Siyasette bir haftanın çok uzun zaman olduğu söylenir ancak Formula 1'de bir haftada her şey bir anda değişebilir.

Bu sporda algılar çok hızlı değişebiliyor. Avusturya GP'nin hemen ardından gerçekleştirilen Steiermark GP'de Racing Point araçlarının ne kadar hızlı olduğu gerçeğiyle yüzleştik.

Red Bull Ring'deki ilk yarışta "Pembe Mercedes"in Racing Point için ileri yönde bir adım olduğu açıktı ancak ikinci yarışta tüm gerçekler açığa çıktı.

Red Bull Racing takımı, Racing Point'ten sadece orta sıra takımlarının değil kendilerinin de korkmaları gerektiğini kabul etti. Red Bull, 2021'de Aston Martin olacak takımdan daha da fazlasının geleceğini işaret etti.

Ancak takımın performansı, 2020'nin en sürpriz adımlarından birisinin atılmasıyla yani Sebastian Vettel'in 2021'de Aston Martin adına yarışacak olmasıyla yeni bir seviyeye taşınabilir.

Vettel için Racing Point takımı bir süre öncesine kadar hayali bir seçenek olsa da, artık bu birliktelik herkese göre çok mantıklı bir şekil aldı.

Aslına bakarsanız, Racing Point gelecek senelerdeki araçlarının ne kadar güçlü olabileceği konusunda Vettel'i ikna etmeye çalışmıyor.

Bunun yerine, koronavirüs sürecinden etkilenen kurallar Racing Point aracının en azından gelecek sene nasıl olacağını işaret ediyor.

2021 için araçlarda minimum seviyede değişiklik yapılmasına izin veriliyor. Bu yüzden önümüzdeki 18 ay boyunca takımların güç dengelerinde büyük değişikliklerin olması beklenmiyor. Yani bu sene hızlı olan araç, muhtemelen gelecek sene de hızlı olacak.

Dahası, takımlar 2022'deki büyük değişikliklere bütçe sınırı ile hazırlanmak zorunda olacaklar. Büyük takımlar bütçe sınırına uyarken bazı sıkıntılar yaşayabilirler. Bu durumda halihazırda benzer oranda harcama yapan orta sıra takımları içerisinden öne çıkanlar olabilir.

Geçen hafta Racing Point ihtimalini değerlendiren Vettel, kapıyı açık bırakmıştı: "Neler olacağınız henüz bilmiyorum. Yarış benim için aşırı önemli. Ardından gelecek haftalarda ve aylarda, benim için çıkacak fırsatlara bakacağız."

"Bundan bağımsız bir şekilde, Racing Point çok güçlü bir etki bıraktı. Bu sene için kesinlikle iyi durumdalar."

"O takımın bir bölümünü tanıyorum. Takım çalışanlarından bazılarını, geçmişten oldukça iyi ve uzun zamandır tanıyorum. Bu sene onların mücadele edebilecekleri ve geliştirebilecekleri bir araca sahip olmaları iyi bir fırsat."

Vettel'in son haftalardaki açıklamaları, Ferrari'den ayrılmasının kendisiyle alakalı olmadığı, Ferrari'nin bu şekilde bir karar aldığı ancak kendisinin yarışmaya istekli olduğu yönündeydi.

Vettel, F1'den sıkılmış olsaydı en azından bir sene ara vereceğini söyleyebilirdi ancak o aksine Ferrari'nin kararından ve düşmüş olduğu durumdan memnun olmadığını, devam etmek istediğini net bir şekilde ifade etti.

Vettel, özellikle Avusturya GP'den önce yaptığı açıklamada doğru paketle devam etmek istediğini belirtmişti.

Vettel, "Çok rekabetçi bir yapıya sahibim. Bu sporda çok şey başardım ve daha fazlasını başarmaya motive olmuş durumdayım."

"Bunu başarabilmek için doğru pakete, doğru insanlara ihtiyacım var. Şu an için bunu istiyorum. Doğru fırsatlar çıkarsa, onu kabul ederim. Ancak doğru fırsatlara sahip olmayacaksam, o zaman muhtemelen başka bir şey yaparım." demişti.
Aston Martin F1 takımı, Vettel için doğru paket mi?

Araç şu anda yeteri kadar hızlı görünüyor. Açık bir şekilde mevcut Ferrari'den daha hızlı. Aynı aracın temel olarak 2021'de de kullanılacak olması cesaret verici olacaktır.

Ancak muhtemelen Vettel, Renault'nun yaptığı protestonun da sonuçlarını görmek isteyecektir. FIA'nın Racing Point'in kurallara aykırı parça kullandığını belirlemesi, aracın kalanı üzerinde de olumsuz etkiye neden olabilir.

Bir diğer önemli etmen ise motor. Bu hamle ile Vettel, Mercedes ailesine girme şansı yakalayacak.

Tabii ki bu bağlantı, fabrika takımı adına yarışıyormuş gibi güçlü olmayacak ancak yine de bağlantı kurulacak ve fabrika takımında olası bir bir ihtiyaç olması halinde yani Hamilton ya da Bottas ayrılırsa Vettel değerlendirilebilecek.

Lawrence Stroll'ün yönetiminde Aston Martin'in gelecek için kurduğu güçlü planlar da Vettel'e ihtiyacı olan şeyi yani bir otomobil markasının desteği ve kendi etrafında mutlu olabileceği bir takım kurma fırsatını verebilir. Birlikte güzel bir şey oluşturabilirler.

Vettel, uzun süredir sevilmediği ya da pek takdir edilmediği ortamda eskisi kadar güçlü olamadı. Aston Martin'de ona böyle bir ortam sunulursa, Red Bull ve Ferrari'deki ilk günlerine benzer hissi yeniden yakalayabilir.

Tabii Vettel takıma katılmaya karar verirse, o zaman Racing Point için hangi pilotla yollarını ayıracağına dair sıkıntılı bir süreç başlayacak.

En büyük aday, sözleşmesinde erken bırakmasının önünü açabilecek maddesi olan Sergio Perez gibi görünüyor.

Perez'in takıma olan sadakatine ve 2018'de Force India'nın kapatılmaya yakınken satılmasına yardımcı olmasına karşı onu takımdan göndermek acımasızca olacak ancak F1'de bazen acımasız oyunlar oynanabiliyor.

Tabii ki Perez'in takıma getirdiği sponsor katkısını da unutmamak lazım. Bunu telafi etmek kolay olmayacak.

Bunun dışında Racing Point yönetimi de muhtemelen Vettel - Perez kadrosunun, Vettel - Stroll kadrosundan daha güçlü olacağını biliyorlar. Vettel - Perez ikilisi ilk 3 için mücadele edebilecekken, Vettel - Stroll ikilisi 5. sıraya kadar düşebilir.

Pek düşünülmeyen şey gerçekleşip, takım Stroll'ü takımda farklı bir pozisyona getirerek Vettel ve Perez'in yarışmasına izin verir mi? Buna inanmak zor olsa da F1'de neredeyse hiçbir şey imkansız değildir.

Top artık Vettel'de. Britanya GP öncesine kadar Vettel'in anlaşmayı imzalaması ve bu kararın Silverstone'da duyurulması bekleniyor.

Birkaç hafta önce Vettel'in Racing Point'le anlaşması hayatının kumarı olurdu ancak artık hayatındaki en akıllıca hamlelerden birisi olabilir.

tr.motorsport.com