Günümüzde hemen her araç çeşidinin normal sayılabilecek modelleri yanında güçlü versiyonarı da bulunsa da iş kullanışlı sportiflik olduğunda klasik Coupé gövdelerin eline su dökebilen otomobil sayısı çok değil. İki kapılı otomobiller konuşulduğunda yakın zamana kadar insanın aklına gelen ilk modellerden olan BMW 3 Serisi Coupé'nin yerini alan 4 Serisi Coupé, Münih merkezli firmanın iki kapılı modellerini çift sayılarla adlandırmaya başlamasının bir sonucu olarak karşımızda.

Her geçen nesille birlikte daha dinamik bir görünüme kavuşan 3 Serisi Coupé modelleri E92 kasayla birlikte dört kapılı versiyonlarla farklılaşan bir tasarım anlayışına da kavuşmaya başlamıştı. İsim değişimiyle birlikte devam eden farklılaşma ortaya tam anlamıyla farklı bir otomobil çıkarmaya yaklaşmış. Yüksek vergi oranları nedeniyle Türkiye'de en makul fiyat/performans oranını sunan 4 Serisi modelini sizler için test etme şansım oldu.


Dış Mekan


İki kapılı otomobiller için çok önemli bir bölüm olan dış görünüş BMW'nin de üzerinde durduğu bir kategori. Ön panjurun yanlarına bağlanan farlarıyla 3 Serisi ile organik bağlarını ortaya koyan test aracı M Sport paketi kapsamında sunulan daha sportif görünüme sahip ön tampona sahip. Geniş çamurluklarla güçlü bir duruşa sahip olan otomobil 19 inç çaplı jantların yanında siyaha boyanmış arka cam çerçeveleri ve ön çamurluk arkası solungaçlara da sahip. Sade görünümlü yan ayna ve yan etekleri de donanıma ekleyen BMW kapı camlarında çerçeve kullanmamış.

Arka kısımda daha sade bir sportiflik sergileyen 4 Serisi bu bölümde ince uzun LED stoplar, ucu spoiler şeklinde tasarlanmış bagaj kapağı, öndeki kardeşine uygun görünüm sunan arka tampon ve çift egzoz çıkışına yer verirken tavanın arka bölümünde köpekbalığı yüzgeci şekilli anten görülebiliyor.

4.638 mm'lik boyu ve 1.825 mm genişliğiyle dört kapılı kardeşinden daha büyük bir otomobil olan 4 Serisi'nin 1.392 mm'lik yüksekliğiyse 3 Serisi sedanınkinden az. 2.810 mm olarak açıklanan aks mesafesiyse her iki otomobilde de aynı.


İç Mekan


Çerçevesiz camlara sahip kapılar açıldığında M logolu kapı eşikleri ve opsiyonlar arasında yer alan kırmızı deri döşemeler dikkat çekiyor. Büyük kapıların içlerinde, ön bölümleri litrelik şişeleri alabilen cepler yer alırken metalik gri ve piyano siyahı kaplamalar ön konsolla birlikte kapılarda da görülebiliyor.

Konsolu sadece kardeşi 3 Serisi ile değil diğer BMW modelleriyle de benzeşen otomobilin ince üç kola sahip direksiyon simidinin kalınlığı ve burada kullanılan derinin yumuşaklığı harika. Bu bölümün solunda far kumandaları yer alırken okunaklı gösterge panelinin alt kısmında büyük bir dijital ekran görülebiliyor. Telefon, ses ve hız sabitleme sistemlerinin kumanda düğmelerine sahip olan direksiyon simidinin arkasında vites değiştirme kulakçıkları yer alıyor.

Orta konsolun üzerinde oldukça geniş bir ekrana sahip olan test aracında daha aşağıda, diğer BMW modellerinden de hatırlayabileceğimiz havalandırma ızgaraları, ses ve havalandırma sistemlerinin kumandaları bulunuyor. Küllük ve ayrılabilir bir kapağa sahip bardaklıkla donatılan vites konsolu üzerinde farklı tasarımıyla dikkat çeken vites kolunun yanında ESP ve sürüş modu seçim düğmeleri yer alıyor. Daha büyük bir dairesel kumandaya sahip olan iDrive bu parça sayesinde el yazısına duyarlı hale gelmiş. İleri geri kaydırılabilen kol dayanağının altına USB ve Aux girişlerini yerleştiren BMW test aracına bir de telefon ünitesi eklemiş.

İki kişilik tasarıma sahip olan arka koltuklarda sabit kafalıklar ve bardaklığa sahip katlanabilir kol dayanağı bulunurken bu bölüme özel havalandırma kanallarının bulunması da olumlu. Büyük kapılar nedeniyle B sütunu ve dolayısıyla emniyet kemerleri geride kalan 4 Serisi'nde bu soruna çözüm, elektrikli kemer destekleriyle bulunmuş.

