Başarı hiçbir zaman kalıcı değildir ve her başarının bir sonu vardır. Fakat adımlarını iyi ve sağlam atanlar ara ara tökezleseler de yeniden hak ettikleri yere gelirler.

Alain Prost, Ayton Senna, Nigel Mansell, Damon Hill, Jacques Villeneuve, Mika Häkkinen, Michael Schumacher, Fernando Alonso, Kimi Räikkönen ve Lewis Hamilton. Bu pilotlar F1'in altın çağının başlangıcı ve bitişi diyebileceğimiz 23(1985-2008) yılda şampiyon olan pilotların isimleri.

Bu şampiyonlar sadece 5 takımdan çıktı;

McLaren, Williams, Benetton ve Ferrari. Benetton hariç diğer bütün takımlar halen F1'deler.

Peki altın çağın bu güzide takımları şuan neredeler ve ne yapıyorlar?



Öncelikle Benetton diyelim ve en zayıf halkayı eleyelim. Michael Schumacher'i, iki kez dünya şampiyonu yapıp; Ferrari'nin, Benetton'un içini boşaltmasının ardından tutunamayarak tarih sahnesinden silindiler. Ferrari'nin onlara yaptığını herhalde kimse kimseye yapmazdı. Ferrari; şampiyon pilotu ve ekibini aldı. O ekipte Ross Brawn vardı ve daha sonra Ferrari'ye 6 markalar, 5 pilotlar şampiyonluğu getirecek hatta F2002 G. A. Gibi sezonu silip süpürecek bir otomobil yapacaktı. Maddi sıkıntılarında etkisiyle Benetton'un sonu geldi.

Kırmızının en güzel yakıştığı ve benimde gönlümün efendisi F1 takımı Ferrari. Ferrari, F1'in en köklü, en başarılı takımı olsa da aslında yıllara bakıldığında çok fazla başarısı bulunmamaktadır. Nitekim 1964-1971, 1979-2000 yılları arasında ara kazandığı tek tük yarışlar haricinde özellikle sürücüler şampiyonasında şampiyonluğu yoktur.

Her ne kadar Michael Schumacher, Jean Todt Ross Brawn ekibi 1996 yıllından beri ufak farklarla şampiyonluğu kaptırsalar da 1999 yıllında M. Schumacher'in ayağının kırılmasının ardında yeteneksiz pilot Eddie Irvine 1983'ten beri ilk markalar şampiyonluğunu getirmiştir. Belki de M. Schumacher'in sakatlığı olmasaydı 6 pilotlar ve markalar şampiyonluğuna sahip olacaklardı. Ferrari 2004 şampiyonluğunun ardından bir dizi hatalar zincirine imza attılar.

O yılda McLaren Mercedes'in casusluk skandalı ortaya çıkmasaydı; McLaren Mercedes şampiyon olacaktı. Bir de Felipe Massa'nın; bir kaç dakikalığına kendini şampiyon sandığı,(olaylı 2008 Brezilya Gp. si) Lewis Hamilton'un 5. Olarak şampiyonluğunu ilan etti sezon var. Lewis Hamilton, o şampiyonluğunda biraz şans birazda Renault'un katkısı(2008 Singapur Gp. sinde Ferrari'nin pit-stop hatası ve Renault pilotu Nelson Piquet Jr'ın şaibeli kazası) gözardı edilemez. Hataların belki de başlıcası; Michael Schumacher yerine Felipe Massa'nın takımda tutulması.Her ne kadar bu durumda Jean Todt'dan beri gelenek olan 1. 2. Pilot uygulamasından kaynaklı;



Kimi Räikkönen'in 2. olmayacağını düşüncesi olsa da, Räikkönen, 2008 yılında 2. Pilot oldu ve Felipe Massa'nın şampiyonluk mücadelesine destek verdi. Bir diğer hatada Ross Brawn'la anlaşılamayıp, Brawn gp ve ardından da Mercedes'in F1'e takım olarak dönüp, Michael Schumacher'in tecrübelerinden takımı inşaa edilmesine izin vermesine giden süreç oldu.

Ferrari bir İtalyan takımı olmasına ve kurucu Enzo Ferrari'ninde İtalyan olmasına rağmen en park dönemini Fransız, İngiliz, Alman ortaklığında oldu. Açıkcası Akdeniz halkları; iklimin etkisinden belki de biraz rahatlar ve bu durumda başarı sürecini olumsuz etkiliyor. Stefano Domenicali ve karizmatik adam; Maurizio Arrivabene bu duruma en güzel örnekler.

İtalyanların yönetiminde Ferrari teknoloji ve teknik anlamda hiçbir ilerleme kaybetmeyip taklit etmekten öteye geçmediler.

Tabii ki başta Ferrari olmak üzere diğer takımların sigara reklamlarından akan kaynakları çarçur etmelerinde var.Bu anlamda eleştirilmesi gereken iki takım daha var. Birincisi McLaren, ikinci Williams.



Ron Dennis ve Frank Williams; sadece anın tadını çıkaran F1 patronları görünmündeler. McLaren, Mercedes'ten bir şeyler öğrenip, motor geliştirme alt yapısına girselerdi şuanda düştükleri gelir kaybını yaşamazlardı. Hatta diğer takımlara motor satıp karlılıklarını arttırırlardı. McLaren işin kolayına kaçıp, Honda ile anlaştılar. Bunun elbette ki meyveleri gelecektir fakat olurda Honda daha önceki gibi spordan çekilirse?

Aynı durum Williams içinde geçerli ve belki de daha ağır fatura ödeyebilirler. Şöyle ki 5-10 yıllık bir süre sonra Williams, tarihi Lotus takımı gibi anılara ve arşivlerde kalabilirler.

Bir de sporun atılgan takımı Renault var. Onlarda hile skandalının unutulmasıyla fabrika takımı olarak geri döndüler ve motorların küçülmesi en çok onlara yarayabilir. Çünkü bu alanda Mercedes'ten bile tecrübeli sayılırlar.

F1'in altın çağını(sigara reklamları ve teknoloji serbestliği) yaşamamış ve aklını bir kullanan takımlar (Red Bull, Mercedes ve yeniden dönen Renault) kuşkusuz ki bu sürecin kazananları.

Ferrari ve McLaren, uyanma sürecine girdikleri belli ve toparlanacaklar. Fakat Williams için umudum yok.

Hüseyin İlker Duman