2016 Formula 1 sezonu geride kaldı. Hazır yıl da bitiyorken ve birkaç hafta sonra Akademi Ödülleri havasına girmeye başlayacakken, 2016'yı ödüllerle uğurlayalım dedik. Bu sefer kategorilerimiz sinema dünyasından değil, bir kısmı kazananı dışında rakipsiz kategoriler, bir kısmıysa sonradan ortaya çıkan adayların bir anda alıverdiği ödüller.
Yılın pit ekibi: Williams
Şu ödülü Williams'a vermek kadar şaşırtıcı hiçbir şey yok. Sezonun 14 yarışında en hızlı pit stop'u, hatta bazen en hızlı ilk iki pit stop'u gerçekleştiren Williams Martini Racing, üstüne üstlük Bakü'de Felipe Massa'ya yaptığı 1.92 saniyelik pit stop ile de Formula 1 tarihinin en hızlı pitini gerçekleştirdi. Ayrıca sağlık sektörüyle birlikte çalışan Williams, yenidoğanlarda yaşanan sağlık sorunlarına daha hızlı müdahale için eğitimler verdi ve bu alanda çok faydalı işlere imza attı. Hala strateji konusunda pek becerikli değiller, zamanla onu da çözeceklerine inanıyoruz.
Yılın geri vitesi: Pascal Wehrlein
Hayır, yılın geri vites ödülü Mercedes'in Lewis Hamilton'a verdiği takım emrinden cayması, ya da Sebastian Vettel'in yarış direktörü Charlie Whiting'e telsizden küfretmesinden sonra özür dilemesiyle alakalı değil. Gerçek geri vitesten bahsediyoruz. Pascal Wehrlein, 2016 Avusturya Grand Prix'sinin startında yanlış grid cebine yerleşti. Felipe Massa'nın pitten başlayacak olmasıyla bulunması gereken cebin tam önü boşalan Manor pilotu, hatasını fark edince geri vitesi seçip yavaşça kendi grid pozisyonuna döndü. Kırmızı ışıklar yarım saniye erken yansaydı, yarış sonunda çok değerli bir puan alan Wehrlein ceza alabilir ve puanlara yarış başlamadan veda edebilirdi. Hızlı ve pratik bir çözüm, tebrikler Pascal.
Yılın sarı Formula 1 aracı: Renault RS16
Uzun zamandır gridde aradığımız bir renk, sarı. 2011'den sonra Renault sarısına veda ettiğimiz Formula 1'e bu güzel rengin geri dönüşü şerefine bir ödül bulmamız gerekiyordu. Bir motor sağlayıcısı olarak Renault'ya verecek bir ödül bulmak kolay, zira şu sıralar TAG Heuer logosuyla yer alsa da Red Bull Racing Team'in bu sezonki harika yarışlarında güncellenmiş motorun da faydası var. Ne var ki, bu sezon Renault fabrika takımının vasatın dahi altında kalan, yanında yarışırken Esteban Gutierrez gibi özelliksiz bir pilotu bile rekabetçi gösterebilen yetersizlikte bir aracına tahammül etmek zorunda kaldık. Ama o kadar güzel görünüyordu ki, sadece Renault'nun yarıştığı bu kategoride de ne yapıp edip geçilmesinden korkmamıza rağmen ödülü RS16'ya verdik. 2017'de tekrar toparlamaları dileğiyle.
