Türkiye’de yollarda 20 milyon taşıt var. Bunların tamamı ‘Trafik Sigortası’ yaptırmak zorunda. Çünkü Zorunlu Trafik Sigortası, sürücünün kendisi hariç üçüncü kişilerin can ve mal kayıplarını teminat altına alan bir sigorta türü. Trafik kazası geçirdiğiniz takdirde trafik sigortası, taşımacılık sigortası ve ferdi koltuk sigortası kapsamında tazminat alabilirsiniz. Bu sigortaların sorgulanmasıyla bu haktan faydalanıp faydalanamayacağınızı öğrenmek, barodan yapılacak sorgulamalar ile mümkün.

Tazminat tutarını sigorta eksperleri belirliyor. Kaza yapan aracın trafik sigortası yoksa veya sürücünün kimliği tespit edilemediyse ‘Güvence Hesabı’ devreye giriyor. Yani her durumda kişilerin gördüğü zarar bir takım kriterlere göre karşılanıyor. Kazazedelerin çoğu bilmediği veya sağlık durumu elvermediği için hakkı olan tazminatın peşine düşmüyor. Peşine düşse de mahkeme, SGK, karakol gibi bürokrasiyle uğraşamıyor. Özellikle sağlık kurulu raporlarındaki itiraz süreci hak sahiplerini caydırıyor. Kazada yaralanan ya da maddi hasara uğrayanlar iki yıl içinde bizzat yazılı olarak veya taahhütlü mektupla sigorta şirketlerine veya Güvence Hesabı’na başvurabiliyor.

Dava açmak için belirlenen süre mağdurun uğradığı zararı ve failini öğrendiği tarihten itibaren 1 yıl. Eğer tazminat davası açacak kişi, zararı veya faili öğrenilemediyse kazanın meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra dava açma hakkı zaman aşımına uğruyor. Bu zararı verene karşı açılacak davanın süresi. Dava, sigorta şirketine karşı açılacak ise bu süre 2 yıl olarak uygulanıyor.