Mercedes, Kanada Grand Prix’sinde geçirdiği başarılı hafta sonunun ardından istikrarsız ve zorlu geçen Avrupa yarışlarının sebebini anlamaya çalışmak adına bir kriz toplantısı düzenledi. 
Mercedes, sezona özellikle takım arkadaşına göre daha kıdemli olan George Russell ile iddialı bir şekilde başlamıştı. Fakat Formula 1’in rotasını Avrupa’ya çevirmesinden bu yana yüzleri gülmeyen Brackley takımı, en son Kanada’da iyi bir başarı elde etmiş, Russell ve Kimi Antonelli ile podyuma 1-3 şeklinde çıkmışlardı. Fakat bu başarının sonrasında Mercedes, Budapeşte’ye kadar podyumsuz geçen zorlu bir yarış serisi kaydetti.
Brackley ekibi için sıkıntılı geçen bu süreçte Belçika Grand Prix’si, belki de en çok göze çarpan hafta sonu oldu. Spa-Francorchamps’ta Russell yarışı beşinci sırada bitirirken takım arkadaşı çaylak pilot Antonelli, bütün hafta sonunu arka sıralarda mücadele ederek geçirdi. Bu yüzden Formula 1 basını, Mercedes’in, pilotlarını ve kıdemli mühendis ekibini performans düşüşünü tetikleyen etkeni belirlemek adına Brackley merkezlerinde acil bir toplantıya çağırdığını öne sürdü.
Basına yansıyan “acil durum toplantısı” daha çok her Grand Prix sonrası, genellikle de pazartesi günleri yapılan rutin bir yarış sonrası değerlendirme toplantısı niteliğindeydi. Ancak takımın, istikrarsız ve düşük performansa özel olarak odaklanması bakımından bu toplantı her zamankinden daha fazla önemliydi.
Macaristan Grand Prix’siyle birlikte Formula 1, yaz arasına çıktı. Bu dönemde zorunlu fabrika kapanışı olduğundan Mercedes’in, performansını hızlı bir şekilde düzelmek için elini çabuk tuttuğu anlaşılıyordu. Brackley ekibinin temeldeki odağı, sezonun geri kalan kısmında W16’nın mevcut paketini nasıl en üst düzeye çıkaracağını bulmak olacak.
Toplantı hakkında Budapeşte’de Sky Germany’ye konuşan Mercedes takım patronu Toto Wolff, konuya dair şu şekilde açıklama getirdi: “Aracın nerede durduğunu ve neleri geliştirebileceğimizi değerlendirmek için her hafta toplantılar alıyoruz.”
“Bu toplantılardan biri de geçen hafta, pilotlarla birlikte tam da planlanıldığı gibi yapıldı. Bunu düzenli olarak birkaç ayda bir yapıyoruz. Bu, o 'büyük' toplantıydı ve çok ilginçti.”
Mercedes takım temsilcisi Bradley Lord da, Macaristan Grand Prix’si öncesi yapılan bu kritik toplantıyı daha da derinlemesine anlattı: “Pilotların ve takımın teknik kısmının daha geniş bir kesiminin bir araya geldiği, üç ayda bir yapılan, ‘pilot geliştirme toplantısı' adında bir toplantımız var.”
“Bu toplantı, aylardır pazartesi günü için planlanmıştı. Yani, okuduğumuz gibi alelacele çağrılan bir kriz toplantısı olmaktan ziyade tesadüfen aynı zamana denk geldi.”
“Bu toplantı gerçekleşti. Her yarış hafta sonunun detaylarına inmek yerine, herkesin birkaç ayda bir geri adım atıp birkaç yarıştaki performansın gelişimine göz atması için bir fırsat oldu.”
“Yani, Spa hafta sonuna bir yanıt niteliğinde toplanmaktan ziyade uzun zamandır takvimimizdeydi.”
Mercedes’in toplantıdaki ana konularından bir de muhtemelen W16 üzerinde denenen ve farklı pistlerde farklı sonuçlar doğuran arka süspansiyon değişikliğiydi.
