2017 Formula 1 şampiyonası, son senelere baktığımızda hem pist üstü mücadele hem de Ferrari'nin mücadeleye dönmesiyle oldukça heyecanlı geçiyor.

Formula 1 dünyasında her zaman maziye olan bir romantizm vardır ve günümüz pek mutlu etmez ancak mevcut sezonun ilerleyişine baktığımızda, bu seneki mücadelenin geçmişte yaşanan ve güzel hatırladığımız sezonlardan pek farkı yok.

2014'te turbo V6 motorlara geçildiğinden beri Mercedes'in sahip olduğu üstün performans, doğal olarak Formula 1 dünyasındaki ilginin giderek düşmesiyle sonuçlanmıştı. Formula 1'de geçmişte de baskın olan takımların olduğu dönemler oldu ancak hiç birisinde art arda 3 seneyi tam manasıyla domine edebilen bir takım olmadı.

Bu seneki yeni kurallar, bu açıdan hızır gibi yetişti diyebiliriz. Evet, orta grup eski senelere göre daha net geride kalıyor ancak en azından ön grupta şampiyonluk mücadelesi var. Mercedes, son 3 senedir olduğu gibi yine çok hızlı bir araca sahip. Sezon başlamadan önce, yeni kurallarla ön tarafta 3 takımın mücadelesinin olması bekleniyordu ancak sezonun ilk yarısında, hızlı gelişimine rağmen Red Bull, henüz bu mücadeleye ortak olamadı.

Mercedes, genel olarak baktığımızda hâlâ en hızlı takım ancak Mercedes W08, saf hız olarak en hızlı olmasına rağmen ayarlar açısından bir o kadar hassas. Takım bu konuda özellikle Monaco'dan sonra büyük adım atsa da, hâlâ her şeyin % 100 yolunda olduğunu söylemek için erken.

Ferrari ise saf hız olarak, özellikle motor gücünün öne çıktığı pistlerde Mercedes'in gerisinde kalsa da şu an için en ideal araca sahip gibi görünüyor. Motor gücünün başlı başına öne çıkmadığı ve lastikler konusunda sıkıntı yaşanılan pistlerde, Ferrari aracı öne çıkıyor.

Sezonun ilk 11 yarışı geride kalırken Vettel'in 4, Hamilton'ın 4, Bottas'ın 2 ve Ricciardo'nun birer galibiyeti bulunuyor. Oldukça istikrarlı bir sezon geçiren Vettel, ilk yarıyı 14 puan farkla lider kapattı ancak özellikle sezon başındaki bazı yarışlarda Vettel'in güvenlik aracı gibi bazı durumlar nedeniyle kazanabileceği birkaç yarışı kazanamadığını, bu açıdan farkın daha da büyük olabileceğini unutmamak lazım. Azerbaycan'da yapılan hata ve Silverstone'daki son anda yaşanan lastik sorunu da cabası.

Vettel, sezonun ilk yarışı Avustralya'da kazanmasının ardından ele geçirdiği şampiyona liderliğini, Macaristan öncesinde kaybetmeye çok yaklaşsa da ilk 11 yarış boyunca birinciliği korumayı başardı. Macaristan öncesinde fark 1'e kadar düşse de, son yarışla birlikte fark tekrar 14'e çıktı. 3. sıradaki Bottas ise 33 puan geride...

Mercedes hızlı ancak...


Valtteri Bottas, Mercedes-Benz F1 W08 Hybrid ve Lewis Hamilton, Mercedes-Benz F1 W08 Hybrid

Ferrari'nin Monaco'da elde ettiği 1-2 sonucundan sonra aslında Mercedes'in koşulları en iyi şekilde kullanarak performans açısından tekrar ön plana çıktığı ortada. Özellikle W08 için en iyi şartların bir araya geldiği Silverstone'da, Mercedes aracının neler yapabileceğini çok iyi bir şekilde gördük.

