Dieselgate skandalı, Federal Ticaret Komisyonu'nun (FTC) markayı belge yok etmekle suçlaması üzerine yeniden alevleniyor.
Amerika Birleşik Devletleri'nde ait bir kurum olan Federal Ticaret Komisyonu (FTC), Volkswagen'in emisyon skandalı ile ilgili bazı belgeleri yok ettiğini neden göstererek soruşturmayı yeniden başlatmak istiyor.
Reuters'e göre FTC'nin Perşembe günü mahkemeye başvurarak Volkswagen AG'nin A.B.D. kolundan yeniden ifade alınmasını istedi.
FTC, bu konuyu mart ayından beridir araştırıyor. Kurum, ağustos ayında VW'den bir tanığın yazılı ifadesini aldı ve bu tanık 250 sorunun tamamını yanıtlayamadı. FTC, bir başka Volkswagen çalışanını sorgulamayı talep ediyor.
Volkswagen, Dieselgate ile alakalı olarak muhbirlere ve eyalet davalarına ait bazı belgeleri yok etmek ile suçlanıyor. Haziran ayında eski bilgi teknoloji çalışanı Daniel Donovan, kanıt yok etmeyi reddettiği için kovulduğunu iddia etmişti ancak Volkswagen bu durumda Donovan ile anlaşmaya varmıştı.
Bundan bir ay sonra üç A.B.D. eyaleti, mühendislik bölümünden en az 8 kişinin yapmamaları yönünde emir alana kadar Ağustos 2015'e ait suçlama içeren kanıt yok ettiğini iddia ederek markaya suç duyurusunda bulunmuştu.
2015'in eylül ayına geldiğimizde Volkswagen, dizel motorlu araçlarda hileli yazılıma sahip cihaz kullandığını ve otomobillerin yasal sınırdan 40 kata kadar daha çok kirletici salınımı yaptığını kabul etti. Skandalın ortaya çıktığı A.B.D.'de 475,000 araç etkilenirken bu rakam dünya çapında 11 milyonu buluyor.
Volkswagen, sonuç olarak 16.5 milyar dolar (yaklaşık 54.34 milyar TL) ödemeyi kabul etti. Bu rakamın içinde avukat masrafları, çevreci enerji çalışmalarına yapılan ödemeler ile bayilere ve eyaletlere ödenen telafi ücretleri yer alıyor. Bunun 10 milyar dolar (yaklaşık 32.94 milyar TL) civarında bir bölümü ise araç sahiplerine telafi programına ayırılacak. VW, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklama sonucunda kayıt yaptıran kullanıcıların %78'inin araçlarını geri satma seçeneğini tercih ettiğini belirtti.
Cuma günü yayınlanan bir açıklamada VW sözcüsü Jeannine Ginivan, firmanın "A.B.D. Adalet Bakanlığı ve diğer hükûmet ajanslarıyla birlikte çalışmaya devam ederek müşterileriyle arasını düzeltmeye ve adil bir çözüm bulmaya çalıştığını" belirtti.