Sebastian Vettel'in kazandığı Kanada Grand Prix'sini Mehmet Ali Selışık değerlendirdi.



Son yılların en tekdüze Kanada Grand Prix’sini geride bıraktık. Güvenlik Aracı yoktu, çift DRS bölgesine rağmen mücadeleler ve geçişler Formula 1 ortalamasının altındaydı. Hazır başka dertlerimiz varken, dikkat dağıtmak istemedi herhalde F1. Sağolsun.

Sebastian Vettel’i, herhangi bir hızlı otomobile sahip herhangi bir pilottan ayıran bir şeyler var. İstikrarlı ve hızlı, hatta hatasız yarışlar çıkarabiliyor çoğu zaman. Başarılarını paylaştığı Adrian Newey ise, geçmişindeki dayanıklılık sorunları yaşayan araçları bir kenara bırakıp Vettel’i kusursuz Red Bull’larla kutsuyor, her yıl. Fernando Alonso 2012’de, Vettel’den daha fazla farkla liderdi. Fark şurada, Ferrari büyük bir adım atmazsa Red Bull tıpkı geçen yıl gibi takvimin ikinci yarısında daha avantajlı olacak. Tilke pistleri, Red Bull’a uyan yarışlara henüz gelmedik açıkçası. Fernando Alonso, Ferrari’sinden %130 performans alıyor; yine de bu Vettel’in RB9’dan çıkardığı %100’e eşdeğer değil.

Michael Schumacher’in istikrarlı puan alma rekorunu tekrar eden, şampiyonluğun bir diğer adayı Kimi Raikkonen de pek rahat değil. Tamam, Fin pilot istikrarlı ama, her yarış kültür kabında ufak puanlar almaya devam ederse şampiyonluk yarışına erken veda edecek. Mercedes yavaş yavaş önlere yaklaşıyor, kabul, şampiyonluk kelimesini telaffuz edişleri de standart takım açıklamaları yüzünden; bir nevi F1’in “Üç puan için buradayız”ı. Zirve içi daha büyük adımlar atmadıkları sürece şampiyonluktan gerçekçi olarak bahsetmek mümkün değil.

Paul Di Resta’ya özellikle değinmek lazım. Tek set lastikle 54 tur ve tek pit stop stratejisiyle 17. başladığı yarışı sağlam bir yedincilikle tamamladı. Force India’nın 100. yarışının yıldızı cumartesi günü Sutil olacak gibi görünüyordu, ta ki İskoç pilot bizleri şaşırtana kadar. İşte sırf bu yüzden yakıt ikmali ve lastik savaşlarının F1’e geri dönmesi gerek. Ne kadar çok strateji, o kadar çok rekabet ve sürpriz. DRS ve tek tip lastikle ancak yapay bir heyecan yaratılabiliyor.

Üç haftalık bir ara veriyor Formula 1. Takımlar Silverstone’a vardıklarında, biz de özgür bir ülkeye dönüşmüş olalım.

Eurosport - Mehmet Ali Selışık