Pek çok sporcu şansı olduğunda rekorlar elde etme peşinde koşar. Formula 1’de de pilotlar en çok zafer, en çok pole kazanan ve hatta en çok şampiyonluk kazanan pilot olma yolunda mücadele ediyorlar.
Ancak bazı pilotlar istemedikleri halde bazı rekorlara sahip oluyorlar ve bunlar onlar adına utanç verici bir hale geliyor. Formula 1’deki en istenmeyen 10 rekordan ilk beşi karşınızda…
1: Zafer kazanmadan en çok yarışa katılma (mevcut sürücüler)
Tamam, gerçek bir yeteneksin, Formula 1’e gelmeden yedi şampiyonluğun oldu. Motorsporlarının zirvesine geldiğinde ilk yılında Williams ile pole aldın. Görünüşe göre ilk podyumun ve hatta ilk zaferin çok yakında olacaktı. Bu performansın ardından bunun olmamasına imkan yoktu… Adın Nico Hülkenberg olmadığı sürece. Alman pilot oldukça yetenekli ve Le Mans 24 Saat’i ilk denemesinde kazandı ve bunu kanıtladı.
Ancak Williams, Force India (iki kez), Sauber ve Renault’da sürerken asla gerçek bir şansı olmadı. Şansa inanırsanız, takım arkadaşlarının büyük kısmı hiç olmazsa bir kez podyuma çıkmıştı. Zavallı Nico ise henüz podyuma çıkamadı. Her kalkışta bu gururlu sürece bir yarış daha ekliyor. Singapur GP’ye kadar Hülkenberg Adrian Sutil’in 128 kalkışı ile aynı rekoru paylaşıyordu, ancak tekrar podyuma çıkamayınca elindeki rekoru giderek geliştiriyor.
2: Zafer kazanmadan en çok yarışa katılma (tüm zamanlar)
Andrea de Cesaris kötü bir sürücü değildi, F1’e gelirken iyi sonuçları ve performansları olmuştu. Ancak sorun, İtalyan/Latin kişiliğinin direksiyona yansımasıydı. Hemşerisi Vittorio Brambilla gibi “ya hep ya hiç” kafa yapısına sahipti ve çoğunlukla göz yaşlarıyla sonlanıyordu. Monako’da Alfa Romeo’sunun Nelson Piquet’nin Brabham’ının üstünden uçtuğu görüntü bir klasiktir.
Marlboro sponsoru ve bazı fırsatların yardımıyla alfa, McLaren, Ligier, Minardi, Brabham, Scuderia Italia/Dallara, Rial, Tyrrell ve Jordan’da 1980’den 1994’e kadar yarıştı ve bir pole ve beş podyum elde etti. Ancak ilk zafer ondan hep uzakta durdu.
Kazanacak bir aracı olduğunda ise sürüş stili buna el vermedi. Sonraları iyi bir sürücü oldu, ancak o şansa asla bir daha sahip olamadı. Zavallı De Cesaris bir diğer istenmeyen istatistiğe de sahip, 39 kazaya karıştı ve bu onun sürüş stilini gösteriyor.
3: Sıralamalara katılmadan en çok yarışa katılma
F1’de bazıları aracınız kadar hızlısınız der, ancak kombinasyon kötü olduğunda sizi sadece bir mucize kurtarabilir. 1990 sezonunda bazı takımlar ön sıralama seansını atlatmakta zorlanıyordu. Hiç olmazsa yarışa başlayabilme mücadelesi hiç bu kadar zor olmamıştı ve 1990’ın EuroBrun’ı ilk modelleri kadar iyi değildi.
İsviçreli ekip neredeyse hiç parası kalmayınca tamamen Brezilyalı Roberto Moreno’nun aracına odaklandı. İtalyan/İsviçreli sürücü Cladio Langes’in biraz sponsoru vardı, ancak 14 yarışta bir kez bile sıralamalara çıkamadı.
4: Tarihin en yavaş aracı
F1 araçları vardır ve Life Racing motorları vardır. Hiç olmazsa takımın adı böyleydi, 1989’da F3000 ekibi First Motorsport için tasarlanmış bir şasiyi ellerine geçirdiler. First Motorsport spora girmek istemiş ancak vazgeçmişti. Life araca Ferrari mühendisi Franco Rocchi tarafından geliştirilen W12 prototiplerini yerleştirmeye karar verdi.
Ne yazık ki motor ağırdı, test edilmemişti ve dayanıksızdı. Gary Brabham ve Bruno Giacomelli tur zamanları elde etmeye başladıkları zaman, rakiplerinden 15-20 saniye yavaştılar ve ön sıralama seansını geçmelerine imkan yoktu. Takım garip bir Rus destekçi buldu ve daha sık kullanılan bir Judd V10 motorunu kullanmayı denedi, ancak bulamadı. McLaren-Honda en kötü F1 aracı değildi, HRT de değildi.
5: Zafer kazanmadan en çok lider gitme
Yeni Zelandalı Chris Amon, harika bir pilottu, Le Mans 24 Saat’i kazanmıştı. Ancak tüm seriler düşünüldüğünde en şanssız sürücülerden biriydi. Tam 183 tur lider giden bir adamın bir kez bile bitiş çizgisini ilk kez geçtiği görülmedi. Bir kez, 1971 İtalya GP’de bunu yapmaya çok yakındı, ta ki kaskının vizörü düşene kadar…
Ancak son dönemlerde Amon şanslı olduğunu düşünmeye başladı, Jochen Rindt, Jim Clark ve François Cevert gibilerin hayatına mal olan bir çağda hayatta kalmayı başarmıştı: “Kendimi şanslı sayıyorum, özellikle sevdiğim şeyi yapma konusunda.”
Zafersiz geçen sürüşü hariç…
###