Formula 1’de 2026 Lastik Testi: Takımlar Abu Dhabi’de Yeni Dönemi Denedi
Formula 1’de 2026 sezonu için hazırlıklar kapsamında, mevcut 10 takım Abu Dhabi’de sezon finalinin ardından pistte kalarak her biri birer “mule car” (geçiş aracı) ile Pirelli’nin yeni nesil lastiklerini test etti. Pirelli’nin 2026 lastikleri için yürüttüğü mule car programı, yıl boyunca sekiz farklı pistte toplam 12 ikişer günlük seansla devam etmişti. Ancak Abu Dhabi’de gerçekleştirilen bu son test, tüm takımların aynı anda piste çıktığı ilk kapsamlı sınama olması nedeniyle büyük önem taşıdı.
Testte, takımlar Pirelli’nin belirlediği sıkı programın dışına çıkarak bazı yenilikçi tasarımları da deneme fırsatı buldu. İşte Abu Dhabi’deki testten öne çıkan başlıklar…
Mule Car’ların Hızı
Lastik testi, takımlar için faydalı olsa da, gerçek 2026 araçlarının performansını tam olarak yansıtamıyor. Bu araçlar, mevcut teknik düzenlemelerle hazırlanmış ve 2026’ya en yakın şekilde uyarlanmış geçiş araçlarıydı.
Abu Dhabi, maksimum yere basma kuvvetinin gerekmediği bir pist olsa da, testte kullanılan araçların yere basma seviyeleri Grand Prix hafta sonuna kıyasla belirgin şekilde azaltıldı. Bunu tur zamanları da ortaya koydu: Mercedes pilotu Kimi Antonelli’nin kaydettiği en hızlı tur 1:25.170 oldu. Bu süre, Mercedes’in hafta sonu sıralama turlarındaki en iyi derecesinden 2.5 saniye daha yavaştı ve testteki en küçük farktı. Tüm takımların ortalama farkı ise 3.93 saniye olarak ölçüldü.
Antonelli’nin turu agresif bir sıralama turu olmasa da, FIA Tek Koltuklu Araçlar Direktörü Nikolas Tombazis’in mevcut araçlara kıyasla 1-2 saniye civarında performans kaybı öngörüsünü destekler nitelikteydi.
Mule Car’ların Değeri
Tur zamanı, tek boyutlu bir gösterge olarak öne çıkıyor. Williams takım patronu James Vowles, mule car’ların “2026 yılı için çok uzakta” olduğunu ve asıl çalışmaların simülatörde yapıldığını belirtti. Çünkü aerodinamik denge özellikleri, 2026’daki daha yüksek sürüş yüksekliği ve değişen süspansiyon gibi detaylar, gerçek performansı yansıtmıyor.
Pilotlar için de bu testler sınırlı fayda sunuyor. Zira halen eski güç üniteleri kullanılıyor ve 2026’da kritik olacak enerji geri kazanım sistemlerini yönetme veya sürüş tekniğini buna göre değiştirme imkânı bulunmuyor.
Yine de, takımlar için gerçek pist koşullarında lastik verisi toplamak, modellerini geliştirmek açısından önemli. Özellikle Pirelli, farklı hamurlar arasındaki tur zamanı farkını (hedef 0.7-0.8 saniye) ve lastiklerin aşırı ısınma veya tanelenme eğilimlerini değerlendirme fırsatı buldu. Takımlar, son 14 aydaki prototip lastiklerle elde edilen deneyimleri ve Pirelli’nin sanal lastik modeliyle olan uyumu da bu testte karşılaştırabildi.
Önceki testlerde Pirelli’nin belirlediği program uygulanırken, Abu Dhabi’de takımlar kendi planlarını özgürce uyguladı ve bu sayede daha fazla veri toplandı.
Ön Kanat DRS Sistemi İlk Kez Piste Çıktı
2026’da F1 araçlarında ön ve arka kanatlarda aktif aerodinamiğe geçilecek ve bu sistemler düzlüklerde sürtünmeyi azaltacak. Mule car’larda, Monza’da kullanılan kanat seviyeleriyle bu aerodinamik profil taklit edildi ve arka kanat DRS sistemi, yalnızca DRS bölgeleriyle sınırlı kalmadan kullanıldı.
2026’da ise FIA’nın belirleyeceği, çekişin sınırlı olmadığı pist bölümlerinde hem ön hem arka kanatlar açılabilecek. Abu Dhabi’de ilk kez bu sisteme yönelik prototipler görüldü.
Mercedes, Antonelli’nin aracı üzerinde, ön kanadın üst elemanlarının büyük bir tüple burun konisine bağlı olduğu basit bir sistem denedi. Ferrari ise Pirelli’nin özel testlerinde kullandığı daha rafine bir sistemi piste çıkardı; burada aktüatör, karbon bir bağlantı parçası aracılığıyla ön kanadın arkasında gizlenmişti.
Bu testte, ilk kez düzlükte ön kanatların açıldığı gözlemlendi. Ancak sistemler henüz oldukça temel düzeyde ve 2026’daki nihai uygulama bundan çok farklı olacak.
