Gümüş Oklar bu yıl tartışmasız şekilde farklı bir sınıftaydı. Ancak sezon boyunca aracını geliştirmeyi başaran dört farklı takım daha vardı. Peki kimdi bu takımlar?

Takımlar sezon boyunca özel güncelleme paketleri getirir ve aracını daha hızlı yapmaya çalışır. Bazı takımlar doğru güncellemeler yapıp sezonu başladığı yerin çok ilerisinde bitirirken, bazıları istediği çözümleri bulamadığı için geride kalmaya başlar.

Her yıl olduğu gibi sezona Avustralya’da başladık ve sezon boyunca 19 farklı piste gittik. Genellikle hafta sonunun en hızlı turu sıralamaların son bölümünde geldi ve biz de analizlerimizi buna göre yaptık.

Elbette Avustralya’nın dereceler açısından belirleyici bir pist olmadığını biliyoruz. Bu nedenle analizlerimizi ilk dört yarışın yanı sıra son dört yarışın ortalamasına göre yaptık.

Peki en çok ilerleyen ekip kimdi? Çok sayıda sorunun üstesinden gelmeye çalışan McLaren mesela? Ve Ferrari, Williams ya da Red Bull gibi takımlar Mercedes ile farkı kapatabildi mi?

FARKI KAPATANLAR

1. Force India

Sezon Başında Ortalama Fark: %102.29
Sezon Sonunda Ortalama Fark: %101.27
Kapatılan Fark: %1.014

İstatistikler yalan söylemez. Force India’nın sezona başladığı yer ile sezonu bitirdiği yer arasında dağlar kadar fark var. Eğer sezonun son bölümünde gösterdikleri performansı sezonun başında gösterebilselerdi belki de ilk 4 içerisinde yer alabilirlerdi. Perez ve Hulkenberg sezon başında yaşadıkları bütçe sorunlarına rağmen bazı puanları kurtarmayı başarsa da sonuçlar beklenenden çok uzaktı. Takım bu nedenle tüm kaynağını Silverstone’da kullanılmaya başlanan aracın B versiyonuna ayırdı. Büyük güncellemeleyle beraber takım devasa bir adım attı ve Williams ve Red Bull ile mücadele edebilecek seviyeye geldi. Perez’in Rusya’daki podyumu ve Abu Dhabi’deki performansı sadece birkaç örnek.



2. Marussia

Sezon Başında Ortalama Fark: %106.57
Sezon Sonunda Ortalama Fark: %106.24
Kapatılan Fark: %0.323

Genellikle gridin en yavaş takımları büyük bir gelişim potansiyeline sahiptir. Ancak öyle olsa bile Marussia’nın 2015 yılında Mercedes ile kapattığı fark övgüyü hakediyor. Takım zaten 2014 aracının güncellenmiş bir sürümünü kullanıyor. Ciddi bir bütçe kısıtlamasına sahip olmalarına rağmen sezon boyunca istikrarlı şekilde geliştiler. 2016’da tamamen yeni bir araç ve gridin en iyi motoru olarak gösterilen Mercedes motoru ile yarışacaklar. Kış boyunca daha büyük adımlar atmaları olası.



3. McLaren

Sezon Başında Ortalama Fark: %102.90
Sezon Sonunda Ortalama Fark: %102.74
Kapatılan Fark: %0.157

İstatistikler ne gösterirse göstersin Woking için gerçekten üzücü bir sezon oldu. Kötü gidişin bariz sebebi Honda motoruydu. ‘Sıfır beden’ kavramı çok sayıda aşılamaz soruna yol açarken bu sorunlara çözmek en azından kısa vadede imkansızdı. Durum böyle olunca takımın gelişimi sınırlı kaldı. Herşeye rağmen sezonun ilk bölümüne oranla gelişmeyi başardılar. Ancak gelişim ortalamaları Marussia’nın gerisinde kaldı. Gelecek yıl bu tarihi takım için kritik önemde olacak.



4. Red Bull

Sezon Başında Ortalama Fark: %101.43
Sezon Sonunda Ortalama Fark: %101.27
Kapatılan Fark: %0.154

McLaren gibi Red Bull’un sezon içerisinde gösterdiği gelişim de dikkat çekiciydi. Sezonun ikinci yarısında aracın gerçek potansiyelini ortaya çıkarmaya başladılar. Takım için iyi haber yıl sonunda Williams ile mücadele edebilecek düzeyde olmalarıydı ve önlerinde sadece Mercedes ve Ferrari vardı. Güç ünitesindeki olası gelişimler ile beraber 2016 yılında büyük bir sıçrama yapabilirler.

Peki kötü haber neydi? Red Bull’un tek sorunu motor olarak görünebilir ancak durum tam olarak öyle değil. Sezonun genel bir ortalamasına bakarsak Red Bull, kardeş takımı Toro Rosso ile zaman zaman aynı performansı, hatta daha kötüsünü gösterdi. Ancak sezon ilerledikçe RB11’in potansiyeli ortaya çıkmaya başladı ve iki ekip arasındaki fark açıldı.



DEĞİŞMEYENLER


5. Mercedes

Sezon Başında Ortalama Fark: %100.00
Sezon Sonunda Ortalama Fark: %100.00

Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da sezona en iyi takım olarak başladılar ve yıl boyunca bu performansı sürdürdüler.

