Geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen etkinlikte spektrumun farklı uçlarında yer alan iki SsangYong modelini tanıdık: XLV ve Korando Sports 4x4

SsangYong denilince akla doğrudan SUV ve pickup modelleri geliyor. Mahindra & Mahindra Grubu'nun alt markası olan Güney Koreli firma, ülkemize ilk girdiğinde uygun fiyatları ile dikkat çekmeyi başarmıştı. İtalyan tasarım devi Pininfarina'nın SsangYong'un da sahibi olan otomobil devi tarafından satın alınmasıyla birlikte Asya'dan gelen büyük ve yerden yüksek araçlar, tasarım konusunda da ünlü İtalyan çizgilerine kavuştular.

Bugün sizlere bahsedeceğim iki otomobil var. Geçtiğimiz hafta perşembe günü, yani 3 Kasım 2016'da, SsangYong'un ve GÜSEM'in (Güvenli Sürüş Eğitim Merkezi) katkılarıyla İstanbul'da düzenlenen bir etkinlik ile markanın iki modelini yakından tanıma fırsatı bulduk. Yazıyı burada "Yolda" ve "Ötesinde" olarak iki alt başlığa ayırmak istiyorum.
Yolda

Tanıdığımız araçlardan ilki, Ssangyong'un B SUV segmentine 1.6 litrelik motoruyla giriş yapan Tivoli modelinin aynı platformdan üretilen daha büyük versiyonu olarak karşımıza çıkan C SUV otomobili. Bahsettiğimiz modeli hepiniz anlamış olmalısınız: XLV.



Adını "eXciting Lifestyle Vehicle - Heyecan verici ve yaşam tarzı sunan araç" sloganından alan XLV, özellikle küçük aileleri hedefleyen Tivoli'nin ardından daha geniş ailelere hitap etmeyi planlıyor. Tivoli platformundan çıkan kompakt SUV modeli, geniş kabini ve arttırılmış yük taşıma kapasitesiyle çocuklu ailelere iyi bir seçenek olmak üzere üretilmiş.

Tasarıma baktığımızda ince profilli ızgara ve farların birlikte sürekli bir çizgi oluşturduğunu görüyoruz. Dıştan oldukça sportif görünen XLV'nin ön yüzünü beğensem de, aynı şeyi arka bölüm için söyleyemeyeceğim. Modelin boyutlarına geçersek araç Tivoli'ye göre 238 mm uzun (4,440 mm). 1,798 mm genişliğe sahip olan otomobilin 2,600 mm'lik aks mesafesi geniş bir iç mekan ve küçük kardeşi Tivoli'ye göre 297 litre artan - 720 litrelik - bagaj hacminin oluşmasına ortam hazırlamış.

Aracın sunduğu diğer donanımlara baktığımızda 7 inçlik dokunmatik ekranda "smart connevtivity" isimli bir özellik görüyoruz. Kullanıcıların akıllı telefonlarını cihaza eşlemesini sağlayan bu özellik ile sürüş esnasında dikkat kayıplarının azaltılması hedeflenmiş. Bu doğrultuda sistem araç hareket hâlindeyken kendisini kapatabiliyor.



Güvenlik donanımlarına baktığımızda ESP, yokuş kalkış asistanı, lastik basınç takip sistemi gibi teknolojilerin yanında XLV, cömert bir hava yastığı ağı sunuyor. Sürücü, yolcu ve diz hava yastıklarının bulunduğu sistem toplamda 7 (elemanlar teker teker sayıldığında 11) hava yastığı sunuyor.

Gündüz farları ile görünüm şıklaştırıldığı modelde gösterge panelinde 6 farklı renk seçeneği sunularak kabindeki kişiselleştirme imkânları arttırılmış.

Güç ünitesine baktığımızda 1.6 litrelik iki seçenek görüyoruz. Bunlardan birisi benzinli, diğeri ise dizel. Gelin bu motorları ufak bir tablo ile inceleyelim:

Motor	Yakıt Türü	Güç (bg)	Tork (Nm)
1.6 CRDi (E-VGT)	Dizel	115 @ 3,400-4,000 d/d	300 @ 1,500-2,500 d/d
1.6 CVVT 16V DOHC	Benzinli	128 @ 6,000 d/d	160 @ 4,600 d/d

Her iki motor seçeneği de 6 ileri kademeye sahip manuel veya otomatik şanzıman ile eşlenebiliyor. Şanzıman seçeneklerinin aktardığı güç sadece ön tekerleklere veya veya dört tekerleğe birden aktarılabiliyor.

Biraz da VGT ve CVVT sistemlerinden bahsedelim. VGT, yani Variable Geometry Turbo, aracın çalışma koşullarına göre turbo geometrisini değiştirerek hem düşük devirlerde, hem de yüksek devirlerde optimum çalışma aralığının yakalanmasına olanak vererek motorun verimini arttırmayı hedefleyen bir sistem. Continuous Variable Valve Timing teriminin kısaltması olan CVVT ise performansın arttırılması, yakıt ekonomisinin iyileştirilmesi ve emisyon değerlerinin aşağı çekilmesi adına motorun supaplarının açılıp kapanma zamanlamasını koşullara göre değiştiren bir sistem. XLV'de, supaplara yataklık eden eksantrik milinden - yeni nesil birçok otomobilde olduğu gibi - iki adet bulunuyor.

