2017’deki en büyük değişikliklerden biri değişen lastik boyutları oldu, bu da fren sistemindeki bir değişikliği de beraberinde getirdi. Aşağıda yaptığım çeviri, Brembo’nun kendi sitesinden yapılan açıklamanın çevirisi. Biraz Brembo reklamı gibi koksa da yazıyı onların sitesinden aldığım için başka bir şansım yoktu. Tekrar eden bilgiler de olduğundan, hepsini birebir çevirmedim ancak araya ekstra bilgiler sıkıştırdım.
Açıklama şöyle başlıyor: “2017’nin yeni kuralları ile beraber, Brembo fren disklerindeki soğutma deliklerini ve diskin kalınlığını artırdı. Sonuç olarak fren torkunda %25 artış bekleniyor”
2016’de fren disklerinin kalınlığı 28 mm idi ve 1200 soğutma deliği içeriyordu. 2017’de ise bu kalınlık 32 mm’ye çıktı. 4 mm bir artış çok görünmese de bu mühendislerin hem diskin mukavemetini artırmasına, hem de soğutma deliklerinin sayısını 1400’e çıkartmasına olanak tanımış.
Ortaya çıkan bu ekstra hacim her ne kadar kütleyi ve dolayısıyla ataleti artırsa da, takımlara kendi araç tasarımlarına daha uygun fren disklerine sahip olma imkanı olmuş. Yani takımlar fren disklerini “kişiselleştirebilmişler”. Bu nedenle fren soğutma sisteminin daha etkili çalışacağı öngrölüyor (Grosjean’a müjde!).
Takımlarla yapılan bilgi alışverişi ve bilgisayar simülasyonlarını sonucunda elde edilen fren torkunun (ya da kuvvetinin de diyebiliriz ama bu kez her durum için sabit bir çap varsayıyoruz ve kaba oluyor) artmasının beklendiğini söylemiştik. Bu da frenlerken araçların 6G’ye, yani 6×9.81=58.86 m/s^2’ye kadar bir ivme elde edebileceklerini gösteriyor. Daha halk dilinde konuşursak “ağırlığının altı katına kadar”. Şimdiye dek bu büyüklükte bir ivmeyi Çin’de hairpin civarında görebiliyorduk, ancak bu yeni materyallerle sanırım bu ivmeye ulaşmak diğer sert fren noktalarında da mümkün olabilecek. Bu noktada artık lastikler sınırlayıcı etmen olabilir, biraz daha fazla blokaj görebiliriz. Aerodinamik etkilerden fırsat bulacağını düşünmesem frenlere güveni artacak pilotların geç fren yaparak geçiş denemelerini belki daha sık görürüz.
Her takımın kendine özgü tasarıma sahip olacağından da bahsetmiştik, bu sadece fren diskleri için değil, fren kaliperleri için de geçerli. Takımların aerodinamik çözümleri soğutma için de kritik olduğundan, her takım için ayrı kaliper tasarlamak kaçınılmaz olmuş. Bu yeni bir şey gibi durmasa da Brembo bunu belirtme ihtiyacı hissetmiş, sanmıyorum daha önce standart parça teslim ettiklerini.
Elektronik fren sistemi içinse yine her takımla birebir çalışmışlar. Beyanlarına göre 2016’dakine benzer şekilde takımların çoğu arka diskleri daha küçük çaplı yapmayı seçmiş, bu şekilde frenlerken kaybettikleri momentumun ısı olarak gitmesini değil de ERS ile geri dönüştürülmesini amaçlamışlar desek herhalde size yeni bir şey söylemiş olmayız.
Bazı takımlar bütün ERS parçalarını Brembo’dan alırken, bazı takımlar bazı parçaları kendileri tasarlamayı seçmiş. Her şeyi Brembo’dan alan takımlar için Brembo her komponent için çok sayıda test yaptığını belirtiyor ve ERS sisteminin devre dışı kalması halinde dahi güvenilir fren performansı sunmayı amaçlıyor.
Bu sürecte mühendisler fren diskinin materyali olan karbon alaşımı üzerinde de çalışmışlar ve aşınma, ısınma, soğuma, ideal çalışma sıcaklığı, sürtünme gibi alanlarda maksimum performans almaya çalışmışlar. Bu şekilde optimum koşullarda bir fren diskinin ömrünü 800 km olarak öngörüyorlar.
Fren kaliperlerine gelince, kaliperin ağırlığı ve elastisitesi arasındaki dengeyi tutturabilmek için, 14 saat kesintisiz devam eden bir üretim prosesine sahip olduklarını söylüyorlar. Şirket bu kaliperlerin her 2500 kmde bir kontrol edilmesi ve gerekirse değiştirilmesini öneriyor. Dediklerine göre bu kaliperler aslında 9 ay süren bir çalışmanın ürünüymüş.
Son olarak bu elektronik fren sisteminin nasıl çalıştığını anlatan bir video var: