Bu yıl Arjantin, Şili, Bolivya üçgeninde yapılan yarışın ilk haftası sona erdi. Türkiye’deki bir çok motor sporu severde olduğu gibi Kemal Merkit Ağabeyimiz’in 2012′deki elim kaza sonrası zamansız kaybından sonra Dakar Rallisi izlemek bana da acı veriyordu. Geçtiğimiz yıl doğru düzgün takip etmedim yada etmek istemedim. Türkiye’de motor sporlarıyla ilgili ilgisiz kime sorsanız Dakar’ı Kemal Ağabey sayesinde duymuş, izlemiş veya takipçisi olmuştur. Bu yıl ise şöyle düşündüm Dakar Rallisi Kemal Ağabey için çok önemliydi hatta bir yaşam şekliydi ve ondan sonra resmen Dakar bizim için kötü bir anı gibi olmaya başladı oysa ki Kemal Ağabey bizim Dakar’ı unutmamızı değil onu daha iyi tanımamızı, anlamamızı ve Çöl Kaplanımız’ın yerine bir sporcu yada sporcular yetiştirmemizi arzu ederdi. O nedenle bu yıl yeniden zorda olsa Dakar Rallisi seyretmeye başladım ve onun unutulmaz anısına ithafen bir şeyler karalamaya karar verdim.



1979 yılından bu yana yapılan efsanevi yarış, 1977 yılında Thierry Sabine’nin Abidjan-Nice Rallisi esnasında Libya’da çöl de kaybolmasından sonra yaratılan yarış, Dünya Motor Sporları tarihine adını altın harflerle yazdırdı. Dünyanın en büyük maceralarından biri haline geldi. Yıllar içinde motosiklet, otomobil, kamyon sınıflarında Dünya çapında ünlü bir çok pilotu Paris’in ünlü Eifel Kulesinden Afrika’nın çöllerine ve oradan “Lac de Rose” sahilindeki eşsiz özel etapla Dakar’daki finişe taşıdı. 2008 yılında Moritanya’da iki sporcunun saldırıya uğramasını takiben güvenlik sebebiyle 2009 yılında Güney Amerika’ya taşınan yarış, kıta değiştirmiş olsa da ruhundan hiçbir şey kaybetmedi. Ari Vatanen’den, Stephane Peterhansel’e, Cyrill Depres’ten Fabrizio Meoni’ye bir çok efsane pilotun kariyerine kariyer katan yarış bizim ülkemizin de efsane pilotları Renç Koçibey ve Ali Deveci’nin katılımlarıyla başlayıp Kemal Merkit’in aldığı derecelerle bilinirliliğini artırdı.



Gelelim bu yıl ki yarışa otomobil kategorisinde hızlı başlayan efsane İspanyol pilot Carlos Sainz SMG Buggy’siyle üçüncü gün yaşadığı elektrik arızası nedeniyle gerilere düştü. Mini’si ile liderliği eline alan bir başka İspanyol pilot Nani Roma ikinci durumdaki takım arkadaşı Stephane Peterhansel’in 23 dakika, 2.liği Peterhnsel’e kaptıran Villiers’in 48 dakika önünde götürüyor. Tırmanışa devam eden ve bu yarışı kazanmaya geldiğini söyleyen Katarlı pilot Nasser Al-Attiyah Minisi ile etabı “Matador” Sainz’in önünde tamamlayarak 5. sıraya yükseldi.



Motosiklette ise KTM’dem Yamaha ‘ya transfer olan bu yarışı 5 kez kazanan Cyrill Depres yarışın başından bu yana yeni motoruyla uğraşmakta. Depres bu yıl “Mösyö Dakar“ lakaplı bu yarışı motosiklet kategorisinde 6 kez kazanan Stephane Peterhansel’in rekoruna eşitlemeyi hedefleyen pilot gün başı itibariyle birinci Marc Coma’nın 2 saat 24 dakika ardından dokuzuncu sıradaydı. Dakar’da bilinen bir söylem şöyledir ne kadar önde olursanız olun burası Dakar ve bir anda herşey değişebilir. Yarışın ilk etabını mükemmel bir startla başlayan genç motorcu Joan Barreda Bort ikinci etapta motorundan düşerek birinciliği teslim ettiği vatandaşı ve takım arkadaşı tecrübeli Marc Coma’nın ardından ikinci durumda, onları 1 saat 27 dakika geriden yine vatandaşları Jordi Viladoms geliyor.




Yarışın büyük abileri kamyon sınıfında ise yarışın başından bu yana liderliği sürdüren Iveco pilotu Gerard De Rooy geliyor, onu 32 dakika geriden Kamaz’ın başarılı pilotu Andrey Karginov ve eski şampiyon takım arkadaşı Nikolaev geliyor.

Efsane yarış bugün koşulan Calama – Iquique etabıyla 9. günü tamamlayacak. Bu yıl Dünya Ralli Sahnesinden WTCC’ye kaptırdığımız Sebestien Loeb’in de ziyaretçileri arasında olduğu bu müthiş mücadeleyi Kemal Ağabey’in anısına takip etmeye devam edeceğiz.