Red Bull ve Ferrari arasındaki tur zamanı farkı bu yıl çok küçük olsa da iki takım ayarlar konusunda şu ana kadar farklı yollar tercih ettiler.

Red Bull şu ana kadar genellikle daha düşük yere basma gücü üreten, bu sayede virajlarda performanstan ödün verse de düzlüklerde daha hızlı olmasını sağlayan arka kanadı kullandı.

Ferrari ise tam tersi virajlarda daha iyi performans sağlayan, bu sayede lastik yönetimini kolaylaştıran ancak düzlükte daha yavaş kalmasına neden olan yüksek yere basma gücü üreten arka kanadı tercih etti.

Ancak iki takım arasındaki dünya şampiyonluğu mücadelesinde şiddet arttıkça, muhtemelen iki takımın yaklaşımı birbirine daha yakın hale gelecektir çünkü iki taraf da diğeri karşısında dezavantajlı olmak istemeyecektir.



Red Bull, şampiyon olduğu senelerde ya da turbo hibrit motor döneminin çoğunda genellikle yüksek yere basma gücü üreten arka kanadı kullanırken bu durum yüksek sürüklenmeye neden olurdu ve Red Bull çoğu zaman hız tablolarında diplerde yer aldı.

Ancak Red Bull bu sene tamamen farklı bir yaklaşım sürdürüyor. Red Bull RB18, düzlük sonlarında düzenli olarak en hızlı araçların başında yer alıyor. Bu sayede Red Bull, Ferrari'nin sıralamalarda daha iyi performans gösterdiği yarışlarda bile mücadelenin içerisinde kalmayı başardı.

Red Bull, zemin etkili araç döneminde şu ana kadar taban altından daha fazla performans çıkarabiliyor gibi göründü. Taban altından yere basma gücü üreten takım, bu sayede Ferrari'ye kıyasla daha az arka kanatla yarışabiliyor. Böylece hem virajda çok kaybetmiyor, hem de düzlük sonunda avantaj sağlıyor.

Red Bull, aracının ayar aralığı açısından rahat görünüyor. Bu sayede Ferrari'ye göre kanat ayarlarında daha rahat değişiklik yapabiliyor.

Ferrari ise 2022'de şu ana kadar viraj hızının iyi olduğu ayarlara yatkın görüntü çizdi.

Ferrari'nin Miami'ye getirdiği yeni, düşük yere basma gücü üreten arka kanat, takımın düzlük performansını önemsediğini gösteriyor. Ancak takım, pistteki yol tutuşunun düşük olması nedeniyle o arka kanadı sıralamalarda ve yarışta kullanmadı ve geleneksel ayarlarıyla devam etti.



Miami'ye getirilen arka kanat, Ferrari'nin bu sene için hazırladığı 3. versiyon kanattı. Takım şu ana kadar oldukça farklı iki farklı tasarım kullandı.

Değişiklik büyük ölçüde kırmızı ok ile gösterilen ana planyadan kenar plakasına geçiş bölgesinde oldu. Kanadın orta kısmı yere basma gücü üretilecek şekilde daha fazla kanat açısına sahipken, kenar kısımlar sürüklenmeyi azaltacak şekilde inceltildi.

Ferrari, şu ana kadar kullanmış olduğu iki arka kanattan daha düşük yere basma gücü üreteni Miami'de kullandı ancak yere basma gücünü ve sürüklenmeyi bir miktar azaltmak için üst planyanın üstünde yer alan Gurney kanatçığını kaldırdı.

Ferrari'nin en son versiyon kanadı Miami'de ortaya çıkmadı ancak takımın Monza'da gerçekleştirdiği çok gizli film çekiminde görüntülendi. Bu kanat minimum yere basma gücüne sahip şekilde hazırlanmıştı ve kanat profili değişmişti.

Özellikle Bakü yarışı için mükemmel duran bu tasarımı Ferrari Barselona'da test edebilir. Bu kanat, Mercedes'in Miami'de tanıttığı ve daha önce Alpine'de de gördüğümüz arka kanada daha çok benziyor. Yani arka kanadın ana planyası, eskiye göre daha düz bir yapıya sahip.



Ferrari ayrıca yukarıdaki resimde göreceğiniz üzere direksiyon kolu kaplamasında da aerodinamik açıdan değişiklik yaptı.

Miami'de kullanılan bu tasarımda, diğer pistlerde kullanılandan tasarımdan (iç resim) daha çok, kriket sopası tarzı bir düzen vardı.

Bu, yalnızca o bölgedeki hava akışını değil, aynı zamanda çevresindeki süspansiyon elemanlarının etrafındaki yolu da etkileyecek çok daha geniş bir yüzey sağlar.

tr.motorsport.com