Sebastian Vettel, Aston Martin'e katıldığında artık 'zirvede olmadığını' düşündüğünü kabul ederken, bu süreçte kafasındaki soru işaretlerini susturmak istediğini söyledi.
Sebastian Vettel, 2021 sezonu öncesinde Racing Point'in Aston Martin olarak yeniden markalaşmasıyla takıma katıldı. Bu hamle, 2020'de Ferrari ile geçirdiği zor sezonun ardından kariyerini yeniden rayına oturtma çabasının bir parçasıydı.
Aston Martin ile geçirdiği iki sezon boyunca Vettel'in en iyi sonucu 2021 Azerbaycan Grand Prix'sinde elde ettiği podyum oldu. Aynı yıl Macaristan Grand Prix'sinde de ikinci sırada finiş görse de, yarış sonrası yakıt örneğinin yetersiz çıkması nedeniyle diskalifiye edildi. Vettel, 2022 sezonunun ardından Formula 1'e veda etti.
Kariyerinde 53 grand prix zaferi bulunan dört kez dünya şampiyonu Alman pilot, Aston Martin'e katılırken asıl amacının kendisine 'bunu hâlâ yapabildiğine' dair bir güvence vermek olduğunu söyledi.
Vettel, bu duygunun idolü ve vatandaşı Michael Schumacher tarafından da yaşandığını öğrenmenin kendisi için çok çarpıcı olduğunu ifade etti.
Beyond the Grid podcast'inde konuşan Vettel, süreci şu sözlerle anlattı: "2020 COVID nedeniyle gerçekten garip bir yıldı. Yarışmıyorduk. Daha önce hiç sahip olmadığım kadar uzun ve güzel bir ara verdim ve bunu ailemle birlikte çok keyif alarak geçirdim. Aynı zamanda çocuklar büyüdükçe dünyadaki sorunların daha fazla farkına varmaya başladım ve bunların beni nasıl etkilediğini, benim de onları nasıl yansıttığımı gördüm."
"O dönemde muhtemelen artık zirvede değildim ve Aston Martin ile yeni bir meydan okumaya başladım."
"Sanırım aslında aradığım şey şuydu: 'Bunu hâlâ yapabiliyor muyum?' Bu kulağa saçma geliyor olabilir, çünkü elbette yapabiliyorum. Bunu defalarca kanıtladım."
"Ama bugün griddeki tüm pilotlarda bu duygu var."
"Yıllar önce Michael ile bu konu hakkında konuşmuştum ve o da bunu yaşadığını söylemişti. O gelmiş geçmiş en iyi pilot ve o bile bunu yaşamış. Ben onunla büyüdüm, duvarımda posterleri vardı. Yarışla ilgili hayal edebileceğim her konuda en iyisiydi. Ve o bile güvensizlik yaşıyordu. Bunu duyduğumda 'Ne! Sen de mi?' diye düşünmüştüm."
"Yani bu hepimizde var."
"Sonuçlar açısından bakıldığında, elbette takımın daha hızlı gelişmesini isterdim. Ama o yıllar benim için çok önemliydi, çünkü sürüşümle yeniden gerçekten rahat hissetmeye başladım."
"Bence kariyerimin ilerleyen bir döneminde bile zirve performanslar sergiledim. Ama genel anlamda elbette artık mutlak zirvede değildim."
tr.motorsport.com