Raikkonen Formula 1'e veda ederken, takımı Alfa Romeo, araç tasarımının üzerine "Artık seni yalnız bırakacağız Kimi" yazılı bir ifade ekledi. Zaten Kimi Raikkonen için yapılacabilecek en güzel jestlerden birisi de buydu.
Beni yalnız bırak, ne yaptığımı biliyorum!
2012 Abu Dhabi GP'sinde kendisine bilgi sağlayan yarış mühendisine böyle seslenmişti Kimi Raikkonen. Fin pilotun bu mesajı ikonikleşti ve hiçbir zaman unutulmadı. Hatta dokuz yıl sonra aynı pistte Formula 1'e veda ederken, takımı Alfa Romeo, araç tasarımının üzerine "Artık seni yalnız bırakacağız Kimi" yazılı bir ifade ekledi. Zaten Kimi Raikkonen için yapılacabilecek en güzel jestlerden birisi de buydu.
Fin pilotu, hiç tanımayan birine anlatmam gerekse göstereceğim ilk şeylerden birisi o telsiz mesajı olurdu kesinlikle. Pist üzerinde ve pist dışında hafızalara kazınan o kadar çok olaya imza attı ki onu anlatmak için belki de saatler sürecek bir belgesel çekilmesi gerekir. Sauber'deki başarılı çaylak sezonu, McLaren'daki şampiyonluk mücadeleleri, Lotus'ta devlere kafa tutuşu ve Alfa Romeo'yla vedası; tüm bu ekipler, Kimi Raikkonen için önemli birer yere sahip. Ferrari ise efsane pilotun kariyerinde her zaman biraz daha özel bir konumda bulunacak.
McLaren, Ferrari ve 2007 sezonu
2006 İtalya Grand Prix'sinin ardından Ferrari, sezon sonunda emekli olacak Michael Schumacher'in yerini Kimi Raikkonen'in alacağını açıkladı. Buz Adam, McLaren'de başarılı beş sezon geçirmiş ve çok yaklaşmasına rağmen, şampiyonluğa uzanamamıştı. İki koltuğu da boşa çıkan McLaren ise son iki sezonun şampiyonu Fernando Alonso ve destek serilerinde harikalar yaratan genç Lewis Hamilton'a aracını emanet etmişti.
Kırmızı aracıyla 2007 sezonuna iyi bir giriş yapan Raikkonen, Avustralya'daki açılış yarışını kazandı ve sonraki iki yarışta da podyuma çıkmayı başardı. Kimi için işler İspanya'dan itibaren kötü giderken, bu süreçte takım arkadaşı Felipe Massa ve Fernando Alonso ile Lewis Hamilton, galibiyetleri toplamayı başardı. Öyle ki sezonun yedinci yarışı olan ABD Grand Prix'sinin ardından Raikkonen; şampiyona lideri Hamilton'ın 26, Alonso'nun 16 ve Massa'nın yedi puan gerisine düşmüştü. O yıllarda yarışı kazanan pilota 10 puan verildiğini göz önünde bulundurduğumuzda, Kimi'nin şansının giderek azaldığı ortadaydı.
McLaren'daki takım içi savaşı ve "Spygate" skandalı
Mercedes'in Formula 1'e hâkim olmaya başladığı 2014-2016 yılları arasında, Alman ekibinin pilotları Lewis Hamilton ve Nico Rosberg arasındaki çekişmenin had safhaya tırmandığını görmüştük. İki isim arasındaki mücadelenin büyüklüğü, takımı ikiye bölmüştü. 2007 sezonunda tanıklık ettiğimiz durum da bundan farksızdı. McLaren sürücüleri Fernando Alonso ve Lewis Hamilton, sezon başından bu yana birbirlerinden şikâyet ediyor ve öne çıkmanın planlarını yapıyordu. Bu durum, Ferrari ve Kimi Raikkonen'in işine kuşkusuz fazlasıyla yaradı.
2007 sezonundan bahsederken, Formula 1 tarihine damga vuran bir konu hakkında özellikle konuşmamız gerekiyor. Temmuz ayına geldiğimizde Formula 1 dünyası bir casusluk skandalı iddiasıyla sarsılmıştı. Ferrari'nin önemli üyelerinden Nigel Stepney'nin, takımın 2007 aracına dair bilgilerin yer aldığı yüzlerce sayfalık belgeleri, McLaren baş tasarımcısı Mike Coughlan'a sızdırdığı öne sürülünce yer yerinden oynamıştı. Ortaya çıkan bu karmaşanın ardından günün sonunda McLaren'ın markalar klasmanındaki tüm puanları silindi ancak İngiliz ekip, pilotlar şampiyonasındaki mücadelesini sürdürdü.
