“Aluminyum teknolojileriyle ağırlığının yüzde 20’sini üstünden sıyıran ve diyetine şimdi yürür aksamda devam eden büyük Range Rover, dünyanın ilk dizel/hibrid SUV’unu ortaya çıkardı.”
Lüks otomobil pazarında artık en ekstrem donanımların yanında, en büyük gövdelerin içinde “salon konforu” da talep ediliyor…
Arazi kabiliyetli en lüks SUV’ların lider üreticisi Land Rover da, yıllarca Lincoln ve Cadillac ile Lexus, Infiniti ve Acura gibi lüks Amerikan SUV’larının karşısında yegane İngiliz olarak duruyordu. BMW ve Mercedes hariç kendine has stiliyle “tek” lüks SUV idi. Fakat, artık ultra lüksler de bu pazara girmek üzereler. Hatta en sportif markalar bile hayatlarında ilk kez SUV yapmaya çalışıyorlar… Diğer yanda Porsche Cayenne ve Audi Q7 de, iri 4x4 pazarının lezzetini yıllar önce almışlar ve şimdi varyasyonlara yoğunlaşıyorlar. Tüm bunların karşısında Land Rover’ın artık tüm modelleriyle güncel ve yakın gelecekteki rakiplerine karşı göğüs göğüse savaşabilmesi gerekiyor…
Land Rover’ın lüks birimi Range Rover, yeni kasasına geçerken, aluminyum teknolojileriyle toplam ağırlığının yüzde 20’sini üstünden sıyırmıştı. Bu diete şimdi yürür aksamda devam eden büyük Range Rover, V6 dizel motorunu bir elektrik motorla destekledi ve ilk dizel/hibrid SUV’u ortaya çıkardı.
Range Rover Hybrid ise, Land Rover markasının ürettiği ilk elektrik destekli modeli. Tüm rakipleri benzinli motorlar kullanırken, Land Rover ilk kez dizel bir motorla, elektrik motor ile bataryasını bir araya getirdi. Sonuç ise, bir V8 motorun performansı ve V6 dizellerden daha ekonomik bir yakıt tüketimi!.. Sadece elektrik gücüyle 1.6 km gibi çok kısa bir mesafede yürüyebilse de, Range Rover Hybrid’in “tümüyle elektrikli sürüş” gibi bir hedefi yok. Elektrik motorunu, gerektiğinde dizel motoru desteklemek için kullanan Range Rover, ilk kalkıştaki sessizliğini ya da ani hızlanmalarda dizelin bir anda yüksek devir cevirmesini gerektirmiyor. Gaza yüklendiğinizde böylece elektrik motor ihtiyaç duyulan torku sunuyor ve dizel motora yüklenilmeden yüksek çevirme kuvvetinin oluşmasına yardım ediyor. Üstelik bir V8 performansında!.. Tüm bu operasyonun da daha az yakıt tüketimi ve çok yumuşak bir sürüş için düşünüldüğünü fark etmek ise, asıl güzel olan!.. İlk harekette motorun çalışmadan sessizce dev Range Rover’ın yürümesini yaşamak ise, bambaşka bir keyif. Diğer hibridler gibi tam bir elektrikli araç olduğunu iddia etmeyen Range Rover’ın iyileşen yakıt tüketimi ve ekstra performansına hemen alışıyor ve çok beğeniyorsunuiz. 2002-2013 yılları arasında satılmış olan önceki nesilde de, niye böyle bir zekice hibrid teknolojisi sunulmadı, diye merak ediyoruz… Fakat, yeni kasa ile Range Rover Hybrid, sanıyoruz, yolların en lüks SUV’u olarak tahtını daha da yükseklere çıkarıyor… Yeni gelecek ultra lüks markaların SUV seçenekleri sanıyoruz, bu lüks, bu arazi kabiliyeti ve bu teknolojiler için, çok uğraşacaklar!.. Belki en fazla eski TDV8 motorlu Range Rover’ların seviyesini yakalayabilecekler. Üstelik, Range Rover Hybrid ile bile, en zorlu arazi şartlarında ilerleyebilmeyi, belki sadece hayal edebilecekler. Suspansiyonu en yüksek seviyesine alıp, 900 mm’ye kadar en çamurlu derin sulardan geçerken, kapı camlarının ıslanmaya başlamasını başka hangi lüks araç içindeyken görebilirsiniz?.. Bu kadar pahalı bir araçla, en zorlu arazide kimse eğlenceye gitmeyecektir, fakat en zorlu parkurların bu ultra lüks ile geçilebilineceğini bilmek, güven veriyor. Kışın buz yarışlarının yapıldığı Trophée Andros’da Hard Core OffRoad yaptığımız en pahalı Range Rover’ın arkasında hybrid yazması ve derelerden, çamur kuyularından geçerken elektrik desteğini fark etmek, müthiş bir deneyimdi!.. Wade Sensing denilen sistemle, geçilen suyun derinliğini ekranda görünce heyecanınızı gizleyemiyorsunuz!.. Hatta, bir Defender’ın bile zorlukla aşabileceği zorlukları konfor içinde geçerken, gülümsemeden duramıyorsunuz!..