Ferrari pilotu Carlos Sainz, yavaş virajlarda aracı yine iyi çalıştırabilirlerse rekabetçi olabileceklerini söyledi.

Monako'daki yarışta podyuma çıkmayı başaran Sainz, Ferrari'yle birlikte podyuma çıkan 58. sürücü olmuştu. Bu podyumun ardından Marinello'da nasıl karşılandığı hakkında konuşan Sainz, "İyiydi, herkesin yüzünde ve ruh halinde bunun verdiği desteği görüyordunuz. Sadece podyum değil, bütün hafta sonu boyunca devam eden güçlü tempomuz da ümit vericiydi."

"Monako, yüksek yere basma gücü gerektiren bir pist ve mekanik yere basma gücüne ihtiyacınız var. Ayrıca iyi bir araç dengesine de ihtiyacınız var. [Bu alanlarda] en iyi takımlardan biri olduğumuzu görmek kesinlikle ümit vericiydi ve takım içindeki atmosferi hissedebiliyorsunuz ki bunu görmek güzel." ifadelerini kullandı.

İspanyol pilot, takım arkadaşı Charles Leclerc'in Pazar günkü yarışa katılamamasından ötürü podyumun tadını tam olarak çıkaramamıştı. İspanyol pilot, bu hafta konu üzerinde biraz daha düşünebildiğini ve artık hafta sonu hakkında daha mutlu hissettiğini belirtti.

İspanyol pilot, "Özellikle Pazar günü, çok da heyecanlanmamıştım. Yeteri kadar tadını çıkarmamıştım. Hâlâ Cumartesi günü hakkında sinirliydim, yaşananlardan dolayı ilk çizgide olamama ve yaşananların sonuçlarından dolayı [Charles Leclerc'in yarışa başlayamaması] beni sinirlendirmişti."

"Yani pazar günü, ikincilik o hafta sonu gösterdiğimiz performans için yeterli gelmedi ama bir nevi rahatladım çünkü en azından podyumdaydım. Takıma iyi bir sonuç verebildim ve günler geçtikçe bunun üzerinde biraz daha düşünebildim ve bu konuda daha çok gururlanmaya başladım yani genel olarak hafta sonuyla alakalı daha mutluyum." ifadelerini kullandı.

Ferrari, yine bir cadde pisti olan Monako'da oldukça güçlüydü. Sainz, Bakü'de de rekabetçi olabilmeleri için yavaş virajlarda aracı iyi çalıştırmaları gerektiğini düşünüyor.

Konu hakkında konuşan Sainz, "Yine bir cadde yarışı ancak tamamıyla farklı karakteristikleri var. Bakü, oldukça çetrefilli. İki kilometre boyunca tam gaz gittiğimiz uzun düzlükler var. Bu bölüm bizim zayıflıklarımızdan ve bu bizi daha hafta sonu başlamadan temkinli hale getirecek."

"Fakat eğer, Monako'da yaptığımız gibi yavaş virajlarda aracı iyi çalıştırabilirsek, rekabetçi olabiliriz. Monako'daki kadar olamayız çünkü oradaki tek seferlikti, özel bir senaryoydu. Yine de puanlar toplamaya ve takım olarak gelişmeye çalışacağız." dedi.



Sainz, takım değiştiren diğer pilotlara kıyasla yeni takımına çok daha hızlı alıştı. Bunun arkasındaki nedenler sorulan Sainz, bu soruyu şöyle yanıtladı: "Açıkçası bilmiyorum, size neler yaptıklarımı söyleyebilirim ama bu henüz bitmedi, tüm ürün bitmedi, bence hâlâ geliştirebileceğim şeyler var. Yani bilmiyorum, fabrikada zaman geçiriyorum, aracın her bir detayını öğrenmeye çalışıyorum, aracı sürmeyi öğrenmeye çalışıyorum."

"Ayrıca Charles'ın sıralamalarda nasıl bu kadar hızlı olduğunu anlamaya çalışarak, öğrenmeye çalışıyorum. Günümüzdeki F1 araçları çok karmaşık ve sürücü olarak, kokpit içinde yapabileceğiniz çok fazla şey var. Araç ayarlarıyla alakalı birçok şeyi değiştirebiliyorsunuz ama onlar fazlasıyla karmaşık ve bunların üstünde zaman harcamanız gerekiyor, özveri gerekiyor."

"Aynı zamanda, eğer bir pilot olarak adapte olamıyorsanız, [alışma sürecini hızla atlatmanız] imkansız. Yani hâlâ sürüş tarzımı değiştirmek zorundayım, açık görüşlü olmaya çalışıyorum çünkü McLaren'da yaptıklarım muhtemelen Ferrari'de çalışmayacak. Sürüş tarzımdaki bazı teknikleri değiştirmek zorunda kaldım yani bu süreç karmaşık, anlatmam için daha çok zaman gerek. Ayrıca, çok fazla gizli bilgi olduğundan, muhtemelen bunun hakkında çok konuşamam."

2015 senesinde F1 kariyerine Max Verstappen ile birlikte Toro Rosso'da başlayan Sainz, Monako'da ilk takım arkadaşı ile aynı podyumu paylaştı. Sainz'a ikilinin bu yolculuğundaki en zorlu bölüm soruldu. İspanyol pilot, soruyu şöyle yanıtladı: "Bu yolculuğun en zorlayıcı kısmı, çok net hatırlamıyorum... çoktan 6 ya da 7 yıl geçmiş bile, bunun hakkında düşününce yaşlı hissediyorum ama evet, Max'ı podyumda gördüm ve aslında fazlasıyla eğleniyorduk, birbirimizi orada görmek güzeldi. O benden daha çok podyuma çıktı ama podyumu paylaşmak güzeldi."

"Bu yolculukta en zorlayıcı bölüm, çaylak senemizde pistleri öğrenmek ve hatalar yapmaktı. Çaylak senenizde her zaman hata yapıyorsunuz ama önemli olan bu hatalardan neler öğrendiğiniz ve gelecek yarışa nasıl hazırlandığınız. F1'de hata yaptığınızda, diğer serilerden daha çok baskı hissediyorsunuz. Her şeyi sıfırlamanız, bu hatayı unutmanız ve gelecek yarışa giderken bu hatanın bir daha olmayacağını düşünmeniz gerekiyor."

"Yani evet, ikimiz de hatalar yapıyorduk. Aynı zamanda öğreniyorduk ve birbirimizi fazlasıyla zorluyorduk. Bu eğlenceliydi çünkü her antrenman seansı, sıralama turlarının son bölümü gibiydi ama bu güzeldi. Beni daha iyi bir sürücü yaptı ve o yıl sayesinde Max'ın neler yapabildiğini gördüm ve neleri geliştirmem gerektirdiğini de gördüm."



tr.motorsport.com