Niki Lauda, Formula 1’e parasıyla girdi ve neredeyse hayatıyla ödüyordu. Korkunç bir kazanın ardından öldüğü düşünüldü, ancak doktorlar onun iyileşmesini ‘saf irade gücü’ olarak tanımladı. Pistlere geri dönüşü spor tarihinin en cesur geri dönüşü olarak kabul edildi. İki kez dünya şampiyonu olduktan sonra sıkıldı ve sporu bıraktı, ancak geri dönerek bir kez daha şampiyonluk kazandı. Kahraman da oldu, hain de ilan edildi, ancak her şeye rağmen bir efsane olarak anıldı.

Formula 1 efsanesi Niki Lauda’yı, doğum gününde kısaca hatırlamaya ne dersiniz?

Zorlu Bir Başlangıç

22 Şubat 1949’da Viyana’da doğan Nicholas Andreas Lauda, Avusturya’nın önde gelen bir iş ve bankacılık hanedanından geliyordu. Babasının kağıt imalatından kazandığı servet, ailesinin saygın ismini riske atacağı düşünülen bir yarış kariyerine destek vermeyecek kadar önemliydi. Ancak Niki, içindeki tutkuyu takip etti ve bankalardan aldığı kredilerle motor sporlarının zorlu yollarında ilerlemeye başladı.

Mini ile başladığı yolculuğunda Formula Vee ve Formula 3’te kazalarla dolu bir çıkış yaptı ve 1972’de hayat sigortasını teminat göstererek kendisini March F2 ve F1 takımlarına soktu. Ancak rekabet gücü düşük olan aracıyla kendini kanıtlayamıyordu ve iflasın eşiğinden dönmek için tek çaresi yarışa devam etmekti.

1973’te BRM ile bir koltuk buldu ve performansı giderek artarken Enzo Ferrari’nin dikkatini çekti. Ferrari, 1964’ten beri şampiyonluk yaşayamadığı için Lauda’yı takıma kattı. Aracı ilk test ettiğinde ‘berbat’ olduğunu söyledi ancak onu geliştirebileceğini de ekledi. Bu doğrudan ve hesapçı yaklaşım ona ‘Bilgisayar’ lakabını kazandırdı.



1974’teki hatalarından ders çıkardı ve ilk zaferlerini İspanya ve Hollanda’da kazandı. 1975’te ise Monaco, Belçika, İsveç, Fransa ve ABD zaferleriyle dünya şampiyonu oldu. Zaferle pek ilgilenmeyen Lauda, ödül kupalarını bedava araba yıkama hizmeti karşılığında bir benzin istasyonuna verdi.

Ölümden Dönüş ve Efsanevi Geri Dönüş



1976 sezonunun ortasına kadar 5 yarış kazanmıştı. 1976 Almanya GP’sinde, Nürburgring’in tehlikeli virajlarından birinde kaza yaparak Ferrari kokpiti içinde alevler arasında kaldı. Dört pilot ve bir görevliden oluşan bir kurtarma ekibi, Lauda’yı yanmakta olan aracın içinden çıkarmayı başardı. Ancak vücudunda birçok kırık, baş ve bileklerinde yanıklar vardı. Akciğerleri zehirli gazlarla tahrip olmuştu ve doktorlar onun yaşama şansını sıfır olarak görüyordu. Hatta son ayinleri bile gerçekleştirildi.

Ancak o, sadece altı hafta sonra kanayan bandajlarıyla pistlere geri döndü ve İtalya GP’yi dördüncü tamamladı. İnsanlar onun azmini ve cesaretini hayretle izlerken, Lauda kazada kopan kulağıyla ilgili espri yaparak “Artık telefonu daha kolay kullanıyorum” dedi.



1976 sezonu, Fuji’deki yağmurlu Japonya GP’sinde Hunt ile olan çekişmesiyle sona erdi. Yağmurlu koşullarda yarışmamanın daha cesurca olduğuna inanarak yarıştan çekildi. Bu kararı bazıları kahramanca, bazıları ise korkaklık olarak yorumladı. 1977’de Ferrari ile ikinci şampiyonluğunu kazandı ancak Enzo Ferrari ile olan ilişkisi gerildi ve Brabham’a geçti.

1979’da “Sadece daireler çizmekten sıkıldım” diyerek F1’den ayrıldı ve havayolu şirketi Lauda Air’i kurdu.

Geri Dönüş ve Son Zaferler

1982’de McLaren ile spora döndü ve 1984’te Alain Prost’u kıl payı yenerek ücüncü şampiyonluğunu kazandı. 1985’te son zaferini elde ettikten sonra ikinci ve kesin emekliliğini ilan etti.

Ancak Lauda, Ferrari danışmanlığı, Jaguar takım patronluğu ve televizyon yorumculuğu gibi rollerde sporun içinde kaldı. 2013’te Mercedes F1 takımının önemli bir yöneticisi oldu ve Lewis Hamilton’ı takıma kazandırarak efsanevi Mercedes döneminin başlamasında büyük rol oynadı.



Ancak sağlığı bozuldu ve 2019’da 70 yaşında hayatını kaybetti. Viyana’daki cenazesine Formula 1 dünyasının önde gelen isimleri katıldı ve bir efsaneye veda edildi.

Ömrü boyunca sınırları zorlayan ve defalarca imkânsızı başaran Lauda, yalnızca pistlerde değil, hayatın her alanında mücadele ruhunun simgesi oldu. 20 Mayıs 2019’da hayata veda ettiğinde, geride yalnızca şampiyonluklarla dolu bir kariyer değil, azmin ve cesaretin ilham verici bir hikâyesini bıraktı.

Lauda, günümüzde Mercedes aracındaki kırmızı yıldız ve Brackley’deki Lauda yolu ile anılmaya devam ediyor.


trf1.net