2019 Formula1 sezonu biraz önce sona eren Avustralya GP’si ile start aldı. Çok fazla değişkenin olmadığı, 1.5 yıl sonra Valtteri Bottas’ın zirvede olduğu; rutin bir yarış izledik. Evet gerçekten de rutin çünkü kış testlerinde her gün 10 defa pit antrenmanı yaptık diyen Haas, Magnussen’in ilk pitinde sol ön lastiği doğru dürüst takamadığı için 10.6 saniyeye kadar uzayan bir pit sekansı yaşadı; McLaren’in yeni İspanyolu Carlos Sainz, aracının 11. turda motor arızası yaşaması nedeniyle resmen ‘’hoş geldin’’ mesajını aldı. Kısa kısa Avustralya GP’si ve sezona bakış…

Start anında sağ çizgiden harika kalkan Valtteri Bottas, ilk turda aldığı liderliği 58 tur boyunca korudu ve 1.5 yıl beklediği zafere sonunda ulaştı. Fin sürücü iyi kalkışının yanı sıra Mercedes’in hakkını veren sürati de piste yansıtmayı başardı. Arka sıralarda ise Renault ile ilk sezonunu geçiren yerel kahraman Daniel Ricciardo, Sergio Perez’le temas yaşadı ve ön kanadı kırdı; derhal pite alınan Ricciardo, birkaç tur attıktan sonra arabayı garaja çekmek zorunda kaldı. McLaren cephesinde de yarışa paralel olarak fazla bir anormallik yoktu zira 11. turda Carlos Sainz’ın turuncusundan çıkan dumanlar bu sefer başka bir İspanyol için kabusu yarattı.

Üst sıralardaki aksiyon ise yarış için vasat; uzun vadede etkiliydi. Sebastian Vettel’i pite alan Ferrari zarları erken atsa da Mercedes, birkaç tur sonra Hamilton’ı pite aldı. Bottas önde olmasına rağmen tempo farkından dolayı ilk önce Hamilton’ı pite çağıran Mercedes, lastiklerin son turlarda yaşadığı aşınma sorununa rağmen ilk iki sırayı kapattı. Ancak Lewis Hamilton’ın erken pite alınması ve lastik sorunun baş göstermesi, Britanyalı yıldızın haftalar boyunca demeçlerine konuk olacak. Mercedes cephesi için bu yarış ilk iki sırayı getirse de Bottas’ın sezona iyi başlangıç yapması yaz sezonuna girilirken takım için sorunları da beraberinde getirebilir.

Ferrari ise… Kış testlerinde daha hızlı olduğu söylenen Ferrari, ilk yarışta bu söylemin aksini piste yansıttı. Charles Leclerc’ın sessiz sedasız temiz sürüşü 5. sırayı getirirken; Sebastian Vettel, 4. sırada yer aldı. Bir önceki yazıda da bahsettiğim gibi Ferrari için en önemli nokta psikolojik eşik. Kırmızılar bu yarışı bir an önce unutup Bahreyn’e odaklanmalı, Cumartesi günü yapılan hatalar ve pit stratejileri gözden geçirilmeli.

Honda motoruyla ilk yarışında podyum gören Red Bull cephesi ise hafta sonunun en mutlu takımı olabilir. Geçen sezon son 4 yarışı podyumda bitiren genç yıldızları Max Verstappen, bu sezonu da podyum ile açtı. Ricciardo’nun takımdan ayrılması ve yerine Pierre Gasly’nin gelmesiyle tartışmasız lider pilot kabul edilen Hollandalı, hem baskıdan arınmış hem de agresifliğini yeteneğine olumlu bir biçimde enjekte etmiş. Biraz şans biraz da sakinlik ile Verstappen, sürücüler klasmanında zirveyi karıştırmak için en büyük aday.

Arka sıralarda ise patronun oğlu Lance Stroll sezona puanla başladı ve bu, kendi markası adına inanılmaz olumlu bir başlangıç. Bir yıllık boşluğun ardından Kvyat puanla dönerken, orta sıraların kahraman pilotları Magnussen ve Hulkenberg çizgilerini korudu. Yarışta dikkat çeken bir başka detay da Toro Rosso pilotu Kvyat’ın Red Bull piloto Gasly’i geride bırakması oldu. Sezon ilerledikçe Rosso-Red Bull pilot değişimini görebiliriz..

Kısacası büyük takımların fark açtığı; özellikle de Mercedes’in hızlı olduğu bir yarışı geride bıraktık. Orta sıralardaki kapışmanın da normal seyri tadımızı biraz kaçırmış olabilir; ancak bu yarışın ardından pit dışı olayları takip etmekte fayda var. Son olarak; Vettel kendi kariyeri adına son hamlede bulunmak istiyorsa Red Bull tulumu için göz kırpabilir…

]]]