Mucizevi ÅŸampiyonluk
Yaşanan kargaşanın içerisinde Raikkonen, temmuz ayının başındaki Fransa ve Büyük Britanya Grand Prix'lerini kazandı. Almanya'da pole pozisyonunu almasına rağmen, hidrolik sorunu nedeniyle yarış dışı kaldı. Macaristan ve Türkiye'deki ikincilikleri onu mücadelenin içinde tutsa da Buz Adam'ın işi oldukça zor görünüyordu. Son iki yarış öncesinde sürücüler klasmanında üçüncü sırada yer alan Raikkonen'in 90, ikinci Alonso'nun 95 ve lider Hamilton'ın 107 puanı bulunuyordu. Hamilton, Çin Grand Prix'sinde pit girişindeki çakıl havuzuna saplanınca yarış dışı kaldı. Yarışı ilk sırada tamamlayan Raikkonen ve ikinci olan Alonso, Brezilya'daki final öncesinde umutlarını arttırdı.
Raikkonen, Brezilya'da da kazanarak puanını 110'a yükseltti. Massa ikinci olurken, Ferrari araçlarını bir türlü yakalayamayan Alonso, üçüncülükle yetindi ve ancak 109 puana ulaşabildi. Hamilton ise yarışın başlarında yaşadığı mekanik arıza nedeniyle çok gerilere düşüp, yedinci sıraya kadar yükselmesine rağmen; 109 puanla Raikkonen'in hemen gerisinde kaldı.
Formula 1 tarihinin en unutulmaz şampiyonluklarından birine imza atan Fin pilot, 20 yıllık kariyerinin en önemli anının bu şampiyonluk olduğunu söylüyor. Elbette bu konuda haksız sayılmaz. O, hâlen Ferrari'nin son dünya şampiyonu.
Ferrari'ye dönüş ve son galibiyet
Hikâyeyi biraz ileri saralım. Raikkonen, 2009 sezonunun bitimiyle Ferrari'den ayrıldı ve Formula 1'e bir süre ara verdi. Asıl hedefine ulaşmış olması, Ferrari'nin ardından beklediği teklifleri almaması ve yeni maceralar araması, bu kararın temel etkenleriydi. Formula 1'den ayrı geçirdiği iki yılda çoğunlukla Dünya Ralli Şampiyonası'nda mücadele eden Raikkonen, 2012'de Lotus takımıyla Formula 1'e döndü. Lotus'ta iki sezon yarışan Raikkonen, podyum için mücadele edebilecek bir araca sahipti. Nitekim bu süreçte iki yarış kazandı ve toplam 15 kez podyuma çıkma başarısı gösterdi.
Kimi, Lotus'un ardından 2014'te Ferrari'ye döndü. Ferrari'de işler Fin pilot için beklenildiği gibi gitmedi. Artık yaşlanan Buz Adam, çoğunlukla takım arkadaşlarının temposuna ayak uydurmakta zorlandı. 2018 yılının eylül ayında, sezon bitiminde Ferrari'den ayrılacağı açıklandı. O noktaya kadar Raikkonen, Ferrari'deki ikinci döneminde podyumlar elde etmesine karşın, bir galibiyet dahi alamamıştı. Kimi'nin, İtalyan ekibine ikinci döneminde yarış kazanamadan veda edeceği düşünülürken; o, son gösterisini sunmaya hazırlanıyordu. Sezonun 18. yarışı olan ABD Grand Prix'sine ikinci sıradan başlayan Raikkonen, ilk virajda liderliği ele geçirdi ve kariyerindeki son yarış zaferini elde etti. Yarış sonunda Ferrari garajı ve tüm dünyadaki Ferrari hayranları büyük bir coşku yaşadı elbette. Raikkonen ise telsizden sakin bir tavırla "Sonunda. Teşekkür ederim." şeklinde konuştu. Buz Adam'dan farklı bir tepki beklenir miydi? Bunun cevabını sizlere bırakıyorum.
Veda
Efsane isim; 349 Grand Prix, bir Dünya Şampiyonluğu, 21 yarış zaferi, 103 podyum ve 18 pole pozisyonuyla veda etti Formula 1'e. 20 yıl boyunca harika insanlarla tanıştığını, onları özleyeceğini fakat artık ailesiyle birlikte normal bir hayata başlayacağı için mutlu olduğunu söyledi. Raikkonen'in hayatının yarısını Formula 1 gibi yoğun bir spor ile geçirdiğini düşündüğümüzde, haliyle bu sözler fazlasıyla anlamlı bir şekle bürünüyor.
Bize yaşattığın tüm güzel anlar, Formula 1'e kattığın her şey için teşekkürler Kimi, artık seni yalnız bırakacağız!
Yazı: Utku Sümeroğlu
eureur