Lastikler ve Jantlar: 2026’da Farklı Bir Görünüm
Pirelli, 2026 lastiklerinin yanak kısmında yenilenen marka logosunu tanıttı. Ayrıca, Pirelli’nin başındaki Mario Isola’nın da gösterdiği üzere, yeni lastikler 2025’e göre belirgin şekilde daha dar ve küçük olacak. Bu değişiklik, ağırlığı azaltmak ve öncelikle sürtünmeyi düşürmek amacıyla yapıldı.
Takımlar, bu testte dar lastiklerin yol tutuşunu ve değişen temas alanını daha iyi anlama fırsatı buldu. Lastik boyutundaki değişiklik, tamamen yeni bir tasarımı gerektirdi.
Bir diğer önemli yenilik ise jantlarda yaşandı. Bugüne kadar standart tedarikçinin uyarladığı jantlarla testler yapılırken, 2026’da takımların tasarım konusunda daha fazla özgürlüğü olacak. Abu Dhabi’de takımlar, 2026’da kullanılacak yeni tip jantlarla sınırlı sayıda sürüş gerçekleştirdi.
McLaren’ın kendi jantlarını getirdiği düşünülürken, Williams da mevcut kurallarda alışılan kapaklar olmadan, açık tekerleklerle piste çıktı. Bu, hem ağırlık tasarrufu sağladı hem de estetik açıdan dikkat çekti.
Lando Norris #1 Numarayı Beklemek Zorunda Kaldı
Yeni dünya şampiyonu Lando Norris, testin sabah bölümünde McLaren’inin direksiyonuna geçti ancak istediği gibi #1 numarayla değil, her zamanki #4 ile piste çıktı. Norris, yeni statüsünü özel tasarım altın kask ve şampiyonluk logolu ürünlerle kutladı.
Norris’in istediği numarayla hemen piste çıkamamasının nedeni, sezonun teknik olarak henüz sona ermemiş olmasıydı. Resmi şampiyonluk ve numara değişikliği, FIA’nın yıl sonu ödül töreninde (bu yıl Özbekistan’da düzenlenecek) resmen onaylanıyor. Testte ise araç üzerindeki numaraların yarış kontrolü ve zamanlama sistemi için hâlâ geçerliliği bulunuyor. Şu anda #1 numara hâlâ Max Verstappen’e ait.
Red Bull’un Yeni Pilotları Piste Çıktı
Red Bull, geçmişte genç pilot testlerinden en fazla yararlanan takımlardan biriydi. Günümüzde ise bu testler, daha çok mevcut programa entegre isimlere ya da çaylaklara güvenli şekilde uzun sürüş imkânı sunuyor.
Bu kez Red Bull, 2026’ya hazırlık için iki yeni pilotuna önemli bir fırsat verdi. Yeni Red Bull Racing pilotu Isack Hadjar, mule car ile tam gün çalıştı. Takım, bu sürüşün Hadjar’ı daha iyi tanımak ve gelecek yıl öncesi ilişkiyi geliştirmek açısından “son derece değerli” olduğunu belirtti.
Racing Bulls’un yeni pilotu, F1 çaylağı Arvid Lindblad ise ilk resmi turlarını attı. Daha önce sadece özel testlerde veya Red Bull ile FP1 seanslarında piste çıkan Lindblad’ın günü araçtaki bir sorun nedeniyle erken bitti, ancak takım Lindblad’ın “çok iyi adapte olduğunu” ve temel alışkanlıkları kazandığını ifade etti.
Bazı Pilotlar Teste Katılmadı
Takımlar, toplamda 13.984 kilometre (8698 mil) sürüş gerçekleştirdi. Genç pilot testleriyle birlikte gün boyunca toplam 25 pilot piste çıktı; bunlardan 15’i önümüzdeki sezon yarışacak isimlerdi.
Teste katılmayan beş isim: Max Verstappen, George Russell, Fernando Alonso, Lance Stroll ve Franco Colapinto oldu. Red Bull, mule car’ı Hadjar’a teslim ettiği için bu anlaşılır bir tercihti; Verstappen’in de teste özel bir ilgisi olmadığı gözlendi. Mercedes’te ise ilk sezonunu geçiren Antonelli, tam gün sürüş yaptı.
Alpine’in Franco Colapinto’ya neden sürüş şansı vermediği netlik kazanmazken, takım “tüm odağımızı gelecek yıla verdik” açıklaması yaptı ve Pierre Gasly’i referans pilot olarak tercih etti. Aston Martin ise iki as pilotunun da katılmadığı tek takım oldu; test ve yedek pilot Stoffel Vandoorne direksiyona geçti.
Testin En Hızlı İsmi Kimdi?
Testteki tur zamanlarının çok fazla önemi olmasa da, sonuçta bir isim son resmi testin en hızlısı olmayı başardı. Testler gün ışığında, değişken programlarla ve farklı pist koşullarıyla gerçekleştirildiği için zamanlar kıyaslama açısından sınırlı değer taşıyor.
Yine de, bu dönemin son resmi testinde en hızlı turu Jak Crawford kaydetti. Crawford’un 1:23.766’lık derecesi, Aston Martin’in Grand Prix sıralama turlarındaki en hızlı turundan yaklaşık 0.8 saniye daha yavaştı.
trf1.net