Ancak bu durum, Mercedes'in yine de kolay bir şekilde şampiyon olabileceği anlamına gelmiyor. Ferrari, gelişim yarışında Mercedes'in gerisinde kalmış gibi görünse de, aslında durumun sene başından pek farkı olmadığını söyleyebiliriz. Sezon başında da Mercedes aracı saf hız açısından bir tık önde yer alıyordu ancak ayar sorunları gibi çok ufak tefek şeyler galibiyetle mağlubiyet arasında belirleyici oluyordu.

O açıdan durum hâlâ sezon başındakine çok benzer durumda. Mercedes'in Silverstone'dakine benzer üstün performanslar göstereceği yarışlar olacaktır ancak sezon sonunda bu durum muhtemelen dengelenecek gibi görünüyor. Kalan 9 yarış içerisinde Ferrari'nin performans açısından normal şartlarda Mercedes'i zorlayacağı pistler olacak. Tabii ki Mercedes aracının üstün olacağı pistler de...

Bu açıdan, Vettel'in şu anda sahip olduğu 14 puanlık avantaj, Mercedes'in üstün olacağı pistlerde Vettel'e yardımcı olabilir.

Vettel'in avantajlı olduğu bir diğer durum ise, Ferrari adına mücadelenin içerisinde bulunan tek isim olması. Son yarış Macaristan'da da gördüğümüz üzere Vettel, takım arkadaşı Kimi Raikkonen karşısında önemli fark açmayı başardığı için büyük avantaja ve takımın stratejilerinde doğal olarak önceliğe sahip. Raikkonen geçen sene takım arkadaşına daha yakın olsa da, bu sene aracından çok memnun olan Vettel sezon başında aldığı güçlü sonuçların ekmeğini bu açıdan yemeye devam edecek.

Mercedes'te ise durum çok farklı. Hamilton takımın lider sürücüsü olsa da, takıma bu sene gelen ve oldukça iyi bir sezon geçiren Bottas, takım arkadaşının sadece 19 puan gerisinde. Mercedes, Hamilton'ın başına gelebilecek her türlü şanssızlık ihtimalini de düşünerek diğer sürücüsünü bu kadar yakınken hesap dışına itemiyor. Lider iki sürücünün yaşayacağı şanssızlıklar, hiç umulmadık şekilde sezon sonunda Fin sürücüyü ciddi manada potaya sokabilir.

Bottas'ın bir diğer iyi noktası ise bu sene Hamilton'ın ayarlarda sorun yaşadığı yarışlarda güçlü olarak takım arkadaşından ve Vettel'den puan çalabilmiş olması. Son yarış Macaristan'da Mercedes'in iki sürücüsüne de eşit yaklaştığını net bir şekilde gördük. Bu tür durumlar takımlar şampiyonasında avantaj kazandırsa da, Ferrari ve Vettel'in işine yarayacaktır.

Evet, Mercedes hızlı ancak bu kadar yakın geçen bir sezonda pilotların aldığı her bir puanın hayati önemi bulunuyor.

Mevcut şartlarda sezondan maksimumu çıkaran isim, takımının da desteğini arkasına alan Vettel oluyor. Mercedes, kısa süre içerisinde pilotları arasında "1 numara" belirlemezse, sezonun sonunda gülen isim Vettel olacak gibi. Ferrari kazanabileceği pistlerde tek pilotuyla kazanırken, Mercedes'te galibiyetlerin pilotları arasında paylaşılması, Vettel'in bundan faydalanmasını sağlayacaktır.

Mercedes, sezonun kalan bölümünde çoğu yarıştan rahat bir şekilde 1-2 sonucu alırsa bu ihtimaller tersine dönebilir ancak bunun da pek mümkün olacağını düşünmüyorum.

Sezonun ikinci yarısının da en az ilk yarıda olduğu kadar heyecanlı ve yakın geçmesi dileğiyle.

tr.motorsport.com