Bagajı 445 litre hacim sunan otomobilde bu bölüm, asimetrik olarak katlanabilen arka koltuklar sayesinde büyütülebiliyor. Koltuk sırtlıklarının kilitleri bagaj bölümünde yer alan mandallardan kumanda ediliyor.


Konfor


Teste konuk olan marka dinamizmle tanınırken bir de model coupé gövdeye sahip olduğunda konfor ikinci plana atılıyor. Test aracının 19 inç çaplı jantları ve önde 40, arkadaysa 35 yanaklı lastikleri de bu başlık altında iddialı değilmiş gibi görünen kalemler. Bütün bunlarla birlikte BMW'nin gizli bir silahı var ki o da ek donanımlardan adaptif M süspansiyon sistemi. Eco Pro modunda bu tip bir otomobil için çok başarılı bir konfor sunan sistem yol bozukluklarını iç mekana minimum düzeyde iletiyor. İnce yanaklı lastiklerin de yumuşak süspansiyon ayarlarındayken büyük olumsuzluk sunmaması iyi haber.

Konfor donanımı konusunda da başarılı olan otomobilde deri döşeme, arka park sensörü, geri görüş kamerası, elektrikli ön koltuklar, hafızalı sürücü koltuğu, ön emniyet kemeri uzatma aparatları, çift bölge için sıcaklık ve üfleme yönü ayarı sunan havalandırma sistemi, elektrikli cam ve aynalar, far ve yağmur sensörleri, adaptif süspansiyon sistemi, USB ve Aux girişleri, anahtarsız çalıştırma, arka koltuk havalandırma ızgaraları, çok fonksiyonlu direksiyon simidi, ön ve arka kol dayanakları, yol bilgisayarı, navigasyon, Bluetooth bağlantısı ve dokunmatik el yazısı algılayıcısına sahip iDrive kumandası yer alıyor.


Daha önce test ettiğim diğer BMW modellerinde de karşıma çıkan 8 ileri vitesli otomatik şanzıman yumuşak geçişleriyle konfora büyük katkı sağlarken vites koluyla birlikte direksiyon arkasına eklenen kulakçıklardan da manuel kumanda edilebilmesi olumlu.

Geniş lastik tabanları ve çerçevesiz kapı camları düşünülecek olursa rüzgar ve yol gürültüsü izolasyonunun başarılı olduğu söylenebilirken motor sesi konusunda otomobilin farklı iki yanı olduğu görülüyor. Dört silindirli ünitenin sesini biraz kısan BMW ses sistemi aracılığıyla iç mekana sentetik bir ses veriyor.

Konu sesten açılmışken çok değinmediğim bir donanım hakkında da bir iki şey söylemek isterim. Otomobillerde, özellikle de sportif araçlarda müzik yerine motor sesini dinlemekten hoşlansam da test aracında bulunan Harman Kardon imzalı ses sisteminin farklılığını görmemezlikten gelemedim. 16 hoparlör ve 600 Watt çıkış gücü sunan sistem gerçekten de çok kaliteli. Şayet yolda müziksiz yapamayanlardansanız kesinlikle önerilebileceğim bir donanım.

Ayarlanabilir baldır desteği ve açısı değiştirilebilen yan desteklere sahip ön koltuklarında çok rahat edebileceğiniz 4 Serisi Coupé modellerinin iki kişilik arka koltuklarında uzun boylular için yeterli baş mesafesi sunulmasa da gözlemlenen omuz ve diz mesafeleri etkileyici.


Sürüş


Otomobilin en çok merak ettiğim yanına geldik ve sevinerek söylüyorum ki haberler iyi. Önde 225/40, arkadaysa 255/35 ölçülerine sahip lastikler ve 19 inç çaplı jantlarla donatılan test aracında dört tekerlekten çekiş sistemi xDrive da bulunuyor. Adaptif M süspansiyon sistemi ve sadece 2.2 tura sahip değişken spor direksiyon sistemiyle birleşince çok zevkli yolculuklara kapı açan 428i xDrive'ı izinden saptırmak zor olsa da sınırlar zorlandığında hafif önden kayma, daha da sert kullanımda kendisini arkadan kaymayla karşılaşılıyor.

Sport ve Sport+ sürüş modlarında adaptif süspansiyon sistemi daha sert hale gelen otomobilin vites geçişleri de daha yüksek devirlerde gerçekleşirken kalın direksiyon simidinin arkasında yer alan büyük kulakçıklar sayesinde viteslere manuel kumanda verebilmek avantaj sağlıyor. Yere sabitlenen gaz pedalı çok hızlı tepki veren aracın dengeli ve güçlü frenlerini dozlamak da çok kolay. Kısa turlu direksiyon sistemi biraz daha hisli olabilirmiş gibi dursa da aracın diğer özellikleri bu isteği kolayca ortadan kaldırabiliyor.

