İlk yarış 1959’da Sebring’te yapıldığından beri Formula 1 ve Amerika Birleşik Devletleri’nin bir dur-kalk ilişkisi vardı fakat sporun yeni Amerikan sahipleri ülkelerinde gönülleri fethetmek adına büyük şehirlerde yarışlar düzenleme konusunda istekliler.


Liberty Media’nın Formula 1’e CEO atadığı Carey: ‘’New York, Los Angeles, Miami ya da Las Vegas’ta bir yarış istiyoruz. Gerçekten çok özel bir organizasyon düzenleyebileceğimize inanıyoruz. Daha önce bu yönde bir yatırım yapılmadı.’’

Bazıları Circuit of the Americas’da ( COTA ) bir yarış düzenleniyor olmasının doğru yönde atılmış bir adım olduğunu söyleyeceklerse de şampiyona 1950’lerde başladığından beri Formula 1 ve ABD sıkıntılı bir ilişki içindeydi.

İlk modern çağ ABD Grand Prix’i 1959’da Sebring’te, sonraki yıl Riverside’da düzenlendi. 1961’den 1980’e kadar ABD Grand Prix’ine Watkins Glen pisti ev sahipliği yaptı.

Dokuz yıllık bir aradan sonra ABD Grand Prix’i 1989 ve 1991’de Phoenix’te gerçekleştirildi. Yine dokuz yıllık bir aradan sonra ABD Grand Prix’i 2000 ve 2007 arasında Indianapolis’te koşuldu.

Dört yıllık bir aranın ardından ABD Grand Prix’i Circuit of the Americas pistinde her yıl kendine takvimde yer buldu.

ABD’de düzenlense de adı ABD Grand Prix’i olmayan Formula 1 yarışları da oldu.

1976’da Los Angeles’da düzenlenen Long Beach Grand Prix’i ile ABD, 1957’de İtalya’dan sonra bir sezonda iki yarışa ev sahipliği yapan ilk ulus oldu.

Watkins Glen’de düzenlenen United States Grand Prix East ile karışmaması için United States Grand Prix West adı verilen yarışlar 1976 – 1983 yılları arasında Long Beach, California’da gerçekleştirildi.

1981 ve 1982’de Las Vegas’ta The Caesars Palace Grand Prix’leri gerçekleştirildi.

1982’de Detroit ilk kez bir Formula 1 yarışına ev sahipliği yaptı. Böylece 1982’de ABD’de üç yarış yapılmış oldu. Detroit 1988’e kadar Formula 1 takviminde yer aldı.

1984’te Dallas Grand Prix adı altında Fair Park, Texas’ta pist yüzeyi ile sorunların yaşandığı bir yarış düzenlendi.

Carey: ‘’ABD’nin spor için uzun vadeli bir fırsat olduğunu kabul ediyorum. Americas ve Asya’da aynı şekilde. Bunların hepsinin gelişim için önemli alanlar olduğuna gönülden inanıyoruz.’’

‘’Fakat kesinlikle bir nebze de olsa dokunulmamış bir ABD pazarı var. Belki geçmişte doğru bir şekilde ele alınmadı ama biz onu akıllıca geliştirmeye çalışacağız. Bu, elbette uzun vadede olacak ama önemli bir plan.’’

;;;