AMuS, yaz arası için 10 Formula 1 aracını da fotoğraflamış ve bu sayede takımların gizlemeyi tercih edeceği ölçüleri hesaplamış. İşte dingil mesafeleri, şasi açıları ve ön ve arka yerden yükseklikleri hakkında veriler.
Normalde gözlemsel bilgileri sadece sezon başında veririz, fakat yeni Formula 1’in ilk senesinde araçların yüksek gelişim gösterebileceği düşünülmesine rağmen bazı şüpheler vardı. Test sürüşlerindeki araçların ilk halleri eksiksiz değildi. İşte bu yüzden yaz arasında ölçülere tekrar bakıyoruz. Özel taramalar, hesaplamalar ve yazılımlarla birlikte dingil mesafesini, ön aks ile şasinin ön kısmı arasındaki mesafeyi ve şasi açıları ve ön ve arka yerden yükseklikleri inceliyoruz.
İlkbahardaki verilerle yaz verileri arasında bazı farklar göreceksiniz. Buna rağmen dingil mesafeleri arasında neredeyse hiç fark yok. Fotoğraflarda gördüğünüz farklar hatalardan veya sapma farkından kaynaklanıyor ve 25 milimetreden fazla değil. Asıl önemli olan şey ufak sayılar değil araçlar arasındaki ilişki.
Mercedes 3,738 milimetre ile hala en uzun dingil mesafesine sahip ve onu 3,698 milimetre ile Force India takip ediyor. Tablonun diğer ucunda ise 3,538 milimetre ile en kısa araç Toro Rosso. Red Bull 3,539 milimetre, Sauber 3,541 milimetre, Williams 3,552 milimetre ve Mclaren 3,556 milimetre.
Ferrari ağırlığı öne kaydırırken, Mercedes arkada istiyor
Bu yeni ölçülendirmedeki ilginç olan şey, sezon başında bunu yapmamıştık, araç ortasıyla ön aks ve şasinin ön kısmı arasındaki mesafe. Bu fark artık daha az, daha fazla takım dingil mesafesini arttırmaya çalıştı ve tekerleklerin arasına daha fazla ağırlık ekledi.
Bu Mercedes’le Ferrari arasındaki ciddi farkı gösteriyor. Mercedes şasisinde ve ön aksında milimetrik değişiklikler var ve sezon başıyla ortasındaki fark yok denecek kadar az. Aldo Costa’nın etrafındaki mühendisler gümüş okların iki ucunu da uzattı. Önde ön teker süspansiyon kollarının doğru açısını kullanarak ve arka kısımda da arka aksı geriye taşıyarak yaptılar. Force India da aynı aktarma organını kullandığı için bu kadar uzun bir araca sahip. Arada 6 milimetre bir fark var, bu da Andy Green’in arkasında çalışan mühendis grubunun ön aks ve ön şasi arasında biraz daha fazla mesafe bırakmak istemesinden kaynaklanıyor.
Ferrari arada 26 milimetre bırakıyor, Red Bull ise 75 milimetre ile ilk sırada. Elbette ön kısma daha fazla ağırlık transfer etmek istiyor. Mercedes’e kıyasla her iki araç da ön lastiklere daha fazla ağırlık bindiriyor ve kuşkusuz bu durum lastik kullanımlarını da etkiliyor.
McLaren’ın motor sorunları ve şasi açısı
Şasi açılarında da prensipler devam ediyor. Mercedes 0.9 dereceyi tercih ederken, McLaren ise en yüksek değere sahip olan ve 2.05 derece kullanıyor. Red Bull McLaren’ın arkasında, Force India, Williams ve ardından Ferrari beşinci sırada.
Yüksek açı prensibini icat eden takım 1.58 dereceye dönmek istedi, çünkü aksi halde hava direnci çok fazla yükseliyordu.Adrian Newey’in mühendis ekibi 2 şeye şaşırmış: Renault’un beklenilen performansın gerisinde kalması ve Red Bull yıllardır aracın önünü alçak ve arka tarafını daha yüksek tasarlıyor ve bu sayede düzlüklerde Renault motorunun getirdiği dezavantajların en azından bir kısmını ortadan kaldırıyor ancak bu sene değişen kurallarla birlikte Red Bull bu tasarımdan istediği kadar verim elde edememiş.
McLaren sezon başında Honda’dan kesinlikle çok daha iyi bir motor bekliyordu. Düzlüklerde sadece güç ünitesinden değil, bu yüksek açıdan dolayı da hız kaybediyorlar. McLaren biraz daha az güçlü olsaydı, Aero konseptleri berbat olurdu. Red Bull da büyük esneklik içeriyor.
Ayrıca McLaren ön tarafı en alçak olan araca sahip. 14 milimetrelik yüksekliğin ardından McLaren’i 17’şer milimetre ile Ferrari ve Renault takip ediyor. Bu konudaki en yüksek araç ise 29 milimetre ile Mercedes. Arka tarafa baktığımızdaysa en yüksek araç 137 milimetre ile McLaren iken en alçak ara. 86 milimetre ile Mercedes. Red Bull biraz taviz veriyor, önde 20 mm, arkada 123 mm. Araç genellikle süspansiyon mesafesinden dolayı biraz yüksek olur. Ancak RB13 garip şekilde en çok kıvıldım çıkaran araç durumunda.
Rakamlar bize başarının bir rotaya sadık şekilde gelmediğini gösteriyor. Mercedes gibi en uzun araç başarılı olabiliyorken 143 milimetre kısa Ferrari de aynı şekilde başarılı olabiliyor. Büyük bir şasi açısı, daha düşük olandan daha iyi değil. McLaren’in durumu ise biraz farklı. Her ne kadar sezon başına göre gelişim gösterseler de Honda’nın ürettiği motorun ne kadar kötü olduğunu biliyoruz. Eğer Honda Renault seviyesinde bir motor üretebilseydi McLaren muhtemelen ön gruba çok daha yakın olur ve orayı biraz sıkıştırabilirdi. Ferrari ve Red Bull bunu orta düzeyde kullanıyor ve bunun zararını görmüyorlar.
Aşağıdaki tabloda araçlar arasındaki ölçü farklarını görebilirsiniz.
F1 araçlarının boyutları (7/2017)
Takım |
Dingil mesafesi |
Şasi açısı
|
Ön yükseklik |
Arka yükseklik |
Mercedes |
3.738 mm |
0.90 ° |
29 mm |
86 mm |
Force India |
3.698 mm |
1.80 ° |
18 mm |
132 mm |
Renault |
3.618 mm |
1.50 ° |
17 mm |
109 mm |
Ferrari |
3.595 mm |
1.55 ° |
17 mm |
120 mm |
Haas F1 |
3.595 mm |
1.15 ° |
20 mm |
92 mm |
McLaren |
3.556 mm |
2.05 ° |
14 mm |
137 mm |
Williams |
3.552 mm |
1.52 ° |
18 mm |
122 mm |
Sauber |
3.541 mm |
1.35 ° |
23 mm |
104 mm |
Red Bull |
3.539 mm |
1.58 ° |
20 mm |
123 mm |
Toro Rosso |
3.538 mm |
1.35 ° |
25 mm |
107 mm |
###