Yapılan 19 yarışın 18’inde hafta sonunun en hızlı aracına sahiplerdi. Onların ortalaması her zaman yüzde 100 oldu. Tek istisna Singapur’du. Mercedes adına sıkıntılı geçen yarışın en hızlısı Ferrari’si ile Sebastian Vettel’di. Diğer tüm yarışlarda Mercedes’in hız avantajı vardı. Buna rağmen Ferrari’nin Vettel ile kazandığı üç yarış yaptıkları büyük iyi işi gösteriyor.

Mercedes’in hakimiyeti bu yıl her zaman fantastik boyutlarda oldu. Lewis Hamilton ilk 12 yarışın 11’inde pole pozisyonunun sahibi olurken, Rosberg son 6 yarışın en hızlı ismi oldu. Rosberg bu ivmeyi gelecek yıla taşıyabilirse müthiş bir şampiyonluk mücadelesi görebiliriz.



GERİLEYENLER

6. Ferrari

Sezon Başında Ortalama Fark: %100.58
Sezon Sonunda Ortalama Fark: %100.67
Açılan Fark: %0.085

Ferrari sezon boyunca Mercedes’in çok hafif gerisinde düştü. Bu fark çok küçük olsa da durum buydu.

Takımın en iyi performansı Singapur’da geldi. Sebastian Vettel hafta sonu boyunca en hızlı isimdi. Yukarıda da belirttiğimiz gibi Mercedes pilotlarının sorun yaşadığı yarışlarda bu fırsatı değerlendirmeyi başaran isim hep Sebastian Vettel oldu.

İtalyan ekip, Abu Dhabi sıralama turlarında Q3’te elenmelerine sebep olacak bir hesaplama hatası yapmıştı. Bu hata takımın sezon içerisindeki ortalamasına zarar vermiş olabilir. Ancak durum bu olsa bile Şahlanan At için iyi bir yıl oldu ve Mercedes’in en yakın rakibiydi.



7. Toro Rosso

Sezon Başında Ortalama Fark: %101.77
Sezon Sonunda Ortalama Fark: %101.93
Açılan Fark: %0.161

Toro Rosso, sezonun ilk bölümünde kardeş takım Red Bull’a çok yakındı. Sezonun yıldızları arasında gösterilen Sainz ve Verstappen’in hem de çaylak sezonunda bunu başarmaları STR10’un ne kadar iyi bir araç olduğunun kanıtı.

Sezona çok iyi başlamış olabilirler. Ancak sezon ilerledikçe bu ivmeyi korumayı başaramadılar. Sezonun son üç yarışına girilirken Mercedes, Ferrari, Williams, Red Bull ve Force India’dan yavaş gözüken İtalyan ekip, Lotus, Sauber, McLaren ve Marussia’dan çok daha hızlıydı.



8. Williams

Sezon Başında Ortalama Fark: %101.03
Sezon Sonunda Ortalama Fark: %101.25
Açılan Fark: %0.225

Williams markalar klasmanındaki üçüncülüğü garanti altına aldıktan sonra 2015 aracının gelişimini durdurma kararı aldı. Sezonun son bölümünde Force India ve Red Bull’un gerisinde kalmalarıyla beraber bu durum verilere de yansımış oldu. Momentum kaybı özellikle Abu Dhabi’de çok belli oldu. Williams hız açısından beşinci en hızlı ekipti. Elbetta bazı endişeler var. Örneğin pit stop hataları, Austin’de yağmur altında gösterdikleri performans gibi. Bu durumda 2016’ya erken odaklanma kararı konusunda haklılarmış gibi görünüyorlar.



9. Sauber

Sezon Başında Ortalama Fark: %101.92
Sezon Sonunda Ortalama Fark: %102.45
Açılan Fark: %0.528

Sauber sezona oldukça kuvvetli başladı. Örneğin Malezya’da Red Bull ile aynı hıza sahipti. Fakat yıl yıl ilerledikçe geriye düşmeye başladılar. Bu durum İsviçreli ekip için yeni bir durum değil. Takım hem bu yıl hem de gelecek yılı düşünmek zorundaydı ve kaynaklarını buna göre ayarladı. Mali açıdan yaşanan sorunların takımın gelişimini etkilediğini söyleyebiliriz. Sezonu Marussia ve McLaren’den sonra en yavaş üçüncü takım olarak kapatmaları ne kadar gerilediklerinin bir kanıtı.



10. Lotus

Sezon Başında Ortalama Fark: %101.64
Sezon Sonunda Ortalama Fark: %102.26
Açılan Fark: %0.619

Bu durum belki sizi şaşırtacak, belki de hiç şaşırtmayacak. Ancak Lotus mali problemler yaşadığı sezonun en acı çeken takımı oldu. Aslında Mercedes motoruna geçen ekip sezona çok güçlü başlamıştı. Grosjean harika bir performans ile Spa-Francorchamps’da podyuma çıkmayı başardı. Bu yarış, güç sıralamasına göre Lotus’un en iyi üçüncü araca olduğu yarıştı. En azından teoride. Ancak takım sezon ilerledikçe adeta dibe vurmaya başladı ve son üç yarışa girilirken sadece Sauber, McLaren ve Marussia’nın önündelerdi.

Renault’nun gelecek yıl takımı devralacak olması Enstone merkezli ekibin üzerinden büyük bir yükü ortadan kaldıracakmış gibi görünüyor.



2015’in Gelişim Grafiği

Gelişim mücadelesine bir de tablo olarak bakarsak işlerin ne derecede değiştiğini daha net görebiliriz.



Kemal Şengül