Spa yarışından sonra Russell'ın ortaya attığı bir teoriye göre, FIA'nın esnek kanat teknik yönergesine uymak için ön kanatta yapılan değişiklikler performans düşüşünü tetiklemiş olabilirdi. Fakat Mercedes, yine bu değişiklikleri yaptıktan kısa bir süre sonra Kanada Grand Prix’sinde 1-3'lük bir podyum başarısı da elde etmişti.
Budapeşte’de ise Brackley ekibi, yeni arka süspansiyon geometrisi yerine daha eski bir arka süspansiyonu tercih etti ve Avrupa sezonu Imola’da başlamadan önce kullanılan spesifikasyonunu araca geri taktı. Böylece Mercedes pilotları, sezon başında stabil ve başarılı performans sergiledikleri tekniğe geri dönmüş oldular.
Mercedes pist mühendisliği şefi Andrew Shovlin, bu değişikliği açıkladı: “Bir bakıma, bu [süspansiyon değişikliği] her zaman radardaydı.”
“Uygunsuz gerçeklerden biri ise bunun, oldukça iyi bir hafta sonu geçirdiğimiz Montreal'de araçta olmasıydı. O pist, sonunculardan epeyce farklı. Ancak son üç piste bakarsak yüksek hızlı performans eskisi gibi değildi.
"Pilotlar, giriş stabilite eksikliğinden ve hafta sonunun başlarında araca duydukları güveni genel olarak kaybettiklerinden bahsettiler.”
“Eğer arka arkaya kuru yarışlarımız ve kuru seanslarımız olsaydı, yağışlı yarışlarla bu sonuca varmak belki de bu kadar hızlı olmazdı.”
“Bunun üzerine, Montreal ve Avusturya’da uyguladığımız başka bir seri deneyimiz daha vardı. Ama bir sonraki mantıklı şeyin bu değişikliği geri almak ve istedikleri o stabiliteyi geri kazanıp kazanamayacağımızı görmek olduğu bir aşamaya gelmeye başlamıştık."
Shovlin’in deney olarak bahsettiği şey, W16’ya eski arka süspansiyonu tek başına takmaktı. Hem Russell’ın hem de Antonelli’nin yarış performanslarına bakıldığında ise aracın daha stabil olduğu ve deneyin olumlu sonuçlandığı görünüyordu.
Macaristan’da Antonelli’nin kötü bir sıralama seansı geçirmesi ona pahalıya patlamış olsa da puansız geçen uzun bir aranın ardından genç pilot, 10.sıraya yükselmiş ve takımına 1 puan kazandırmıştı. Russell ise Ferrari’den Charles Leclerc’in yaşadığı teknik sorunları fırsat bilmiş ve üçüncü sıradan podyuma çıkmıştı.
Takımın resmi değerlendirme toplantısında konuşan Shovlin, yeni arka süspansiyonun beklenen hız geliştirmesini sağlamadığının artık net olduğunu belirtti.
Shovlin, “Bir süspansiyon yaptığımızda, aracı daha hızlı hale getirmek için yaparız. Açıkçası, doğru gitmeyen bir şeyler vardı.”
“Pilotların, bu süspansiyonla aracın kesinlikle daha iyi olduğunu söylediği alanlar da var. Ama çok fazla hız taşımak zorunda kaldıkları bazı hızlı virajlarda stabilite konusunda, aracı istedikleri gibi zorlama güvenine sahip değillerdi.”
“Yani dediğim gibi, her zaman aracın hızını artıran şeyler yapmaya çalışıyoruz. Bu işe yaramadı. Şu anda devam eden çalışmaların çoğu, tam olarak bu soruna neyin sebep olduğunu anlamakla ilgili.”
“Bu, çok bariz bir şey de değil. Aksi takdirde, en başından bu sorunu yaşamazdık. Ama orada çok fazla öğrenme olacak. Bazıları bu yıl bize fayda sağlayacak ama en önemlisi, gelecekte bize fayda sağlayacak.” dedi.
tr.motorsport.com