George Russell, Singapur GP Zaferiyle Mercedes ile Sözleşme Pazarlığında Büyük Avantaj Elde Etti

Formula 1’in Singapur Grand Prix’sinde gösterdiği üstün performansla George Russell, sadece değerini artırmakla kalmadı, aynı zamanda Mercedes ile devam eden sözleşme görüşmelerinde elini güçlendirdi.

Russell ve Mercedes’in patronu Toto Wolff, Britanyalı pilotun takımdaki kalışını uzatacak anlaşmanın sadece birkaç detayın tamamlanmasını bekleyen bir formalite olduğunu defalarca vurguladı. Ancak F1 paddock’unda Russell’ın geleceğiyle ilgili spekülasyonlar sürüyor. PR açıklamalarının ötesinde ise basit bir soru ortaya çıkıyor: Eğer anlaşma sadece formaliteyse, neden bu kadar uzun sürüyor?

Formula 1’de zaman para demek; süreç uzadıkça Mercedes’e yönelik sorular da artıyor. Russell’ın Singapur’daki dominant zaferi, Wolff ve yönetim kurulunu Britanyalı sürücüyü hemen bağlayacak bir anlaşmaya zorlamalıydı. Ancak Mercedes cephesinden gelen sessizlik dikkat çekici; Silver Arrows, dezavantaj yaratacak olsa bile sözleşme görüşmelerinde taviz vermekten kaçınıyor.

Unutulmamalı ki, Russell şu anda sözleşme pokerinde tüm kozlara sahip. Singapur’daki zaferi, onun avantajını açıkça ortaya koydu; artık poker yüzüne gerek yok. Yarış sonrası Sky Germany’ye konuşan Wolff, Russell ve takım arkadaşı Antonelli’nin sözleşmeleriyle ilgili “her şey hazır” ifadesini kullandı. Bu gizemli yanıt, Mercedes’in dar ve dogmatik bakış açısını yansıtıyor ve Russell’ın imzasını alma çabalarını riske atıyor.

Mercedes’in sözleşme pokerindeki en büyük sorun

Singapur’da pistte bulunan Russell ve Wolff, ayrı ayrı sözleşme konusundaki soruları yanıtladı. Britanyalı pilotun röportajlarında verdiği mesajlar oldukça anlamlı. Görüşmelerin devam ettiğini söylese de, önlenebilir gecikmelere işaret ediyor.

Russell, “Kariyerinizin belli bir noktasına geldiğinizde, her şeyin doğru yapılması gerekir. Her sözleşme yenileme, hayatınızdaki en önemli anlaşmadır ve özenle yapılmalı. Endişelenecek bir şey yok, anlaşma yapılacak” dedi.

Ayrıca, “Zor bir pazarlıkçı olduğumu düşünmüyorum. Önemli olan adil ve karşılıklı fayda sağlayan bir anlaşma yapmak. Bu hepimizin peşinde olduğu şey. Bazı sürücüler daha fazla veya daha az güce sahip olabilir, ama benim söyleyecek başka bir güncellemem yok” ifadelerini kullandı.

Buradaki kilit ifade “karşılıklı fayda”. Russell, mevcut teklifin kendisinin hak ettiğini düşündüğü değeri tam olarak vermediğini neredeyse açıkça belirtiyor.

Formula 1 sözleşmeleri karmaşık bir yapıya sahip. Bir yandan sürücüyü belirli koşullara bağlarken (örneğin Max Verstappen’in performans molası maddesi gibi), diğer yandan tarih gösteriyor ki, doğru fiyat verildiğinde bu sözleşmeler kolayca feshedilebiliyor.

Russell ve Mercedes örneğinde ise her iki taraf da sağlam, bağlayıcı bir anlaşma peşinde. Britanyalının son engeli aşamaması, bu sezon takım arkadaşını domine etmesinin verdiği güçle elinde son kozunu tutuyor olmasından kaynaklanıyor.

Garajın diğer tarafındaki sorunlar

Russell rekabetçi bir sezon geçirirken, genç takım arkadaşı Kimi Antonelli aynı başarıyı gösteremedi. Umut vaat eden başlangıcı hızla raydan çıktı. Russell, sıralamalarda Antonelli’ye karşı 15-1 üstünlük sağladı ve puan farkı tam 149’a ulaştı.

Russell’ın takım lideri konumunun sorgulanması tamamen sona erdi. Mercedes artık kesinlikle Russell’ın takımı ve bu durum birkaç sezon önce, Lewis Hamilton’ın takım arkadaşı olarak geldiğinde hayal bile edilemezdi.

Bu durum, Russell’ın elini güçlendiren bir diğer faktör. Kanada’daki zaferi, 2022’den beri zor günler geçiren takımda sürücülük yeteneklerini kanıtladı. Garajın diğer tarafındaki sorunlar, Russell’ın pazarlık gücünü artırdı ve işverenlerinden daha fazlasını talep etmesine olanak sağladı.

Son gelişmelerle Russell elini güçlendirmiş oldu.

trf1.net