İngiltere’de vites kutusu problemiyle yolda kalan Rosberg, sonrasında muhteşem bir hafta yaşadı. 11 yıllık kız arkadaşı Vivivan Sibold ile evlendi, Alman milli takımı Dünya Kupası’nı kazandı, Mercedes ile üç yıllık ve 55 milyon Avro değerinde olduğu söylenen bir sözleşmeye imza attı, kendi evi Hockenheim’daki yarışa polden başladı ve kazandı. Daha ne olsun?

Aslında Almanya GP’sinde liderlik için hiçbir çekişme izlemedik. Rosberg polden başladı, rahat şekilde yarışı götürdü ve ekrana bile gelmeden kazandı. Bu faktöre rağmen yarışın gayet keyifli geçtiğini söyleyebilirim. Arka taraftaki kapışmalar, nefes kesti.



Hafta boyunca en çok konuşulan konu, ön-arka bağlantılı süspansiyon FRIC sisteminin durumuydu. Sene ortasında FIA’nın yaptığı yorum değişikliği ile beraber, bir anda illegal hale gelen süspansiyon sistemi; takımların ortak bir anlaşmaya gitmemesi nedeniyle Almanya’da kullanılmadı. Genel olarak otomobilin sürüş kalitesini etkileyen, özellikle öne-arkaya ve yana yatma miktarını azaltan FRIC devre dışı kalınca, takımlar ön tarafta daha sert ve yerden daha yüksek bir süspansiyon ayarını kullanmak zorunda kaldılar. Bu yasağın ardından, tur başına ortalama 0.3 sn getiren sistemin çıkmasıyla birlikte hangi takımın ne kadar performans kaybedeceği merak konusuydu. Özellikle en gelişmiş sisteme sahip olduğu söylenen Mercedes ile diğerlerinin arasındaki fark nasıl ortaya çıkacaktı?

Antrenmanlar süresince, FRIC’in yokluğuna alışmaya çalışan pilotların sık sık önden kayma ile pist dışına çıktığını gördük. Genel olarak Hamilton, Rosberg’den 0.2 sn kadar daha hızlı şekilde geldi sıralama turlarına. Fakat İngiliz pilot, frenlerin verdiği histen memnun olmadığı için ön diskleri Brembo’dan takmaya karar vermişti. Takım arkadaşı Rosberg ise Carbon Industries kullanıyordu. Mercedes her iki firmaya ait disk ve balataları her yarışa götürüyor ve pilotlar, ayarlara ve otomobilden aldıkları hislere bağlı olarak iki üreticinden birisini seçiyor.



Yarışın kaderi Cumartesi günü değişiyor...

Hamilton’ın taktığı Brembo disk, Almanya GP’sini Nico Rosberg’e kazandırdı diyebiliriz. Q1’de stadyum bölgesinde aniden kırılan sağ ön disk, Hamilton’ı 160 km/s civarı bir hızla lastik bariyerlere yolladı. Ağır hasar gören Mercedes’le Q2’ye çıkamayan Hamilton, kaburga ve dizlerindeki ağrılardan ötürü yarıştan önce terapi görecekti. Mercedes’in hasar gören vites kutusu da değiştirilince, Hamilton gridde 20. sıraya geriledi. Monako’dan bu yana devam eden Cumartesi kabusu, Hamilton için daha da korkunç bir hal almıştı.

Sıralama turlarında, Hamilton devre dışı kalınca Rosberg rahat şekilde polü aldı. Son yarışların en hızlı ikinci otomobili Williams ile Bottas ve Massa, ikinci ve üçüncü sırayı alırken, Magnussen McLaren’ini dördüncü sıraya oturttu. Red Bull’da Ricciardo, yine Vettel’i geçti. Ferrari’de Alonso yedinci olurken, Raikkoen tıpkı bir diğer şampiyon Button gibi Q2’de elenerek hayal kırıklığı yarattı.



Cuma ve Cumartesi günleri 59 dereceye varan asfalt üstü sıcaklık ve Pirelli’nin getirdiği süper yumuşak-yumuşak lastik kombinasyonuyla, uarış öncesi beklenti üç pit-stop şeklindeydi. Takımlar, arka lastikleri koruyabilmek adına, otomobilleri biraz daha önden kaymaya meyilli şekilde ayarlamışlardı. Ancak Pazar günü hava çok daha serindi; asfalt sıcaklığı 30 derecelerde kalınca, problem çıkartan taraf ön lastikler oldu.

