Marka, “baba” modelini ödüllendirmeyi unutmadı!
Ünlü araba üreticisi Rolls-Royce, Phantom modelinin onuncu yıl dönümünü kutluyor. Dönüp arkaya baktığında gurur ve başarı ile dolu 10 yıl gören firmanın en önemli modeli Phantom, Rolls-Royce’un BMW mülkiyetinde resmiyet kazanmasını sağlamıştı.
İlk müşterisine 1 Ocak 2003’te, saat tam 12:01’de Phantom teslimatı yapan firma, en ince detaylara verdiği önemin yanı sıra işçilikte gösterdiği ustalıkla şöhret kazandı. Otoriteler aracın tasarımı konusunda fikir ayrılıkları yaşasalar bile, Phantom’un çok kısa süre içerisinde ünlülerin ve lüks araç takipçilerinin beğensini kazanması kaçınılmazdı. Üretiminin ilk günlerinde Rolls-Royce firması neredeyse 400 kadar çalışan görevlendirdi ve bu şekilde günde bir araba üretmek üzere çalışmalarını sürdürdü. On yıl sonra, markanın çalışan sayısı 1400’ü aşıyordu ve bu da, günde 20 araç üretimi demekti.
Bir basın toplantısında Rolls-Royce CEO’su Torsten Mülller-Ötvös, “Rolls-Royce gerçekten çok büyük, çok başarılı bir İngiliz imalat hikayesine imza attı ve ben mükemmelliği yaşattığımız bu 10 yılı kutladığımız için çok gururluyum.” Sözlerine “Dünya’nın en ünlü araba markasının yeniden doğuş hikayesi, Rolls-Royce’un doğuşu ve gelişim süreci inanılmaz derecede sıradışı ve başarılı bir yolculuktu.” şeklinde devam eden Müller-Ötvös, bizim de düşüncelerimize tercüman oldu diyebiliriz…
Rolls-Royce, lüks araba üretimi yarışında elbette birçok dünya devi ile rekabet ediyor. Ancak dünyanın en zengin insanları tarafından “araba koleksiyonlarının olmazsa olmazı” olarak görülen araçta, gerçekten de ünlü CEO’nun dediği gibi başka hiçbir markanın erişemeyeceği bir sıradışılık var. Kusursuzluğu hedefleyen marka için başarı dolu daha nice on yıllar, ufukta görünüyor gibi!