaşamak istiyorum. Birçok simülatör denedim ve F1 pistlerinin hepsinde değil ancak yüzde sekseninde sürebileceğime inanıyorum."

Kubica'nın kazada aldığı kalıcı yaralar, sağ kolunun hareketini kısıtlıyor ki Monako ve Singapur gibi beceri gerektiren yerle göz önüne alındığında, kendisinin tam zamanlı olarak F1'e dönüşü bir hayal olarak kalıyor.

Bu tabii ki üzücü bir şey. Ben, Kubica'yı F1'de yarışırken birçok kez gördüğüm için şanslıyım ve o, aracı tabiri caizse istediği gibi eğip bükebilen biriydi.

Birinin ne kadar iyi olduğunu hatırlamak tabii ki zamanla zorlaşıyor ancak Kubica; Alonso, Hamilton, Raikkonen, Rosberg ve Vettel karışımı bir pilot olarak ön plana çıkmıştı.

Ve Kubica'nın pistteki kendini adamışlığını görünce, rehabilitasyon sürecini en hızlı şekilde tamamlamak için ne kadar yol gittiğini hayal edebiliyorsunuz.

Peki, ne olmuştu?

Kubica'nın kariyeri hakkındaki alternatif tarih, oldukça ilginç

O dönemde Lotus, tekrar yarış kazanabilecek seviyeye gelmişti. Peki, Kubica'nın kariyeri bir Ferrari geçişi ile devam edebilir miydi? Dönemin takım patronu Stefano Domenicali, o sıralar Kubica ile ilgilenmekte olduklarını doğrulamıştı.

Belki de yıldızlar onun şansı için dizilecek ve bir Mercedes koltuğu elde edecekti. 2013'te Nico Rosberg'in yanına geçen isim Lewis Hamilton yerine Kubica olabilir miydi? 2010 yılında Michael'ın geri dönüşünün sıkıntılı bir sürece girmesiyle, bu hamle hakkında bile spekülasyonlar ortaya çıkmıştı.

Konuyu daha derinlemesine incelemeye ne dersiniz? Kubica'nın Mercedes'te olduğunu ve Raikkonen'in ortada olmadığını düşünelim, böyle bir durumda Hamilton, 2014 yılında başarıya aç olan Ferrari takımında Fernando Alonso ile bir araya gelse ne olurdu?

Red Bull 2014 yılında Mark Webber'in yerine Kubica'yı ister miydi? Muhtemelen hayır ancak Red Bull, Daniel Ricciardo'nun sözüne inanmmış olmasaydı bu durum tamamen imkansız bir halde olmazdı.

Ortada birçok 'eğer', 'ama' ve 'belki' var değil mi? Kesin olan tek şey şu ki: Kubica kendi jenerasyonunun en ünlü pilotlarından biriydi.

Zorlu bir İtalyan asfaltında yapılan anlık bir hata olmasaydı, F1'in yakın tarihi çok daha farklı olabilirdi.

tr.motorsport.com