Hamilton ön fren disklerini Brembo’dan Carbon Industries’e geçirdi. Aslında bu parça değişikliği, pitten başlamaya yol açabilirdi. Ama FIA bunu farklı şekilde yorumladı ve Hamilton’a ceza vermedi.



Massa´nın taklası...

Startta sezonun en korkutucu kazasını gördük. Rosberg ilk metrelerde yerini koruyacak kadar iyi bir kalkış yaptı. İlk viraja doğru en dışta Massa, ortada Bottas, en içte ise Magnussen neredeyse yan yana yaklaştılar. Massa, Bottas’ı geçemeyeceğini anlayınca hafifçe ayağını gazdan çekti, Bottas geçtikten sonraysa içe kapandı. Bu esnada Magnussen’in orada olduğunu hiçbir şekilde fark etmeyen Brezilyalı pilot yüzünden iki otomobil çarpıştı ve Massa, takla attı. Olay, tam bir yarış kazasıydı. Neyse ki, son yarışların şanssız ismi Brezilyalı pilot, otomobilden sağ salim çıktı. Bu olayla Magnussen, ilk turun sonunda kırık ön kanadıyla pite girmek zorunda kalırken; kazadan kaçmak için pist dışına açılan Ricciardo 15. sıraya geriledi. Güvenlik Aracı ardında sıralama Rosberg, Bottas, Vettel, Alonso, Hulkenberg, Button şeklindeydi. Sert lastikle start alan Hamilton ise 17. sıradaydı; Bianchi’yi geçmesine karşın Kobayashi ve Chilton’a geçilmişti. İki turluk periyodun ardından, yarış yeniden başladı.



Hamilton yükseliyor…

Mercedes pilotu, Massa ve Magnussen’in kazasıyla iki sıra yükselmişti. Yarış 3. turda yeniden başlayınca önce Chilton’ı, bir tur sonra Maldonado’yu, beşnci turdaysa Grosjean ve Gutierrez’i geçti. Ama 13. Sıraya geldikten sonra karşısına, daha zorlu bir rakip, Ricciardo çıktı. Red Bull pilotu, Sutil’i geçerken fırsattan istifade eden Hamilton, ufak bir temasla dahi olsa 12. sıraya çıktı. Kvyat, Perez ile temas edip spin atınca bir sıra daha kazanan Hamilton, Vergne’i de geçerek 10. turda puan barajına geldi. Ricciardo, Raikkonen’i geçtikten sonra Hamilton ile Raikkonen stadyum bölgesine yan yana geldiler, ama Fin pilot yerii korudu. Yarışta çokça göreceğimiz ‘şampiyonların kapışmasının’ ilk versiyonuydu bu.

Ön tarafa Rosberg, Bottas ve Vettel’e tur başına bir saniye fark atarak arayı açıyordu bu esnada. 13. turda lastikleri biten Ricciardo, Raikkonen’in atağıyla karşılaştı. İki pilot kapışırken, fırsattan istifade eden Hamilton, güzel bir atakla (ve Raikkonen’in ön kanadını biraz tıraşlayarak) ikisini birden geçti.



Yarışa yumuşak lastikle başlayan pilotlar için pit aralığı gelmişti. Dört tur içinde Button, Alonso, Hulkenberg, Bottas, Vettel ve Rosberg pite gelince Hamilton 16. turda ikinci sıraya kadar çıktı. İngiliz pilot, 10 tur daha pistte kalacaktı.



Şampiyonların savaşı...

Vettel pit çıkışında Alonso’nun ardına düşse de, cesur bir atakla İspanyol pilota saldırdı. Bu arada Alonso da Raikkonen’i geçmeye çalışıyordu. Üç dünya şampiyonu, ufak temaslarla yan yana geldi. Vettel bu mücadeleden önde ayrılırken, Raikkonen’in kanadı biraz daha tıraşlandı. Sıcak hava beklentisi ve arka lastikleri korumaya yönelik yapılan ayarlar; serin havayla ön lastiklerde ufalanma sorununu görmemiz neden oldu. Özellikle kapışma halindeki pilotlar için, yarışın üç pite kayacağı anlaşıldı. Bu esnada Rosberg, Bottas’ı önünde rahat liderdi. Vettel Alonso ile atayı açmaya başlamışken, Button Hulkenberg’in hemen ardındaydı. Hamilton, pite girmeden evvel kendisini geçen Bottas’a direnmedi hiç. Ama İngiliz pilot, ikinciliğin en büyük adayıydı o anda.