Diğer çoğu BMW'nin sahip olduğu Sport modun yanında bir de Sport+ modu sunan test aracında bu seçenek tıklandığında dinamik denge kontrolü (DSC) yerini dinamik çekiş kontrolüne (DTC) bırakıyor. Otomobilin sınırları bu durumda daha iyi görülebilse de dört tekerlekten çekiş sistemi sayesinde elektronik destekleri devreye sokmak yürek istiyor. Alçak bir sürüş pozisyonuna sahip olan aracın ön koltuklarında açısı ayarlanabilir sırtlık yan destekleri sunulurken baldır desteğinin de ayarlanabilir olması dikkat çekici. Test aracının donanımına eklenen head-up display gözlerin yoldan ayrılmasına gerek bırakmazken sunduğu bilgi listesi de oldukça uzun.

Turbo beslemeye sahip olan 2 litre hacimli motoru 245 beygir güç, 350 Nm tork üretebilen otomobil 8 ileri vitesli otomatik şanzıman, dört tekerlekten çekiş sistemi ve 1.615 kg boş ağırlıkla 0'dan 100 km/s sürate 5.8 saniyede ulaşabilirken maksimum sürati 250 km/s'te sınırlandırılmış. Şehir dışında sabit süratle yapılan sakin sürüşlerde yakıt tüketim ortalaması 7 litre/100 km altına düşürülebilen 428i xDrive Coupé'yi bu şekilde kullanmak büyük sabır istiyor. Performanslı sürüşte ortalama 13 litre/100 km seviyesinin üzerini görebilirken test ortalaması 10.9 litre/100 km olarak gerçekleşti.


Fiyat/Donanım


Bu konu başlığı altında ilginç bir nokta dikkatimi çekti. Bir önceki testime katılan BMW 520i ile 428i xDrive Coupé'nin giriş fiyatları eşit. Her iki otomobil de vergiler hariç 33.000 Euro'ya mal olurken vergiler dahil durumda ilki yaklaşık 73.000, ikincisiyse yaklaşık 113.000 Euro gibi bedellere ulaşıyor. Hemen hemen her Alman otomobilinde olduğu gibi test aracının da uzun bir opsiyon listesi bulunuyordu.

Standart donanımlar arasında bi-xenon farlar, elektrokrom aynalar, elektrikli cam ve aynalar, çift bölgeli otomatik klima, gelişmiş gösterge paneli, M deri direksiyon simidi, yağmur ve far sensörleri, geri görüş kamerası, far yıkama sistemi, arka park sensörü, geri görüş kamerası ve 8 ileri vitesli otomatik şanzıman bulunurken 3.650 Euro (+Vergiler) karşılığında sunulan M Sport paketinde sportif ön koltuklar, alüminyum iç kaplamalar, M aerodinamik gövde kiti, parlak siyaha boyanmış dış süslemeler, siyah renkli tavan iç kaplaması ve parlak siyah iç yüzey süslemeleri yer alıyor.

Test aracının donanımına eklenmiş ekstralar ve fiyatları şöyle: Metalik gövde rengi 868 Euro (+Vergiler), kırmızı deri döşeme 1.902 Euro (+Vergiler), akıllı telefon bağlantı sistemi 293 Euro (+Vergiler), 19 inç çaplı jantlar 982 Euro (+Vergiler), adaptif M süspansiyon sistemi 1.137 Euro (+Vergiler), değişken sportif direksiyon sistemi 310 Euro (+Vergiler), elektrikli cam tavan 1.137 Euro (+Vergiler), koyulaştırılmış arka camlar 362 Euro (+Vergiler), elektrikli ve hafızalı koltuklar 1.137 Euro (+Vergiler), ön kol dayama 115 Euro (+Vergiler), navigasyon sistemi 2.574 Euro (+Vergiler), head-up display 1.013 Euro (+Vergiler) ve Harman Kardon ses sistemi 1.127 Euro (+Vergiler)


Sonuç


BMW logosuna sahip bir coupé'nin koltuğuna oturmak hep heyecan verici olmuştur. Aşırı beslemeye sahip benzinli motor ve dört tekerlekten çekiş sistemiyle birlikte zengin bir opsiyonel donanım listesinin de otomobile eklenmiş olması alınan zevkin tavan yapmasına olanak sağlıyor. Sportif sürüş meraklılarının mutlaka test etmesi gereken bir otomobil olan 428i xDrive Coupé güçlü görünümünün yanında başarılı yol tutuş ve motor performansıyla da göze girmeyi başarıyor.

Başarılı opsiyon seçimleriyle daha da etkileyici bir otomobil haline gelen 428i'nin istendiğinde konforlu bir GT haline gelebilmesi de olumlu. Olumsuz olarak görülebilecek ilk nokta yüksek performansın yine yüksek yakıt tüketimi şeklinde geri dönmesi ki bunu etki ve tepki olarak görebiliriz. İkinci olumsuz noktaysa astronomik vergi oranları nedeniyle yükselen fiyat. 520i ile aynı giriş fiyatına sahip olan otomobilin anahtar tesliminde 40.000 Euro daha pahalı olması insanın içini acıtıyor.