17 Ağustos 1999 Marmara Depreminde enkaz altında kalan Milli Motosikletçi Kenan Sofuoğlu, bir gün öncesinde ise ilk yarışını kazanmıştı..



Deprem gecesi oturdukları 5 katlı apartmanın enkazında kalan Sofuoğlu'nun yaşam mücadelesi dünya şampiyonluğuna kadar sürdü.

O da diğer insnalar gibi enkaz altında kalmıştı. Enkaz altındayken bir gün öncesinde kazandığı ilk yarışmayı ve gelecekteki şampiyonluk hayallerinin yok olduğunu düşünüyordu.

Ölümle kalım arasındaki o anda bir daha yarışamayacağını bile düşünen Sofuoğlu depremden sonra 14 yıl içinde 3 kere Dünya şampiyonluğu ve bir çok kez uluslararası dereceler aldı.


İşte Sofuoğlu'nun deprem anısı; "Can kaybının dışında ailemin maddi açıdan da çok sıkıntısı oluştu. Biz de varımızı yoğumuzu kaybetmiştik. Bir dairemiz altında da arabamız vardı onlar tamamen yok oldu". Enkazdan çıktıktan sonra motor sporlarıyla uğraşmaya devam ettim. İlk yarışımı depremden bir gün önce kazanmıştım fakat bir gün sonra deprem olunca hayallerim yıkıldı ve 'bir daha yarışamayacağım' diye düşündüm. O dönemde çok üzülmüştüm. Deprem sonrası oluşan psikoloji ve yaşam koşullarının hayata günübirlik bakmaya itti. Enkazdan ilk çıkanın kendisi ve 2002 yılında vefat eden abim Bahattin'di. Deprem bittikten 1 saat sonra oturduğumuz 5 katlı binanın tamamen yok oldu.Babam enkazın altında kalmıştı. Sinan abiminde ayağı kırık olduğu için Bahattin abim ve ben binanın üzerine çıktık babamı bulmak için. Babamın sesini duyuyorduk ama nerede olduğunu bulamıyorduk. En son babamı bulduk. Büyük bir kayanın altında zorda olsa abimle birlikte babamı çıkardık"

Herşeyimizi kaybetmemize rağmen kendimizi teselli eden tek şeyin aynı evde yaşayan hiç kimseye zarar gelmemesiydi.

Sofuoğlu, deprem sabahı hayatında ilk defa kefene sarılmış insanlar gördüğünü, ileri ki dönemlerde hayatın ne getireceğini kimsenin bilemeyeceğini 2-3 yıl arayla kardeşi, abisi ve babasını kaybettğini anlattı.

Deprem sonrasında Türkiye'nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelen yardımlarla Sakarya'nın ayağa kalkmaya başladığını vurgulayan Sofuoğlu, bölgenin çok hızlı değişim yaşadığını, bu değişime kendilerinin de ayak uydurarak işlerini düzelttiklerini sözlerine ekledi.