Hamilton´ın kaybı...

Pit çıkışında Ricciardo’yu geçen Hamilton, Button’a yaptığı atakta, muhtemel ikinciliği kaybetti. Eski takım arkadaşının u viraja çok derindne girmesini, kendisine yol verme olarak algılayan Hamilton içeri daldı. Ama Button’ın böyle bir niyeti yok. İkilinin teması, Hamilton’ın ön kanadının sol kenarını biçti. Bu hasarla tur başına 0.3 saniye kaybetmeye başlayan Hamilton, ayrıca sol ön lastiğin daha çabuk aşınmaya başladığını gördü. Ancak kanadı değiştirmek, yarışın bitmesi anlamına geleceğinden Mercedes yola devam etti. Fakat artık iki pitle yarışı bitirmek mümkün değildi. Hamilton 42. turda ikinci kez pite girecek ve kalan bölüm süper yumuşak lastiklerle iki kısım halinde atılacaktı. Böylece Hamilton, çok agresif bir tempo yakalayabilecekti.



Bottas’ın 10 saniye ardındaki Vettel ve Alonso, Silverstone’da kaldıkları yerden devam ettiler. Red Bull’un lastikleri bitmeye başlayınca, Alonso arayı kapattı. Ferrari daha erken pite girse de, Vettel pit çıkışında hal öndeydi. Ancak sıcak lastik avantajı ve Ferrari’nin daha güçlü çekişiyle Alonso, U virajın çıkışında Vettel’i geçti. Red Bull pilotu, sonraki 10 turu Alonso’dan kopmadan atacaktı. Vettel 45. turda pite çağırıldı. Ferrari, süper yumuşak lastikle 20 küsur tur gidemeyeceklerini düşünerek bu hamleye cevp vermedi. Böylece teorik olarak Red Bull’a dördüncülüğü tesli etmiş oldular.



Güvenlik aracı girmeli mi?

48. turda problemli Sauber’i ile Sutil, son virajda spin attı ve otomobil pistin ortasında stop etti. Güvenlik aracının girmesi kaçınılmaz gibi duruyordu. Mercedes, Hamilton’ı hemen pite çağırdı. Bu bölüm sadece sekiz tur sürmüştü Mercedes pilotu için. Güvenlik aracı içeri girse, son bölümde süper yumuşak lastikler ve araların kapanmasıyla Hamilton, yarışı kazanma şansını bile yakalayabilirdi. Ancak, şaşırtıcı şekilde otomobilin kaldırılması iki tur sürmesine karşın Maylander içeri girmedi. Böylece Hamilton, son bölümde süper yumuşak lastiklerle 12-13 tur atmak yerine 17 tur atmak zorunda kaldı ve Bottas’ı son yedi turda yakalayana kadar lastiklerini bitirdi. Bu duruma, Bottas’In yaptığı çok akıllıca savunma ve DRS alanlarından kaçınması eklenince, 37 tur attığı lastiklerine karşın Fin pilot ikinciliği Hamilton’a kaptırmamış oldu.



Güvenlik aracı içeri girmeyince Rosberg, yarışı çok rahat kazandı. Monako’da sonra kendi evindeki ikinci yarış da onun oldu. Bottas harika bir sürüşle üst üste üçüncü podyumunu yakaladı. Hamilton 20. sıradan podyuma gelmesine rağmen, kaybettiği o üç puandan ötürü mutsuzdu. Vettel Almanya’dan dördüncülükle ayrıldı. Son bölümde Ricciardo ile Alonso’nun kapışması nefes kesti. İki pilot, defalarca yan yana geldi; tekerlek tekerleğe harika bir yarış izlettiler bize. Bu mücadeleden Alonso, 0.08 sn ile önde ayrıldı. Altıncı Ricciardo’yu, McLaren ve Force India’lar ile Hulkenberg-Button-Magnussen ve Perez izledi.



Dediğim gibi galibiyet çekişmesi görmesek de, çok zevkli bir yarış izledik. Aklımda kalan birkaç tane pilot tanıma hatası var; ama çıkardığım yayının genelinden memnunum. Sırada, hemen bir hafta sonra Macaristan ve devamında dört haftalık yaz arası var.

Serhan Acar