2021 Formula 1 sezonunun baş kahramanları Mercedes ve Red Bull arasında çok az bir fark olması, takımların farklı yarışlara göre aerodinamik çözümlerini yeniden düşünmelerini gerektiriyor.

Herhangi bir alanda bulunacak çok küçük performans kazancı, iki araç arasında anında etkisini gösterebiliyor ve sıralamalar değişebiliyor. İki takım şu anda ayarlar konusunda adeta kedi fare oyunu oynuyor.

Takımlar yere basma gücü seviyelerine, özellikle de arka kanat konfigürasyonlarına odaklandılar. Her iki takım kendi ihtiyacına uygun yere basma gücü seviyesini tercih ediyor. Bunun sıralamalar ve yarışta lastikler üzerinde de etkisini gösteriyor.

Açıkçası esnek kanat tartışmaları, her iki takımın tasarımlarına dikkatleri çekti ancak inanılmaz bir şekilde yakın geçen şampiyonada tek gelişim bu alanda kaydedilmedi.



Portekiz GP, takımların birbirlerine o kadar yakın olduklarının ve birbirlerine üstünlük sağlamak için tavizler verdiklerinin ilk gerçek işaretiydi.

O yarışta Lewis Hamilton'ın aracına düzlükte daha hızlı olması için düşük yere basma gücü üreten arka kanat takılmıştı. Hamilton bu sayede takım arkadaşı Valtteri Bottas'la ana rakibi Max Verstappen'i geçme şansı bulmuştu.

Hamilton'ın kullandığı o kanadın orta kısmında iki destek kolu yer alırken planyalar daha az açılıydı. Yani düzlükte hızlı olmasına yardımcı olacak tasarım kullanılmıştı.



Arka kanatlarla alakalı ilk gerçek drama, İspanya'da başladı. Red Bull, yüksek yere basma gücü gerektiren piste uygun yeni bir arka kanat getirmişti.

O kanat, Barselona pistinin düşük hızlı virajlarının gerektirdiği yere basma gücünü ve dengeyi sağlamak için daha geleneksel bir şekle ve daha derin bir profile sahipti.

Ancak bir taraftan rakiplerini takip eden takım, bir daha Portekiz'deki gibi geçilme riskiyle karşı karşıya kalmamak için 3. antrenman seansından itibaren kaşık şeklindeki arka kanadı kullandı.

Aslında bu, Lewis Hamilton ve Toto Wolff'ün antrenmanlardan sonra arka kanatın esnekliğiyle alakalı söylediklerinden sonra atılmış bir adımdı denebilir.



Monako GP'ye gidildiğinde her iki takımda da yüksek yere basma gücü üreten arka kanat yer alıyordu.

Ancak diğer takımların aksine, Red Bull o yarışa hem ekstra stabilite hem de az da olsa yere basma gücü sağlayan T-kanat olmadan çıktı. Mercedes ise pilotlarına, Red Bull'u daha fazla zorlamaya yardımcı olacak ve aracın arka tarafını daha stabil hale getirecek çift katlı T- kanat verdi.

İspanya GP'nin ardından Azerbaycan GP'ye doğru ilerlerken Red Bull ve esnek arka kanadı gündemdeydi. Takımın o kanadı kullanması halinde büyük avantaj sağlayabileceği ancak diğer takımların Red Bull'u protesto edebileceği söyleniyordu.

Ancak Red Bull Bakü'ye tamamen yeni bir tasarımlar geldi. Bu tasarım, Red Bull'un kanadı esnetmeye ihtiyaç duymadan düzlükte hızlı olmasını sağlayacak şekilde tasarlanmıştı yani yere basma gücü kırpılmıştı.



Yeni arka kanadın ana planyasının orta kısmı, daha yumuşak geçişlere sahipti. Bunun dışında arka kanadın kenar plakasındaki hava akımını yönlendirmeye yarayan tüm kısımlar kaldırılmıştı.

Mercedes ise Azerbaycan'da antrenmanlarda W12'den maksimumu almakta zorlandı ve bunun üzerine bir kez daha pilotlarının farkı tasarımlar kullanmalarını istedi.

Bottas, daha fazla yere basma gücü üreten çift destek kollu tasarımı kullanırken, Hamilton daha düşük yere basma gücü üreten arka kanada geçiş yaptı.

Bottas'ın ekstra yere basma gücüne sahip olması lastikleri ısıtmasında yardımcı olmalıydı ancak buna rağmen Fin sürücü zorlanmaya devam etti Hamilton ise öndekilerle aynı performansı tutturmayı başardı.

Esnek kanatları içeren yeni teknik direktif, Fransa GP ile hayata geçti ve takımların kanat tasarımlarının kurallara uymadığı iddiaları rafa kaldırılmış oldu.

Ancak yine de Mercedes ve Red Bull arasındaki kedi fare oyunu Paul Ricard'da da devam etti. Red Bull, cuma günkü antrenman seanslarında Bakü öncesindeki arka kanadı kullanırken hafta sonunun kalanında daha düşük yere basma gücü üreten kanada geçiş yaptı.



Mercedes ise tam tersi bir yol izledi. Takım cuma günü her iki versiyon arka kanadı test etse de, sıralamalar ve yarışta daha fazla yere basma gücü üreten versiyona geçiş yaptı ve buna ek olarak kuğu boyunlu çift destek kolu yerine tek destek kolu kullanıldı.

İki konfigürasyon arasındaki seçim, yalnızca normal koşullar altında kanadın performansı üzerinde bir etkiye sahip olmakla kalmaz, aynı zamanda DRS'nin çalışma şeklini de etkiler.

Günün sonunda Red Bull'un düşük yere basma gücü üreten konfigürasyonu kazandı ve Verstappen'e, pit stoptan sonra Hamilton'ı arkasında tutmaya 2. pit stoptan sonra ise Mercedes pilotlarına atak yapmaya yardımcı olacak düzlük hızını sağladı.

Kanatlar arasındaki bu mücadelenin ilk 7 yarıştaki etkisini görmek büyüleyiciydi. Bu mücadelede her iki takım, zaman zaman pek rahat olmasalar da kendilerine avantaj sağlayacak taktiksel kararlar vermek zorunda kaldılar.

tr.motorsport.com