XLV modelinin benzinli otomatik versiyonu 87,900 TL'den, dizel manuel versiyonu 91,900 TL'den, dizel manuel versiyonu ise 97,900 TL'den alıcılarını bekliyor.
Ötesinde

SsangYong'un SUV yelpazesinin yanında pickup segmentinde de bir temsilciye sahip. Daha önce Actyon Sports 4x4 modeliyle tanıdığımız Güney Koreli pickuplar da yeni bir modelin gelişiyle yenilenmiş durumda. Daha önce SUV olarak bildiğimiz Korando modeli, adının sonuna Sports takısı alarak ve 4x4 sistem ile donatılarak karşımıza bir pickup olarak çıkıyor.

Bu model üzerinde durmak istiyorum zira Korando Sports 4x4 gerçekten "komple" bir araç olmayı başarmış. Süspansiyonları böylesi bir araç için oldukça yumuşak olan pickup, standart yol koşullarında son derece iyi bir konfor sağlıyor. Ancak bu durum sizi yanıltmasın, Korando Sports 4x4 yolun dışında hiç de boş bir otomobil değil. İnanmıyorsanız şu görüntülere bir bakmanızı tavsiye ederim.







2.0 litrelik CRDi (yine E-VGT teknolojisine sahip) pickup modeli, ürettiği 155 bg güç ve 360 Nm torku 6 ileri manuel şanzıman vasıtasıyla dört tekerleğe birden aktarıyor. Şanzımanda üç farklı seçenek bulunuyor: 2H, 4H ve 4L. 2H sistemi devrede iken güç sadece arka tekerleklere iletiliyor. Araç hareket hâlindeyken hemen orta konsolda yer alan düğme vasıtasıyla düğmeyi sadece bir kere sağa çevirerek 4H moduna geçip dört tekerleğin de motordan beslenmesini sağlayabiliyorsunuz. Eğer normal yollardan sıkılır da yukarıdaki gibi bir parkurda gitmek isterseniz öncelikle duruyorsunuz, vitesi boşa alıp düğmeyi bir kere daha sağa çevirerek 4L seçeneğine geliyorsunuz. Debriyajdan ayağınız çektiğinizde devreye giren sistem ile 360 Nm'nin ne kadar büyük bir çekiş gücü olduğunu anlayabilirsiniz.

9 farklı etaptan oluşan parkurda Korando Sports 4x4 ile %40'lık bir eğim inip çıktık. Aracın çıkarken de inerken de davranışları harikaydı. İkinci viteste yapılan kalkış kontrollü bir çıkış sağlarken, kompresyon ile sağlanan inişte hiçbir şekilde kontrolsüz bir davranış yoktu. İkinci etap biri sağda, diğeri solda bulunan iki hendekten oluşuyordu. Süspansiyon deplasmanı gayet iyi olan pickup bu hendeklere güvenli bir şekilde oturduktan sonra tekerleklere gücü gayet iyi ileterek buradan da alnımın akıyla çıkmamı sağladı.

Bu iki etaptan sonra işler biraz karışmaya başladı. Üçüncü engelimiz %35'lik bir yan eğim idi. Yine tekerleklere iletilen gücün öne çıktığı bu bölgede direksiyon hareketlerinde biraz yavaş kaldığım için aracı biraz yan götürdüm. Ancak sürüş eğitmenim Mahir Bey'in de direktifleriyle yerinde bir kontra ile aracı izine döndürmeyi başardık. Direksiyon tepkilerinin de fena olmadığını söylemeliyim, böylesine ince hareketlerin yapılması gereken koşullarda tepkiler çok ani değil; bu sayede sürüş kararlılığını kolay kolay kaybetmiyorsunuz. Dördüncü etabın adını hatırlayamıyorum ancak art arda gelen çukurların üzerinden geçtik. Sabit gaz ile Korando Sports 4x4 resmen normal bir yolda gidiyormuşuz hissiyatı ile burayı da başarıyla tamamladı.

Beşinci etapta kayalar ile karşı karşıya kaldık. Oldukça bozuk olan zeminden geçerken açıkçası sadece parke taşlarının üzerinden geçiyormuş hissini yaşadım. Süspansiyon deplasmanları o kadar yerinde ve iyiydi ki, gerçekten kayadan geçtiğinizi hissetmeniz biraz zor oluyor.



Gelelim altıncı etaba, SsangYong'un su ile mücadelesi! Ünlem işaretine aldırmayın, her şey oldukça rahattı. Aracın off-road konusundaki yetenekleri beni şaşırtmaya devam etti. Bundan sonra gelen 7'nci ve 8'inci etaplarda çamur ve engebeli yollar üzerinden geçtik, daha önceki etaplarda gösterilen başarı burada da vardı bu yüzden buraları daha fazla detaylı anlatıp canınızı sıkmak istemiyorum. Son etap - gözümü en çok korkutan etap - %45 eğim iniş ve çıkışı idi. Aracın karakteri, güç aktarımı ve hata affetme konusundaki cömert aralığı sayesinde burayı da geçerek parkuru tamamladım. İniş esnasında ayağımı debriyajdan biraz sert çekmiş olsam da, aracın kompresyon ile durumu ele alması çok kısa süre içerisinde gerçekleşti.

Korando Sports 4x4'ün özelliklerinden bahsetmektense, size böyle anlatmanın daha iyi olacağını düşündüm. Sözünü ettiğimiz 2.0 litrelik dizel motora sahip 4x4 manuel otomobilin lansman fiyatını vererek yazımı sonlandırmak istiyorum. Yolda konfor, ötesinde ise büyük bir keyif sunan bu pickup'ın lansmana özel fiyatı 88,000 TL.