Yılın serbest düşüşü: Daniil Kvyat
Üçüncü dünya ülkelerinin para birimlerinden daha fazla düşüş yaşayan Rus pilot, sadece yanlış zamanda yanlış yerde olmasıyla kariyerini neredeyse bitirme noktasına geldi. Sezonun başında Çin'de Vettel'le temas yaşamasına rağmen Red Bull'a ilk podyumunu getirdi, ardından Sochi'de bir kez daha (aslında iki kez daha) Vettel'e çarpınca Daniil Kvyat'ın yüzünde bir hedef tahtası belirmeye başladı. Sochi'deki Grand Prix öncesi üçüncü virajı gören tribüne Kvyat'ın adı verilmişti. Kvyat'ın Vettel'le ikinci teması ve bir anlamda kariyerinin kırılma noktasının burada yaşanması da ayrı bir kara mizah unsuru. Buraya kadar Kvyat'ın biraz azarlamayla kurtulması gerekiyordu. Fakat diğer yandan Max Verstappen'in Toro Rosso kontratı sezon sonunda bitiyordu ve gridde onu istemeyecek hiçbir takım yoktu. Red Bull, Formula 1'in yeni nesline hükmetmesini beklediği bu genç pilotu apar topar A takıma yükseltmek için bir fırsat arıyordu, Daniil de bu fırsatı karbon fiber tepside (Vettel'in ön kanadı olduğundan şüpheleniyoruz) takımına sunuverdi. Neyse ki Pierre Gasly'nin yetersiz GP2 sezonu Kvyat'a bir yıllığına daha F1'de kalma fırsatı verdi. Umarız yeniden kendini kanıtlar ve kariyerini tekrar rayına oturtur.
Yılın yükselişi: Max Verstappen
Şaşırtıcı bir ödül değil, hatta başka aday bile düşünmeyebiliriz bu ödül için. Üç yıl önce kartingde yarışan Max, üç yıl sonra Formula 1'e yükselmekle kalmadı, "en genç" ile başlayan rekorların önemli bir kısmını yerle bir ederken bir de Grand Prix galibi oldu. Sırtına roket taksanız, bundan daha ivmeli yükselemezdi. İşin korkutucu tarafı ne biliyor musunuz? Max Verstappen daha yeni başlıyor. Henüz şampiyonluk mücadelesi vermedi, henüz dominant bir aracın kokpitine oturmadı. Tüm bunlar olduğunda, bir kaç yıl sonu ödülünü, belki de hepsini birden alacak bir pilot halina gelecek. Söylemiştiniz dersiniz.
Yılın emekliliği: Nico Rosberg
Bu yıl o kadar çok emeklilik haberi aldık ki... Sadece Formula 1'den de değil hem, Mark Webber, Audi, Volkswagen, Yvan Muller derken sonbahar bittikten sonra yaprak dökümü yaşandı motorsporları dünyasında. Bazı emeklilik haberlerini bekliyorduk, Felipe Massa yaş haddinden emekli olup oğlu Felipinho'yu yetiştirecekti, orası tamam. Jenson Button da 2000'den beri devam ettirdiği kariyerinde artık yarışma isteğini kaybetme noktasına gelmişti, ona da tamam. Ki zaten üçüncü şampiyonluğu Moby Dick peşindeki Kaptan Ahab takıntısıyla isteyen Fernando Alonso hariç, o garabet McLaren-Honda'yı kim sürse yarışma isteğini yitirir. Bu yüzden Button'ın bir yıllık ara süsü verilmiş emekliliği de üzücü, fakat beklenmedik değildi.
Ama Rosberg... Herkesin ağzını açık bırakıverdi. Zirvedeyken veda etmek hiç kolay değildir. Hem de o yıllardır aradığınız zirveye henüz ulaşabilmişken. Çok cesur bir hareketle, özellikle de pilot piyasasını karıştırıp F1'siz aylarda çıldırmamızı önlediği için düşünceli bir davranışla Nico Rosberg, ilk ve tek şampiyonluğu sonrası emekliliğe adım attı. Casey Stoner gibi her fırsatta "Acaba dönüyor mu?" haberleri yapılacaktır, aldırmayınız. Emeklilik kararını açıkladıktan sonra mutlu ve özgürleşmiş görünüyordu Nico. Canı çok sıkılmadığı sürece dönmesi zor. Dünya tatlısı bir kızı, mutlu bir ailesi ve Monaco'da evi var, kıdem tazminatıyla bir ev daha alır, kirasıyla gül gibi geçinir giderler. Bu süre içinde Formula 1'i özlerse eğer, belki bu eski dünya şampiyonunu yeniden pistte görebiliriz.