Pist için söyleyebileceğimiz ilk konu, çok görkemli olduğu…
Evet dostlar, sezonun son yarışına geldik. Bundan sonra yarış analizlerinin yerini biraz daha haber ve teknik içerikli yazılar alacak. Döviz kuru çok coşmazsa ve zaman olarak da müsait olursam İspanya testlerini yerinden takip edeceğim. 2020 sezonu ile ilgili ilk bilgileri de oradan vereceğim.
Abu Dabi Antrenmanlar
Neyse, şimdilik Abu Dabi’ye odaklanalım. Her zaman yazdığımızı tekrar yazalım. Tüm hafta sonunun en önemli antrenman seansı ikinci antrenmanlardır. Çünkü yarışın koşulacağı zamanda yapılır. Hava sıcaklıkları ve diğer koşullar benzer olur. O nedenle de ikinci antrenmana daha çok odaklanacağız. İlk antrenmanlarda zaten pist kirli olur. Hele de Bahreyn ve Abu Dabi gibi çöl koşullarında yapılıyorsa. Çölün kumu olduğu gibi piste taşınır ve pist aşırı kaygan olur. Dolayısıyla özellikle ilk seanslardaki spinleri normal karşılamak lazım. Hatta yarış sırasında bile ideal çizginin dışındaki bölümlerin kumlu olacağını ve geçişler sırasında ideal çizginin dışına çıkan pilotların zorlandıklarını göreceğiz.
Bir de kısaca 12 ve 19’uncu virajlara değineyim istiyorum. Pek çok pilot, 19’uncu virajın çıkışındaki metal plakalarla temas yaşadı veya yaşama tehlikesi atlattı. Sıralamalarda en kritik viraj burası. Bu virajı metal plakalara temas etmeden, ama sınırda geçebilen pilotlar iyi dereceler almaya yakın olacaklar diye düşünüyorum. Ayrıca 12’nci virajlardaki kerb’ler yenilenmiş, biraz da yükseltilmiş. Bu nedenle arabalar bu kerb’de çok zıpladılar, oldukça da fazla zaman kaybettiler. Sıralamalarda bu kerb’leri iyi kullanan arabalar avantajlı olabilir.
Antrenmanlara gelince, ilk 2 antrenman seansı her şeyin sezon normaline döndüğü iki seans oldu.
Neydi sezon normali? Mercedes’in yüksek yere basma isteyen sektörlerde dominant olduğu, Red Bull’un altın bir ayar yakalamaya çalıştığı, Ferrari’nin düzlükler dışında etkisiz olduğu iki seans yaşadık.
Ferrari, sezon başında olduğu gibi son sektöre geldiğinde lastiklerini tüketti. İlk iki sektörde lastiklerini tükettikleri için virajlı son sektörde aşırı yavaşlardı. Bazı internet sitelerindeki analizler o sektörde Ferrari’nin 0,5 saniyeden fazla zaman kaybettiğini belirttiler. Ancak durum o kadar vahim değil. Ferrari pilotlarının her ikisi de, en iyi turları sırasında son sektörde hata yaptılar. Bu nedenle fark olduğundan fazla göründü. Son sektördeki farkın 0,300–0,350 saniye civarında olduğunu tahmin ediyorum.
Ferrari’nin sezon başındaki görüntüsüne dönmesinin, yani son sektörde bu kadar kötü görünmesinin nedeni aslında pistin koşulları. Pist koşulları, sanki Ferrari’nin hiç güncelleme yapmamış gibi görünmesini sağladı. İlk seanslarda pistin kumlu ve kaygan olması, hali hazırda lastiklerinin üzerinde kayma eğiliminde olan Ferrari’nin lastiklerini diğerlerinden daha olumsuz etkiledi. Sıralamaya kadar pist daha da temizlenecek, ideal çizgide biraz daha kauçuk birikecek. Sorun da nispeten hafifleyecektir. Yani Ferrari’nin sıralamalarda, tek daha iyi görünmesini bekleyebiliriz.
Ancak yarışta, lastikleri koruma konusunda oldukça sorun yaşayacak gibi görünüyorlar. Yarış simülasyonlarında oldukça geride kaldılar. Her yumuşak, hem de orta hamurla. Leclerc, sert lastiklerle de 10 turluk bir yarış denemesi yaptı. Tur zamanları yavaş, ama diğerleri o lastiğe dokunmadığı (sadece Hamilton 8 tur attı, onun da 3’ü lastikleri ısıtmaya çalışmakla geçti) için net bir karşılaştırma yapmak zor.
Mercedes bildiğiniz gibi. Son sektörde oldukça üstün. Düzlükte Ferrari’nin biraz gerisinde, Red Bull ile aynı seviyede. Red Bull biraz daha az kanat kullanıyor, bu nedenle biraz daha zayıf motora rağmen düzlüklerde Mercedes ile benzer bir tempo tutturabiliyorlar. Ancak turun tamamına bakıldığında; Mercedes hem tek turda, hem de yarış simülasyonlarında diğerlerinden üstün görünüyor. Mercedes ile ilgili tek soru işareti sert lastikler. Hamilton sert lastikle (C3) bir yarış denemesi yapmak istedi. Ancak o kadar çok arkadan kayma yaşadı ki 2–3 yavaş tur attıktan sonra 5 turluk kısa bir deneme sonrası pit’e geldi. Bu pistteki asfalt yapısından dolayı sert lastikleri Mercedes bile çalıştıramadı. Günün en ilginç anekdotu bu olabilir.
İkinci ilginç anekdot ise, Red Bull’un tek turda, orta hamurla inanılmaz turlar atmasıydı. Q2’ye orta hamurla çıkmaları bizleri şaşırtmasın.
Motor güçlerine gelelim. Rakım normale dönünce, Mercedes ve Honda motorlarının güç seviyesi de normale döndü. Honda biraz geriledi, Mercedes ise vites yükseltti. Ferrari yine düzlüklerde hızlı. Ancak düzlüklerdeki fark sadece 0,200–0,250 seviyesinde. 10 beygir ve düşük sürüklenme ile açıklanabilecek bir fark. Yani eskiden olduğu gibi 0,8 saniye gibi bir fark yok.
Sonuç olarak, 3 büyükler arasında yarış temposunda Mercedes ilk sırada, Red Bull iki, Ferrari ise üçüncü sırada. Sıralamada ise Ferrari ile Mercedes kapışması seyredebiliriz. Yine de Mercedes’i burun farkıyla önde görüyorum.
Mercedes’i sadece bir mekanik arıza yenebilir gibi bir görüntü var. Veya aşırı gününde bir Verstappen.
Orta Sıralar
Orta sıralara gelince Renault bildiğiniz gibi. Durmadan mekanik sorunlar yaşayıp durdular. İnşallah yarın yarışı bitirebilirler. Orta sıralarda en iyi görüntüyü Toro Rosso çizdi. Eğer Toro Rosso yarın alacağı iyi bir sonuçla sezonu Renault’nun önünde bitirirse çok ilginç bir görüntü ortaya çıkar. Böylece Toro Rosso, Cyril’in tabutuna son çiviyi de çakmış olur.
McLaren, dördüncülüğü neredeyse garantilemiş olması nedeniyle, Alfa ise pistin aero paketine uygun olmaması nedeniyle biraz daha rahat gibi.
Şimdilik durum bu. Sıralamalardan sonra Twitter’da bir bilgisel daha yapabilmeyi umuyorum. Şimdi oğlumun maçını seyretmek zorundayım. J
İyi seyirler,
Fırat KESKİN